biraz daha durabilirmiyiz...

759 71 49
                                    

~bir hışımla saçlarını geriye atıp laleye seslendi.

nisa- laleee! bi gelirmsiiin!
————————————————————
Nisa🌼
~lale içeri gelirken, panik atak geçirmemek için kendimi sakin tutmaya çalışıyordum. ufaktan stres olmuş olabilirim..

lale- söyle jelibonum, noldu?

~bişey demeden elimdeki telefonu ona uzattığımda atılan iğrenç yorumları okumaya başlamıştı... lale gözünü telefondan ayırmadan koltuğa oturduğunda. ellerini tişörtüne kurulayarak berkan girdi içeri.

beko- bir mantı hamuru açmışım varyaa üfff.
felaket bişey tabakları yalayacaksınız!

~bekonun enerjik girişi bile moralimi düzeltmem için yeterli olmamıştı.
lale ise telefonu elime tutuşturup sinirle yüzünü sızavladı.

lale- varya bu insanları anlamıyorum! madem tatmin olmak istiyosun aç interneti izle istediğini kadar ne diye bu kıza
sataşıyosunuz ki!

~lalenin bağırışları dört duvar etrafında yankılanırken benim nefeslerim iyice düzensizleşmişti. berkan ve barış boş boş birbirine bakarken koltuğa iyice yaslanıp gözlerimi kapattım.

~hayatımda tek nefret ettiğim şey panik atağımdı!! bu lanet şeyin hayatımın her anına burnuna sokma ihtimali vardı, ve böyle yaşamak herşeyden... herşeyden olmasa da birçok şeyden nefret etmemi sağlıyordu..

lale- ulan varya hepsini canlı canlı kesiceksin bunların! bu kaçıncı ya! bu kaçıncı abi! yeter artık ya! kız prno yıldızı olsa bu kadar iğrenç şeye maruz kalmaz yemin ederim ya!!

nisa- be-ben bi bahçeye çıkıyım. hava almam lazım.

~yerimden hızla kalktığımda kararan gözlerimi umursamadan sendeleyerek kapı ya kadar yürüdüm. iyiki evdeki eşyaların yerini ezberlemiştim, yoksa ağzım yüzüm dağılırdı.

~lale ise tüm olaylardan habersiz olan berkana olayı izah etmeye çalışıyordu. barış mı?
barış nerde bilmiy-...

barış- sakin ol...yanındayım.

~tam bahçeye çıkmak için kapı kulpunu tutacaktım ki, barış arkamdan gelip beni korkutmadan sarılmıştı. kafamı göğüsüne yaslayıp saçlarımı öpmeye başladı.
ve sanırım daha iyiydim. bana iyi geldiği gerçeği kafamı karıştırıyordu.. ama mutsuzmuydum, tabiki hayır.

barış- derin bir nefes al.. bir dakikaya hepsi bitecek... ben hep burdayım, yanındayım.

~bende kollarımı sıkıca ona sardığımda, sarmaş dolaş olmamızı umursamadan yürümeye başladı ve bende itiraz etmeden ayak uydurdum.

barış- biraz hava alsan iyi olacaksın merak etme.

~belime sardığı kolundan birini kaldırıp kapıya uzandı ve açtığında istifimizi hiç bozmadan dışarı çıktık. seslerden irkildiğimi bildiği için kapıyı oldukça narin ve sessiz kapatmıştı.

~adımlarını en yavaş hâle getirdiğinde, benim kollarım belinde onun kolları ise sırtım ve saçımda geziniyordu.

barış- şimdi sadece nefes al...şu an tek sorunun düzensiz nefeslerin, aklını kurcalayan her şeyi senden en uzak olan yere bırak. emin ol lale bilerek sesini yükseltmedi. yazılanlara sinirlendi...evet, bende sinirlendim ama... sana söz verdim. hep yanındayım dedim ve bunun senin için ne kadar anlam ifade ettiğini biliyorum.

sonsuzluğa akan aşk | NİSBARHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin