'Sanki her an bir yerden çıkacakmışsın gibi.'
Ders boyunca tek düşündüğüm şey kurulan whatsapp grubu olmuştu. Zilin bir an önce çalması ve benim Hilal ile konuşmam gerekiyor.
Sonunda dileğim kabul edilip işgence gibi geçen ders bitince koşar adım Hilal'in sırasına giderek kolundan tutup kaldırdım ve peşimde sürükleyerek kantine kadar indirip boş bir masa bulunca oraya yöneldim.
Tüm yol boyunca nereye gideceğimizi sorup durmuştu ama ben o kadar heyecanlıydım ki bunu umursamadan onu çekiştirmeye devam ettim.
Neyseki şanslıydım da boş olan masa en köşede herkese uzak olan bir yerdi.
"Hadi hemen telefonunu çıkar."
Hilal kaşlarını çatarak bana baktı "ne?"
Sakin olmaya çalışarak öne doğru eğilip masanın üzerinden ona kısık bir sesle anlatmaya başladım "bu anonimi bulabiliriz."
Gözleri aniden fal taşı gibi açıldı "Aras söylemiyor k..."
Dudakları ani bir nidayla aralandı "watshap grubu!" Diye cırladı aniden.
Kantindeki birkaç kişi bize dönüp bakınca işaret parmağımı dudaklarına götürüp onu susturdum.
"Sakin ol. Tamam hadi çıkar telefonunu."
Hemen kafasını sallayarak telefonu eline alıp yeni kurulan sınıf grubuna girdi.
Ben de kendi telefonumu çıkarıp adını sanını bilmediğim kişinin numarasına tıkladım.
Hilal kafasını kaldırıp bana bakınca ona numarasının son sayılarını söyledim
"35 28"
Direkt telefona gömülüp aramaya başladı
Hilal kafasını kaldırıp bana bakınca dikkatlice onu bekledim.
"Profili yok ama adı yazıyor."
Kalbim aniden maratona koşar gibi çarpmaya başladı, elim ayağım birbirine girince kendi içimde kendimi telkin etmeye çalıştım.
Hilal telefonu bana çevirip uzatınca bakmadan önce gözlerimi kapatıp kendimi sakin olmaya zorladım.
Derin bir nefes aldıktan sonra Hilal'e baktım
"Çok mu kötü?"
"Bence sen bir bak."
Kafamı sallayarak son söylediğim rakamları aradı gözüm. Numarayı bulduğum anda kalbim tekledi. Dünyanın sonu değil Afra sakin ol.
Gözlerim yavaşça yana kaydığı an öylece kalıp kenarda yazan isme baktım ama yazan tek şey tıpkı bendeki gibi hic bir şeydi. Nasıl olurdu ya böyle bir şey.
Herkesin adı yazıyordu kenarda ama sadece bir kişinin adı yoktu. Sadece bir kişinin. Tıpkı benim telefonumda göründüğü gibi sadece bir emoji vardı ve bu grupta şu an olmayan tek kişi bendim. Kafamı kaldırıp karşımda duran Hilal'e baktım
"Eren mi?"
Aras bana Eren'in mi telefon numarasını vermişti. Kafamı kaldırıp önümden geçen iki kişiye baktım. Eren benim gözümün içine baka baka geçti tam karşımdan.
Anonim Eren miydi yani?
♤♡◇♧
Evin önünde kocaman duran hafriyat kamyonuna tuhaf bakışlar atıp apartmandan içeri girdim.
Kapının önüne gelince açık olduğunu gördüm. Annem evde değil miydi?
İçeri girip "anne!" Diye seslendiğimde ses gelmeyince omuz silkip odama girdim ve kapıyı kapatıp çantamı kenara bıraktıktan sonra telefonu elime alıp öylece ekrana baktım. Kalbim yerinden çıkacakmış gibi atmaya başlıyordu yine.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Doğruluk Cesaret (Texting)✔
Historia Corta- bunu yaptığıma inanamıyorum ama bir yola girdik bir kere -sen kimsin? -seni seven biri... Not: öylesine yazılmıştır. Bol miktarda klişe içerir