sakin ol barış

1.1K 89 190
                                    

~barış yerinde doğrulup kaşlarını daha çok çattığında içimden şu cümleyi geçirdim...

içses~ işte şimdi tam olarak sıçtın nisacık...
_____________________________________
Barış
~sakin ol barış, sakin ol barış,sakin ol barış, sakin ol barış, sakin ol barış,sakin ol barış...

barış- nisa-..

~hızlıca kafasını iki yana sallayıp sözümü kesti

nisa- çok yanlış anladın. çok ucu açık şeyler yazmış ama yemin ederim aklından geçtiği gibi değil.

~koltuğa iyice yerleşip bağdaş kurdu ve vücudunu bana çevirdi. bende bu sırada eskiden yaptığım hatayı yapmamak için sakin kalmaya çalışıyordum. eski ben olsa ortalığı yakıp yıkmıştım bile ama her şey nisa sayesinde. nisa cidden özel birisi, hatta farkından olmadan gereksiz öfke kontrolümü bile yendim sanırım onun sayesinde. tabi ona sorsak ben hiçbişey yapmadım der ama, o sizin sandığınızdan da farklı birisi.. farkında olmadan bile güzel ve özel şeyler katıyor bana ve çevresine

~ben cidden soğuk ve insanlara karşı oldukça gergin bir tipimdir. ama sanırım nisa bana iyi geliyor..hemde her anlamda...

nisa- herşeyi anlatacağım ama lütfen sözümü kesme...
ben evden çıkınca, hava almak için biraz yürüyordum sonra aniden doruk fırladı arkamdan. işte nasılsın iyimisin derken bi anda acıktığını söyledi. gece olduğu için heryer kapalıydı bu yüzden bildiğim açık bi çorbacı ismi verdim. sonra sende gel gibisinden ısrar edince kıramadın, gittik. tam biz masaya oturmuşken sen- yani siz geldiniz aklıma...

~şu an sanırım bildiğim her şeyi unutmuştum... konuşurken yaptığı mimikler, ellerini havada sallayarak konuşmasına dahil etmesi, gözlerini gözlerimle buluşturduğu andan beri kırpmadan bana bakarak konuşması, dışarıdaki rüzgarlı hava yüzünden dağılmış saçları, pembe dudakları, kısık ama parlayan gözleri, arada bir dudaklarını yalaması, hızlı konuştuğu için arada durup derin bir nefes alması ve sonra tekrar aynı hızda konuşmaya devam etmesi... bunların hepsi ruhumu rahatlatmaya ve mayıştırmaya yetiyordu...

~sen nasıl birşeysin nisa?.. bunca şeyi benim gibi bir adama nasıl yapabiliyorsun? nasıl bu kadar iyi kalpisin? nasıl bu kadar güzelsin? nasıl bu kadar masumsun? nasıl bu kadar çekicisin? nasıl ya nasıl? aklım almıyor nisa.. insanmısın yoksa başka bir evreden gelen peri gibi birşeymi.. büyük ihtimal melek falan, gerçek olamaz çünkü bu kız..

~Allah'ım ben bilmeden birinin hayatınımı kurtardım? yetime yoksula yardım mı ettim?
kazandığım tüm parayı hayır kurumlarına mı bağışladım?..ben nasıl bir sevap işledim de benim hayatıma bu denli özel bir kız dahil ettin Allah'ım...

nisa- ya sen beni dinliyomusun?!

barış- hı hı.

~dirseğimi koltuğa iyice yerleştirip kafamı yumruğuma yaslayıp onu dinlemeye devam ettim. yani dinliyormuş gibi yapmaya..

nisa- işte sonra ata bindim, böyle dıgıdık dıgıdık gezdim çayırlarda.

barış- hı hıığğ.

~anlamışcasına başımı salladım. hâlâ nasıl bu denli güzel olduğunu düşünüyordum.. dudaklarını harika gözüktüğünü söylemişmiydim?..

sonsuzluğa akan aşk | NİSBARHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin