Zebani'nin Şakası

136 16 78
                                    


Selam herkese! Bu bölümde kendi OC'um Mia Motola da var. Onu daha fazla okumak isterseniz "Mia Motola ve Pıtırkurt Kusmuğundan Farksız Hayatı" adlı hikayeme beklerim! 


1 Ekim, 1976

"Size yemin ediyorum." diyordu Gryffindorlu kız. "O pislikler. Bir pislik peşinde."

"O pislikler hep bir pislik peşinde, Mia." dedi Lily. "Bilmiyorum, neticede Snape de bir sınıf başkanı. Kurallara aykırı bir şey yapılıyor olsaydı orada olmazdı, di mi?"

"Ona hala gereğinden fazla güveniyorsun, Lils."

"Ona güvendiğim filan yok, sadece mantık yürütüyorum."

"Kimler orada demiştin?" diye sordu Remus.

"Ne bileyim işte, gıcık tayfanın tümü. Blackler falan. Meadowes da."

"Kimin arkasından konuşuyoruz bakalım?" James ve Sirius kendilerine birer sandalye çekmiş, Remus'un yanında yerlerini almışlardı. Remus cevaplamak için nefes alır almaz Mia avucunu onun ağzına bastırdı.

"Şşt! Sır. Bana kimseye söyleme dediler tamam mı, siz de kimseye söylemeyin ki başıma iş almayayım." Remus ve Lily'e gözlerini pörtleterek baktı.

"Sana kimseye deme dediler, sen de koşa koşa gelip bize her şeyi anlattın, öyle mi?" dedi Remus.

Mia dünyanın en bariz şeyiymiş gibi, "Herhalde?" dedi.

"Biz de duymak istiyoruz ya!" dedi James mızmız bir çocuk gibi. Sonra ellerini masanın ortasındaki çikolatalı pastanın kremasına bastırdı ve avuç içlerini Mia'ya tehditle yaklaştırdı. 

"Üçe kadar sayıyorum! Biiir!"

İşe yaramamıştı, Mia öne eğilip çocuğun elindeki pasta kremasını yalamaya başlamıştı.

"Iyy! Ne pislik bir insansın sen ya." James geri çekilip ellerine baktı. "Peçete versenize. Ya da neyse Pati'ye silerim."

James'in Sirius'a krema bulaştırmaya, Sirius'un da onu önlemeye çalışmasıyla geçen birkaç dakikalık itiş kakışın ardından asalar çıkmış, ikili birbirlerinin burnunu büyütmeye, kulağını küçültmeye, saçlarını dikmeye başlamıştı.

"Basit eğlencelerinizi az öteye taşıyabilir misiniz?" İtişmenin arasında devrilen kadehini kaldırıp sinirle masaya çarptı.

"Bak Evans, anlamadığın nokta şu. Bu bizim için basit bir eğlenceden ibaret değil. Bu bir yaşayış tarzı. Bir felsefe. Bir...bir..."

"Anladık. Fakat sınıf başkanı olarak okul kuralları dahilinde felsefe yapmanızı talep etmek zorundayım. Hatırlatırım, dersler dışında büyü yapmak yasak."

"İyi de işin eğlencesi orada. Kuralları çiğnemeden nasıl eşek şakası yapacaksın?"

"Orasını da mı ben düşüneyim?"

"Haklısın, yeterince düşünüyorsun zaten. Hatta malesef fazla düşünüyorsun Evans. Bazen harekete geçmek lazım. Hop!" Kızın suratına bir portakal attı. Lily kaşığını kasesine düşürüp portakalı yakaladı ve James'in burnuna sertçe geri fırlattı.

"Pekala, reflekslerin fena değilmiş..." dedi James acıyla burnunu ovuştururken.

"Sen o psikopat insanı bir de düello yaparken gör." dedi Remus, ve Lily'nin kasesinden sıçrayan sütü yüzünden sildi.

Alohomora | Çapulcular DönemiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin