Evet. Bir kükreme sesiydi bu.
Ürkmüştüm, geri çekildim ve ağzım açık bir şekilde olacakları izledim. Saldırdığında benimde tetikte olmam lazımdı, ama..
Sessizlik olmuştu. Eddy' nin yutkunma sesini duyuyordum. Sesinde korku ve endişe vardı, bunu anlayabiliyordum.
"Eddy!"
Sesim boğazımdan çıkmıştı dolayısıyla baya kalındı.
Eddy döndü bana baktı ve,
"Merak etme. Herşey kontrolüm alt.."
"Eddy!!"
İçimden ne yapacağımı bilemiyordum. Bir tarafım 'çabuk kaç ordan' derken diğer tarafım 'o senin arkadaşın, ona yardım etmelisin' diyordu, sanırım bu şeytanla meleğin sesiydi.
Çok fena panik olmuştum içimde ölüm korkusu vardı ve panikten ellerimle ateş etmeye çalıştım. Ah! Salak kafam unutmuştum ve daha çok endişelenmeye başlamıştım, kalbimin atış hızı arttıkça artıyordu ve karnımda kelebeklenme olmuştu o panikle ağzımdan çıkan tek kelimeler:
"Eddy' nin üstünden kalk seni pis yaratık!"
Bunu söylemem saçmaydı ama daha saçma olan şey bunu bir kaplana söylememdi. Eddy' e yardım etmem gerekiyordu, ama güçlerim olmadan bunu nasıl yapacaktım?
Elimdeki ıslak odunu hayatım boyunca atış yapmamdan dolayı oğlan üstü iyi olduğum için tam isabetli olarak kaplana fırlattım.
Sinirlenmişti. Bende sinirlenirdim.
Eddy' nin üstünden kalkıp bana doğru yürümeye başladı, bende çığlık atmaya başladım orantılı oldu yani.
"Seni sersem! Orda öylece durmasana gelip yardım et"
Ağzı açık bir şekilde izliyordu. Sanki filmde!
Ben kaçmaya çalışıyordum kaplan üstüme üstüme yürüyordu bende geriye doğru.
Yutkundum.
Yavaş yavaş geriye gidiyordum, arkamda bir şey olmamasını-ağaç duvar gibi bişey-diliyordum. Çünkü genellikle filmlerde falan öyle olurdu. Bir şeyden kaçardı geri geri yürürken ağaç falan olurdu ağaca çarpardı ve gerisi malum.
Benim sonum böyle olsun istemiyordum.
Eddy' e tekrar baktığımda baygın bir şekilde yerde yatıyordu.
"Kahretsin! Şimdi kim beni kurtaracak!?"
"Eddy!"
Kaplan üstüme üstüme geliyordu ve gerçekten korkmaya başlamıştım."
"Ahh!!"
Kendimi ölüyormuş gibi hissediyordum ayağımın kaydığını hissettim. Uçurum vardı ve ben düşüyordum o an düşünebileceğim hiç bir şey yoktu.
Sadece havayı görüyordum ve aşırı hızdan dolayı nefes alamıyordum.
Bütün hayatım gözümün önünden geçti. Yaptığım iyilikler ve kötülükler. Sanırım kötülükler ağır basıyordu, birkaç kez 'Cennet ve Cehennem' diye bir şey duymuştum. Sanırım iyi olunca cennete gidiyordun, kötü olunca cehenneme. Kötülüklerimin ağır basmasıyla cehenneme gideceğimi düşündüm ama istemiyordum ve aff diledim.
Gözümü kapattım ki ölümümü görmeyeyim. Belki de yere düşmeden önce nefessizlikten ölürdüm.
Kendi iç dünyamda gezinmeye başladım.
Hayaller..
İç dünyam ateş ve hayallerden ibaretti.
Artık asla gerçekleştiremeyeceğim hayaller..
Fazla karamsar olduğumu biliyordum, filmlerde falan her zaman son anda bir mucize olurdu ve iyi karakter kurtulurdu. Ama film daha bitmediği için, kötü karakterde kurtulurdu.
Ama hayat bir film değildi kendi hayatının senaryosunu yazamıyordun.
Yada neler olacağını bilemiyordun bu yüzden öylece bekliyordun, neler olacağını görmek için.