Nefes alamadığım için elimi boğazıma getirip derin derin nefes almaya başladım. Tüm uzuvlarımın acıdığını hissediyordum fakat bu fiziksel bir acı değildi, ruhsaldı. Canım acıyordu, kalbim kırılıyordu, ruhum her geçen gün daha fazla inciniyordu. Ben...
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Bölüm Şarkısı: Harry Styles/ Falling
Bölüm: 1 "Gözyaşları, gözlerin intiharları derler. Ben bu gözlerden kaç intihar verdim? ..." 🌙
/ ÇV /
***
Başlama tarihinizi ve saatinizi alabilir miyim? :)
Kıyafet dolabımdan krem renginde bir tişört aldım üzerinde de turuncu renginde ayıcıklı bir tişört seçtim. Turuncu ve krem uyumunu seviyordum. Yüzüme de makyaj yapmadan, telefonumu ve kulaklığımı çantama atıp odamdan çıktım.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Bugün malum gün, Pazartesiydi. Öyle okuldan nefret eden bir tip değildim. Aksine okulumu seviyordum okula gitmediğim takdirde evde çok sıkılıyordum. Ve bu yıl maalesef sekizinci sınıftım ama korkmuyordum çünkü derslerim fena sayılmazdı. Çalışan her türlü kazanırdı.
Aşağı indiğimde ilk hedefim babam olmuştu. Hani babalar kızların ilk sevgilisi olurdu ya, benim de öyleydi. Babamla çok iyi anlaşırdık, fakat biraz kuralcı bir adamdı. Doksandan düşük bir notum olsun bana hemen bağırır ve hiçbir şey yapmadan ders çalışmamı isterdi. Bu durum biraz beni kırsa da sesimi çıkarmıyordum. Babamdı sonuçta ne diyebilirdim ki? Ben de her kız gibi biraz da olsa babamdan çekiniyordum.
Salonda oturup, tabletten bir şeyler yapan babamın yanına gidip yanağından öptüm. Babam fazla işkolik bir adamdı ve Allah'a şükürler olsun durumumuz iyiydi. Tabii bunda babamın çalışmasının da karşılığı vardı.
"Günaydın babacığım." diyerek şakıdım. Babam da benim yanağımdan öpüp, "Günaydın." dedi. Babam fazla yakışıklı ve iri bir adamdı, kısa olmamama (bu nasıl kelime) rağmen babamın yanında kısa kalıyordum.
"Annem nerede?" diye sordum. Annem de babam kadar güzel bir kadındı. Hatta bayağı bayağı güzeldi. Dünya güzeli bile seçilebilirdi. Zaten babam annemi çok kıskanırdı arkadaşlarıyla buluşmasına izin vermezdi, bize fark ettirmemeye çalışıyorlardı ama ben anlıyordum.
