Junior |Neymar Jr

1,8

Alışveriş bittikten hemen sonra stada geçmiştik. Çocukların yanına doğru ilerlediğimiz de Arda Kendall'ı görüp bayılma numarası yapmıştı.

Abim ile sarılıp saçlarıyla oynadıktan sonra Frenkie'yi kenara çekip konuşmaya başladım. Stadta gözlerimi gezdirirken elinde top ile Neymar sahaya çıkmıştı.

Gülerek çocukların yanına giderken Frenkie ile beni görüp durmuştu. Yüzündeki gülümseme gitmiş yerini ciddiyet almıştı. Gözlerimin içine baktıktan sonra gidip Rakitic'in yanına oturdu.

Frenkie "Eloo sizin defileye yetişecek." dediğinde istemsizce "Hı ne? Kim?" demiştim. Yüzünü üzgün yaparak "Sen beni dinlemiyor musun?" dedi.

"Dinliyorum dinliyorum tabiki." dedim. O ise "Kesin öyle" diyerek kafasını salladı. "Her neyse Mikky sizin defile günü gelicek ve onu da getireceğim." dediğinde "Gerçekten mi?" deyip ona tekrar sarılmıştım.

Bunu sadece Neymar baktığı için bile yapmış olabilirim üzgünüm Frenkie seni kullanmış olabilirim ama bunu yapmalıydım.

Frenkie evet anlamında kafasını sallamıştı. Ona gülümsedim ve koluna girip çocukların yanına doğru çekiştirdim. Abim ile Suarez'in arasına oturdum ve takımda gözümü gezdirdiğim de Kendall ile Arda yan yana oturup şakalaşıyorlardı.

Gigi ise Kendall'ın yanına oturup sadece sohbetleri dinliyordu. Gözlerimi herkesin üzerinde gezdirirken Neymar'ın üstünde durdurmuştum.

O da bana bakıyordu. "Ne bakıyorsun?" diye ağzımı oynattım. O da "İstediğime bakarım." demişti.

Sinir ediyordu insanı. WhatsApp'a girip onu buldum. Uzun zamandır konuşmadığımız için en altlarda kalmıştı.

+Bana bakmazsın tamam mı çek o pis gözlerini üzerimden.

Neymar Jr: Az önce de söyledim istediğime bakarım bu sen bile olsan yapacağım şeylere karar veremezsin.

Neymar Jr: Ayrıca hatırlatırım daha birkaç hafta önce gözlerimi çok sevdiğini söyleyip öperdin.

+Artık umrumda bile değiller emin ol. Daha iyilerini de gördüm birkaç hafta içinde.

Neymar Jr: Benim kadar özel olamazlar.

+Senin gözlerinin dışında özel bulduğum çok fazla gözler var.

Neymar Jr: Kim o?

+Umrunda mı?

Neymar Jr: Umrumda.

+Ama senin umrunda olması benim umrumda değil.

Neymar Jr: Elina kim o dedim sana kim?

+Sanane!

Neymar Jr: Benim bulmamı istemezsin dimi o yüzden söyle.

+Kendin bul o zaman!

Neymar Jr: Frenkie mi?

+Saçmalamayı kes Junior birşey bulacaksan bana sorarak değil kendi çabalarınla bul.

Telefonumu çimenlere bırakıp Suarez'in omzuna kafamı koydum. Kendall konuşmaya başlamıştı. "Biz böyle oturuyoruz ama kızmasınlar size." demişti. Arda da gülüp kolunu onun omzuna attı. "Kızmazlar merak etme moladayız." demişti.

Kendall da "Peki o zaman" deyip Arda'ya gülümsemişti. Bu sefer abim konuşmaya başlamıştı "Elina sen defileye Paulo'yu çağırdın mı?" dediğin de kafamı kaldırdım ve ona döndüm.

"Hayır söylemedim ama büyük ihtimalle gelmeye çalışır." dediğim de gülümsedi ve "Tamam ama ona söylemeyi unutma." dedi. Kafamı olumlu anlamda salladım ve ellerimle okey işareti yaptım.

Gigi "Siz hepiniz geliyorsunuz değil mi?" dediğinde herkes kafasını sallayıp "Evet" demişti. Neymar'a baktığımda o da evet demişti. Buna sevinsem de bi yanımda yine de bu kadar sevinme diyordu.

Çocuklar ile biraz daha vakit geçirdikten sonra kalkıp yemek için restorana gelmiştik. Yemeğimizi de yedikten sonra eve geçmiştik. Üçümüz kısa bi süre kareoke partisi yaptıktan sonra yorulup kendimizi koltuklara atmıştık.

Paulo'yu aramak aklımdan çıkmadan önce telefonumu alıp onunla konuşmalıydım. Masanın üstünden telefonumu aldım ve bahçeye doğru geçtim. Onu aradığımda hızlıca uykulu bir sesle telefonu açmıştı.

Paulo: Efendim güzelim?

+: Uyuyor musun sen?

Paulo: Evet güzelim sen aramadan önce derin bi uykunun içerisindeydim.

+: Bu saatte mi?

Paulo: Evet çok yorgunum antrenmanda geberdim.

+: Yaa kıyamam uykunu böldüğüm için üzgünüm.

Paulo: Sorun yok bebeğim sen neden aramıştın?

+:Kısa bi süre sonra defile var gelir misin diyecektim?

Paulo: Ne kadar kısa bir süre?

+:2 gün kadar.

Paulo: Olur gelirim.

+: Gerçekten mi?

Paulo: Evet gerçekten seni yalnız bırakamam sonuçta değil mi?

+: Teşekkür ederim koca bebek gelmeni dört gözle bekliyor olacağım.

Paulo: Geldiğimde sana öyle sıkı sarılacağım ki kemiklerinin kırıldığını hissedeceksin.

+: Olur kabulümdür yakışıklım.

Kıkırdadığını duymuştum çok tatlı geliyordu sesi ve çok yorgun olduğu da sesinden bile belli oluyordu.

+: Ayrıca umarım bidaha telefonu bu sesle açmazsın.

Paulo: Neden çok mu kötü?

+: Kötü mü çok tatlısın yanımda olsan yanaklarını koparana kadar çekebilirim.

Paulo: Ah hayır karizmatik yüzümü mahv etmene izin veremem güzelim.

+: İzin veremezsin öyle mi?

Paulo: Tamam tamam sen kazandın al yanaklarım senin olsun.

+:Aferin Dybala.

Paulo: Seninle daha çok konuşmak isterdim ama şimdi kapasam olur mu uyumalıyım?

+: Tabiki gidip uyu dinlenmeden yanıma gelemezsin değil mi?

Paulo: Kesinlikle.

+: Seni seviyorum Dybala kendine dikkat et.

Paulo: Bende seni seviyorum güzelim sende dikkat et.

Telefonu kapatıp bahçe kapısına doğru döndüğüm de kızlar gülerek içeriye kaçıyordu. Ben de hızlıca içeriye girdiğim de Gigi hemen konuşmaya başlamıştı. "Seni seviyorum Dybala." deyip ikisi birden gülmeye başlamıştı.

Kendall bu sefer gülmeyi bırakıp konuşmaya başlamıştı. "Sesin çok tatlı Dybala." dediğinde yine gülmeye başlamışlardı. Elime vazoyu alıp tehdit eder bi şekilde üstlerine yürüdüm. İkisi birden kalkıp koşmaya başlamışlardı.

"Demek benimle dalga geçersiniz hı öyle mi?" dediğim de Gigi "Hayıır." demişti. Kendall "Çok tatlıydınız ama o yüzden." dediğinde koltuğun öbür köşesine geçip durmuştu. Ben de "Tamam tamam" deyip koltuğa oturdum.

Onlarda korkarak da olsa gelip yanıma oturmuşlardı. Dakikalar sonra bi film açıp abur cubur yiyorduk. İkisi de kafasını benim omzuma koymuştu ve her sahne de konuşup filmi izlememe asla izin vermiyorlardı. Bende onların bu hallerine gülüyordum iki küçük çocuk gibiydiler.