ilişkilerinde ilk sınırlılığı geçtiklerinde geri kalan adımlar çoktan atılmıştı. öpücükler ve ten teması artık günlerinin vaz geçilmezleri hâline gelmişken, doyoung'un çekinceleri de bir seviye yükselmişti. yeni bir kişi ile temassal bir ilişkiye girmek başlı başına zorken, iki kişinin vereceği yabancılık ona korkutucu geliyordu. ayrıca johnny ve jaehyun, birbirlerinin vücutlarına hakimdiler ama doyoung bu konuda yeni bir ülkedeki turist kadar yabancıydı.
öyleydi öyle olmasına ama, yine de neden birkaç saat önce izleyecekleri film konusunda tartışırken, şimdi kendini sevgilileri ile yatakta bulduğunu bir türlü kestiremiyordu.
boynunda jaehyun'un, ensesinde de johnny'nin dudakları gezinirken kendi dudakları usul mırıltılarla aralanmıştı. dakikalar süren öpüşme seansları sonunda artık kendi dudaklarını hissedemediğini söylemek yalan bile sayılmazdı. vücudu aldığı ilgiyle yanıyorken, hissettiği heyecanla birlikte de buz kesiyordu. zevkin başlangıcı vücuduna dalgalar hâlinde yayılmaya başlamışsa da, beyninin kendi isteklerine boyun eğmeye hiç niyeti yok gibiydi.
"johnny," diye mırıldandı. sesi istemediği hâlde kısık çıkmıştı. "bir süreliğine dursak?"
sorusunu bitirdiği an, vücudunda gezinen öpüşler durmuştu. johnny aralarına ufak bir mesafe koyarken jaehyun, kollarını beline sararak doyoung'un oturmasına yardımcı oldu.
"çok mu hızlı ilerledik?" diye sordu johnny yanlarına otururken. bir kolunu jaehyun'un omzuna atmış, diğer eliyle de doyoung'un yanağını usulca okşuyordu.
johnny'nin sıcak dokunuşuna yaslandı doyoung. yüzünün kızardığını hissedebiliyor, utançtan mı yoksa tahrik olduğundan mı olduğunu çözemiyordu. evet, nazik konuşmalara karşı bir hassaslığı olabilirdi. johnny de nezaketten başka bir şey göstermemişti ona.
"kalbim sıkışıyor." dedi. bu sözler dudağından çıktığı gibi sevgililerinin endişeli bakışları ile karşılaştı. jaehyun'un eli, beline tutunduğu yerden hemen kalbinin olduğu yere fırladı ve doyoung da bunu nedensiz bir şekilde komik buldu. kıkırdadı ve kollarını karşısındaki adamların boynuna doladı. bütün ağırlığını üstlerine verdiğinde üçü birlikte yatağa yapışmıştı.
"o anlamda değil, aptal herif."
derin bir nefes verdi. iki birbirinden farklı kokunun bu kadar rahatlatıcı olabileceğini daha önce hiç düşünmemişti.
iki kişiyi sevebileceğini düşünmediği gibi aynı.
"bu şekilde sevilmek çok güzel hissettiriyor ama çok fazla ilgiye nasıl dayanırım bilmiyorum. aynı zamanda hem çok yeni, hem de çok yoğun. biraz da yabancı. vücudum nasıl tepki vereceğini bilmiyor, o yüzden kalbim bana kan pompalamayı reddediyor sanki. bana her dokunduğunuzda bayılacak gibi hissediyorum. "
açıklamaları yüzünden kendini daha da utanırken buldu. yüzünü altında hissettiği iki göğse sürterken ağzını hiç açmamış olmayı diledi. bu kadar ilerlemişken, bu denli korkak olmaya ne gerek vardı? cesareti nereye gitmişti?
"sorun değil."
jaehyun'un derin sesini duyduğunda sadece yüzünü görebileceği kadar başını kaldırdı. jaehyun'un yüzü, kulakları ve sevimli burnunu ayva pembesi bir renk süslüyordu.
"nasıl yani?" diye sordu. sorun olmayan neydi?
"sorun değil işte." diyerek yineledi jaehyun. elini doyoung'un başına koyarak kafasını tekrar göğüslerine bastırdı. odayı tekrar bir sessizlik bürüdüğünde, kulaklarının altında atan iki düzensiz kalp ritmini duyabiliyordu.
ah, diye geçirdi içinden, demek yalnız değilim.
•
sırf sıla istedi diye mi bölüm attım? evet. bir ara johnjaedo sevişecek mi? yine evet ama kim bilir ne zaman...
yorumlarınızı bekliyorum. şu sıralar çok üretken olmadığım için bana nazik olun lütfen. ❤️
ŞİMDİ OKUDUĞUN
enigmatic • johnjaedo
Fanfiction"Sana uzunca bir süre baktım ve her seferinde daha da kaybolmuş hissettim." • • Jaehyun, sevgilisi Johnny'nin evlerine misafir ettiği gereğinden fazla nazik tıp öğrencisi ile ilgili karmaşık hislere sahiptir. Ya da, Aslında one-shot olarak yola baş...