'Sanki karanlık bize aydı'
Gözlerimi bir kaç kez kırpıştırıp karşımda duran Eren'e baktım. O da bana aynı şekilde bakıyordu. Annesi ve babası çoktan içeri girmişlerdi ama biz öylece durup üzerimizdeki şoku atmak adına birbirimize bakıp duruyorduk.
Tek kelime dahi edemiyordum ki o derece kalakalmıştım kapının önünde.
Eren boğazını temizleyip kaşının altından bana baktı "beni içeri almaya niyetin yok sanırım."
Dudaklarımı aralayıp kafamı iki yana salladım. Kendime gelmeliyim.
"Şey ben seni öyle birden burda görünce... Ne bi- biliyim ya- yani şaşırdım"
Niye kekeliyorum ben? İyice şaşırdım ya!
Kapının önünden geçip yol verdim.
"Hoş geldin" dedim kendi kendime çok kısık bir tonda.
Sanki bu hoş geldin sadece bu gün için söylenmiş bir şey değildi. Garipti ama öyle işte. Ya bende bir sorun var ya da kalbimde.
En yakın zamanda bir hastanede baktırmak lazım.
Eren içeri girince kapıyı arkasından kapatıp ben de onun hemen ardından salona geçtim.
Annem ve annesi yan yana oturmuş babam da babasıyla sohbete koyulmuştu bile.
"Ee? Kızım sen nasılsın. Afra'ydı değil mi? Çok güzel isimin varmış" ben salonun köşesinde durmuş öküzün trene baktığı gibi kadının yüzüne bakıyordum.
"Kızım... cevap versene."
Annem kadına dönüp güldü.
"Bizimki kendini soyutlamaktan böyle misafir görünce uzaylı görmüş gibi davranıyor."
Hı hı kesin tek nedeni odur. Hemen kendimi toplayıp bana gülümseyerek bakan kadına baktım
"Evet efendim, teşekkür ederim."
Kadın yumuşak bir tonda benimle konuşmaya devam etti
"Bizim oğlanın okulundaymışsın sende annen bahsetmişti."
Hah! Bahsetmeseydi şaşardım. Hayır yani konuşacak konu mu yok beni konuşuyor bu kadın?Sorsan bana saymadığını bırakmaz ama arkamdan nasıl da güzel konuşuyor millete bahsediyor görüyor musun? Valla şu anneleri çözenin alnından öpeceğim.
Tekrar gülümseyip cevap verdim "evet."
Var öyle bir şeyler.
Hatta çocuğunuzu işletiyorum.
"E ne güzel arkadaş mısınız peki?"
"Yan yana oturmasak konuştuğumuz yoktu anne..."
Araya Eren girince ona döndüm, oda imalı imalı gülerek bana bakıyordu. Şu an ciddi ciddi beni ispiyonluyordu.
"Aa niye kızım. Sen bu kadar soyutladın mı kendini, olmaz canım böyle. Ne yapacağım ben bu kızla."
Heh, bir kendi annemin bana Eren ile önceden arkadaş olmadığım için cephe almadığı kalmıştı o da oldu tam oldu.
Bu konu hangi araya buraya gelmişti ki?
Ben bunların hızına yetişemiyorum. Hele anneminkine hiç. Bir sabah uyandığımda kendimi nikah masasında bulur muydum acaba?
Ne diyorum ben ya! İyice kafayı yedim.
"Kızım sen iyi misin?" Anneme bakıp kafamı salladım
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Doğruluk Cesaret (Texting)✔
Short Story- bunu yaptığıma inanamıyorum ama bir yola girdik bir kere -sen kimsin? -seni seven biri... Not: öylesine yazılmıştır. Bol miktarda klişe içerir