Garip...: bir dakika bir dakika sen ciddi misin
Garip...: Şaka falan yapıyorsan hiç komik değil.
Garip...: lütfen açar mısın şu interneti.
Garip...: bak tamam sadece konuşalım ve şu konuya bir netlik getirelim. Bu zamana kadar bana beni seviyorsun diye yazdın ama şimdi öyle bir şey olmadığını mı idda ediyorsun
Garip...: mantık bunun neresinde. Eğlendin mi bari. Her şeyi boş ver yaptığın yanlıştı. Eğer cevap vermeyeceksen tamam sen bilirsin ama şunu bil ki kimseyle bu şekilde oynamaya hakkın yok. Nedeni her ne olursa olsun. Buna gerçekten inanan biri olabilirdi.
Garip...: madem öyle diyecek bir şeyim yok anonim. Bu saatten sonra yazmak istemiyorsan, ki bence en mantıklısı da buna devam etmemek, sen bilirsin ama benim de zaten sana söyleyecek bir şeyim vardı. Sadece doğru zamanı kolluyordum.
Garip...: ben başka birini seviyorum anonim. Ve onu severken seninle konuşmam yanlış olacağından sana bu gün bunu anlatacaktım. Her ne kadar bu yaptığın yanlış olsa da beni sevmemene sevindim. Umarım çok mutlu olursun.
Telefonu kapatıp kafamı arkaya attım. Yaptığı yanlıştı evet ama demek ki o da bunu farkına varmış ki her şeyi çok geçmeden anlattı.
Kafamı karıştırıyordu bir yandan. Çünkü tavırları bana o kadar çok onu andırıyordu ki bazen o olduğunu düşünecek kadar kafayı sıyırmışım, aslında en başından beni sevdiğine inanmamıştım pek, hep arkadaşlarımın bir şakası olacağı ihtimalini de göz önünde bulunduruyordum ama sonra kız olduğunu anladığımda bu fikre bir son verdim.
Huyunun böyle olduğu için böyle davrandığına inanırdım sonra kendimi.
Zaten ciddi anlamda rahatsız oluyordum bu durumdan, birini severken başka biriyle konuşmak mantıksız geliyordu bana.
İçim bir yandan rahatlamıştı ama hala bir şeyler vardı emin olamadığım ve ucu açık sorular...
Zil çalınca yatağımdan doğrulup kapıya koştum ama geri dönüp üzerimdeki siyah eşofmanımı koyu lacivert pantolon ile değiştirdim ve hemen odadan çıktım ki annem kapıya bakmıştı bile.
Gelen Afra'nın annesi ve babasıydı. Annemler onları bu akşam yemeğe davet etmişlerdi.
Babam ve Afra'nın babası aynı iş yerinde çalışıyorlar ortak şirketlerin çalışanşanlarıydı ama babam onların şirketine geçince önceki şirkete yakın olan ama yenisine oldukça uzak olan evimizden taşınmak zorunda kaldık. Aslında bu benim için de oldukça iyiydi çünkü eski evimiz okula da oldukça uzaktı.
Kapının girişine bakınca Afra'nın gelmediğini gördüm.
Neden gelmemişti ki?
Annem onları içeri buyur ettikten sonra ben de yanlarına gidip boş tekli koltuğa oturdum.
"Afra nerde Sultan göremedim onu?"
Annem benim aklımdan geçenleri dile dökünce ben de Afra'nın annesine baktım.
"Biraz halsizdi o da bir banyo yapıp öyle gelirim dedi. Yemek yapmadım mecbur gelecek artık."
"Geçmiş olsun neyi var ki?"
Annem bu gün benim duygularıma tercüman olurken ben de telefonla ilgileniyormuş gibi yaparak onları dinliyordum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Doğruluk Cesaret (Texting)✔
Kısa Hikaye- bunu yaptığıma inanamıyorum ama bir yola girdik bir kere -sen kimsin? -seni seven biri... Not: öylesine yazılmıştır. Bol miktarda klişe içerir