sonsuzluğa akan aşk | NİSBAR

cafer sıçtı...

~serçe parmaklarını birbirine kenetledi ikiside..

barış&nisa- söz veriyorum...
————————————————————
Barış✌🏼
~gülümseyerek parmaklarımızı birbirinden ayırdığımızda, birbirimize dönük olan bedenlerimizi aynı anda pencereye çevirdik.

barış- bişey diycem?

~geriye yatırdığı kafasını bana çevirince sordum.

barış- yan ben hâlâ inanamıyorum da, emin olmak istiyorum. sen şimdi beni affettin mi?

~kıkırdadığında bende güldüm, nisanın gülüşüne güldüm..

nisa- bende inanamıyorum şu an çünkü sana işkence planlarım vardı. her şey ani gelişti aklımda böyle bişey yoksu, ama evet affettim seni sırık.

barış- ulan bana sırık demeni bile özlemişim (!)

~o tekrar gülerken sarıldım ona, evet doğru değildi yaptığım şey, hiç doğru değildi ama herşey beynimden habersiz gerçekleşiyordu.
ne olduğu hakkında en ufak fikrim yoktu. ama olmasını ister gibi bir halimde yoktu. oda hızlıca kollarını boynuma doladığında tebessümümü saklamayıp akışına bıraktım herşeyi.

~her ne kadar beynimde konusunu dahi açmasamda bir çok şeyi nisa bana ilk defa yaşatmıştı. iyi ve ya kötü umrumda değildi.
ayrıca bana ders bile vermişti...

~ilk defa bi kız için ağlamıştım, ilk defa birine yalvarmıştım, ilk defa bu kadar fazla gülmüştüm, ilk defa bu kadar fazla ağlamıştım,
ilk defa vicdan azabı çekmiştim...tuhaftı ve garipti ama kabul etmeliyimki güzeldi.

iç ses- sen hâlâ onun vicdan azabı olduğuna mı inanıyon aptal!

barış-şimdi seni dinleyemem, şu an oldukça huzurluyum.

iç ses- beni bi dinlesen daha huzurlu olcanda neyse..daha zamanı var.

~nisayla sarılmaya devam ederken saçlarını açık bıraktığı için kokusu burnuma rahatça geliyordu.lavantamıydı o? hayır hayır? kiraz çiçeği gibi? ahh hayır o da değil portakal ve çikolata gibi..

~ben şu an meyin kafasını yaşıyorum acaba?

~şu an ne yaptığımızın ikimizde farkında değildik. hiçbir arkadaş birbirine böyle davranmazdı ve davranmamalıydı..

~nisa kollarını gevşetip telaşla konuştu.

nisa-doruk !

~dediği şeye anlam veremeyip yüzüne baktım.
o ise hızla ayağa kalkıp telefonundan çakma doktoru araren konuştu.

nisa-seni onun evinden çıkarttıktan sora hiç konuşamadık.. eyvah rajyska da kaldı !!

~ben dediklerine anlam veremezken elini alnına vurup tekrar konuştu.

nisa- makaronlarda kaldı!! ya çok ayıp ettim çocuğa.

barış- ne makaronu? ne rayskası? neyden bahsediyosun??

nisa- dur, doruğu bi arıyım sana açıklıycam.