Geçmişin Gölgesinde

149 54 58
                                    

    * Öncelikle hepinize merhabalar lütfen beğenip yorum yaparsanız sevinirim çok zamanınızı almaz o sağ üst köşedeki küçük yıldıza tuşla yeter çünkü ben bu hikayeyi kitap yapmak istiyorum lütfen paylaşıp bu hikayeyi daha çok kitleye yayalım bu benim hayalim bir kitap bastırıp onu geniş bir kitleye duyurmak umarım beğenirsiniz hikayeye geçelim şimdi 🎈 *

     4. Dünya savaşı başlayalı bir hafta dahi olmamıştı ayaklarımın altında tonlarca ceset vardı. Buna gerçekten ben mi sebep olmuştum? İstediğim bu değildi. Ben sadece normal bir hayat istemiştim. Ama şuan ki görüntüler normal olmaya  o kadar uzaktı ki. Yerdeki cesetler, haritadan silinen ülkeler, buna ben sebep olmuştum. Kendim normal hayat isterken milyarlarca normal hayatı mahvetmiştim. Şimdi bu olanlara bir son vermem gerek, ben başlattım madem yine ben bitirecektim. Ben bunu istememiştim, yıllar önce düzeni, yasayı kendi çıkarları için kullanan kişilerden bir farkım kalmamıştı. Ben yaşanılır bir gezegen için çabalamıştım herkesin mutlu ve normal bir hayat sürebileceği bir dünya. Diktatörleri yerle bir ederken kendimi göremeyecek kadar gözümü hırs bürümüştü ve şimdi bu bir sondu.

 Hayır böyle bir son olmayacaktı, her şeyi düzeltebilirim.  Bu düşüncelerle gözlerimi cesetlerden ayırıp gözlerimi her şeye rağmen masmavi olan gökyüzüne çevirdim. Düzeltmem gereken bir düzen, ölmeye değer insanlar vardı hayatımda artık.  Lakin bir istek için bir bedel olacaktı tabi ki. Ben mutluluğa uzaktım ama ne benim soyum ne de insanlar bunu hak etti. Katıma geri dönecektim sevdiklerim için, insanlar için en çokta annem için... 

Hani acılar gelip geçiciydi hani mutlu sonlar vardı. Aslında mutlu sonlar yok mutlu son diye bir şey olsaydı şuan odanın bir köşesinde yalnız başına ağlıyor olmazdın. Hayat sizden ne isterse alır ve siz müdahale edemezsiniz bu yazılı olmayan bir kuraldır. Dünya acımasız bir yer olmasaydı doğarken ciğerimizi yakıp daha ilk günden ağlatmazdı şayet ki biz iyi bir insan olsaydık ölünce yıkanmazdık.

Hala onun gözlerinin içine bakıyordum.

"Özür dilerim Yosun?" ona öfkeyle bakarak

"Diledin ama geçmiş değişmedi ben her gece soğuk terler dökerek uyandım bu sefer kimi alacak hayat bana gene ne acı verecek diye ama sonra bir şey fark ettim hayatın elimden alacağı bir şey kalmamış her şeyimi almış Kaya ve kimse itiraz etmemiş. Asıl sorun ne biliyor musun ben bunları hakkedecek hiçbir şey yapmadım. Babam öleli farkında değilsin belki ama 3 yıl oldu Kaya. O gitti ve ben bittim"  cümlem bittiğinde titriyordum.

Haklıydım her gece uykumu bölen kabuslar gördüm. Bir kız çocuğunun oyuncak bebek oynayacak yaşta elimde silahla yasa dışı işler yaptım. Korkuyordum babamı kaybetmekten, bir hiç olmaktan. Önce annem gitti, sonra babam sonra ruhum beni ebediyette kadar terk etti ve ben bir hiç oldum. Şuan nefes alıyorsam bunun tek sebebi bu düzen denen bataklıktan masumları kurtarmak içindi. Kimse ben gibi olmayacaktı herkes normal bir hayat sürecekti.

Tam konuşacaktı ki ben daha da gaza yüklendim. Zaten o da susması gerektiğini anlayınca arkasına yaslandı ve sessizliğini korumayı tercih etti. Araba kullanmayalı yıllar olmuştu. Kaya arkasına yaşlanmış dışarıyı seyrediyordu. Boynunu kaplayan tilki dövmesine rağmen masum bir görüntüsü vardı. Aslında oda hak etmedi bunları baba dediği adamın onu sevmediğini hiç bir zaman öğrenemedi lakin şuan ki konumunu o seçti. Bende zor şeyler yaşadım, herkes zor şeyler yaşıyor. Kiminin acısı ailesi, kiminin ise kariyer, kimileri ise seçimleri.

 Ben babamı kendi ellerimle öldürdüm, o ise onu asla sevmeyecek ama seviyor sandığı bir adama baba diyordu. Hayat adil değildi hele bize karşı hiç acıması yoktu.

 Kaya camdan dışarıyı ölü gibi izlerken, kurduğum düşünceleri kendime saklamayı tercih ettim. Yarım saat süren yolculuğumuz devam ederken kafamda hala kendi kendime konuşuyordum. 

Ateş ÇemberiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin