Arkadaşlar merhaba. Sizler olmasanız tek kelime yazamıyorum inanın. Öykümü seviyorsanız paylaşmanızı rica ederim. Yan etkisi olarak da yılbaşı çekilişine katılma hakkınız olacak. Bu sefer hediyemiz MORHİPO'dan biliyorsunuz. (250₺) Paylaşan ve paylaşacak tüm dostlara şimdiden gönülden teşekkür ederim. Ve bölüm başlasın. Dilerim hep seviyle kalırsınız.
💖💖💖
Hiç kimse, geçmişini satın aIacak kadar zengin değiIdir. (Oscar WiIde)
💖💖💖
Unut mu, yoksa umut mu?..
İşte mutsuzluğun imha düğmesi saklı milyon dolarlık soru. Hayatınızın içine eden varsa kalbinize sorun derim. Telefonla istediğinize de bağlanabilirsiniz. Seç beğen pek çok joker hakkı tanıyor yaşam insana. Bir tek son kararın mı diye sormuyor işte kader... Doğru cevap belki ikisi de değil.
Ancak derin hayal kırıklıklarının çaresinin, umuda inatla tutunmak olduğunu hatırlamayanlar varsa eğer bu bir hata; ölümcül hata...
Koca kral daha birkaç gün öncesinde Kızıl hayaline veda etmiş, denizlerin en bitik sarhoşu yarışmasının favori adayıydı. Deli gururunu çiğneyip kendisine uzatılan cılız bir umuda kenetlenmesi, inatçı karakteriyle hiç bağdaşmıyordu aslında.
Ama şimdi... Şiirsel manzaranın orta yerine Mısra'sına sarılıyordu Koca Kral. Umut... Hayallerini kovalamaktan vazgeçmeyenlerin zaman zaman başarmak gibi bir şansları oluyor tabii. Cesur gibi...
Aralarına ancak bir nefes sığacak kadar yakınlığı, Kızıl'ını kollarına aldığı andan beridir itinayla koruyordu Cesur. Mısra bir süre sonra başını göğsüne dayadı. Sesinde çok âşık bir kadının mutluluğu vardı.
"Sen; bomba dibimde patladığında güvendiğimsin. Kıskanç Baybars'a ne yaptın bilmiyorum. Tek bildiğim âşık olduğum adamın kalbiyle bana geri döndüğün."
"Sana dönmemek; bu elimde olan bir şey değilmiş ki... Sen nefessin Mısra. Senin yerine koyabileceğim bir alternatif yok. Gidersen; boğulurum. Bu kadar basit bir dengesin işte. Dilerim hiç unutmazsın."
İşaret parmağı belinin açıklığında geziniyordu. Sonra üstünde kendini tişört zanneden ufak tefek şeyin içine kaydı. Daha fazlasını da yapabilirdi. Bu ihtimal... Konuşma kabiliyetini yitirdi Mısra. Dolgun dudaklarını araladı. Tam da siyah düşkünün hayallerindeki haraketlerdi bunlar. Cesur daha fazla bekleyemedi o pembeliğin üstüne kapandı. "Seni seviyorum Mısra Aslan."
Tutkuyla uzunca bir süre öpüştüler. "Sana -evet- dedim, Cesur Baybars. Çılgınlıksa çılgınlık..."
"Ve çılgınlık sırası ben de... Hayatımın en saklı gününü sana açıklamalıyım Mısra. Sen benim karanlık boşluğumu dolduracaksın; aramızda gizli saklı hiçbir şey olmamalı."
Mısra, kalbinde tepinen temkinli Kızıl Kraliçe'nin "Duymak istiyor muyum acaba?" diye söylenmelerini fark etti ama aldırmadı.
"Önce bana söz ver. Anlatacaklarımı kalbine kilitleyeceksin ve asla serbest bırakmayacaksın. Bu yükü taşıyamayacaksan şimdi durdur beni sevgilim."
Mısra onun sesindeki heyecanı fark etmişti. Birlikte deniz kıyısına doğru yürümeye başladılar. Çok önemli bir şey anlatacaktı belli ki ve ona güveniyordu. Zor edinilen paha biçilmez bir duyguydu bu. Islak kumda parmaklarının ucunda yükselip içinden gelen bir sevinçle Cesur'u dudağının kenarından öpüverdi. "Hayal kırıklığına uğratmayacağımı biliyorsun.."
![](https://img.wattpad.com/cover/239718516-288-k638136.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Koca Kral & Aşk
RomansAşk Affeder mi? Sizce ?.. İlk Aşk Serisi 1. Kitap Aşk zamansız gelir ve zamansız gider... Çekiciliği de belki ne yaşanacağının belirsizliğinde saklıdır... Mısra kalbinin kralı ilan ettiği Cesur'un kollarında yaşlanacağına inanıyordu‼️ Oysa Nedennn...