4,5

396 41 19
                                    

Bölümü beğenmeyi unutmayın, ve de yorum. Sizleri seviyorum...

Özlediğim çok şey vardı

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Özlediğim çok şey vardı.; Gururu, gücü, özgüveni, hissizliği, sertliği....Ve en çok
Gülümsemeyi

Lalisa'dan

Yatağın üstünde bir sağa bir sola dönüyordum. Sürekli ağlıyordum. Engel olamıyordum. Kendimi değersiz bir zerre gibi hissediyordum. Yaklaşıp 10 sene boyu kendimi aptal bir oyunun içinde kullandırtmıştım. Beni oyuncağı gibi kullanmıştı. Her istediğini her dediği yaptırmıştı. Ona olan sozsuz saygım şuan yerde bile değildi. Yok olmuştu. Bir zamanlar çok saygı ve sevgi duyduğum, babam, abim ger şeyim gibi gördüğüm, minnet duyduğum adam şuan midemi bulandırıyordu. Ondan nefret ediyordum.

Sürekli ağlamaktan yüzün şişmişti artık. Sabahları gözlerin açılmıyordu. Uyuyamıyordum. Sürekli ağlıyordum. Jungkook sürekli beni sakinleştirmek için bin takla atıyordu ama benin elimde değildi ki. Gözlerim çeşme gibiydi. Durmuyordu. Sürekli akıp duruyordu.

Ağladığımı görünce oda üzülüyordu. Kahroluyordu. Ağlamam için bana yalvararak ağlıyordu. Ne zaman ağlasam dayanamıyordu. Yanağından birkaç damla yaş süzüldüğünü hep görüyordum. Bir zamanlar öldürmek istediğim adamdı o. Bir zamanlar nefretle gözümü kör etmiş adamdı o. Şimdi ise bana hayat veriyordu. Benim ağladığımı görünce ağlayan adam olmuştu. Bana yaşamam gerektiğini, mücadele etmem gerektiğini hatırlatan adam olmuştu.

Kapının açılma sesini duyduğumda hızla gözümdeki yaşları sildim. Onun karşısında ağladığımda oda ağlıyordu. Onu üzmek beni daha çok yıpratıyordu. "Günaydın Güzellik." Elinde tepsi bana yaklaştı. Tepsiyi yatağa bıraktığında yaklaşıp oturdu. Yüzüme dikkatice baktı. Anında yüzü düştüğünde elini yüzüme yaklaştırıp yanağımı okşadı. "Lisa." Dedi mükemmel dokunuşlarıyla. "Seni şu hayattaki her şeyden çok seviyorum, senin hep yanındayım." Dudaklarımı birbirine bastırdığımda yüzüm ağlamaklı bür ifade aldı. "Lütfen ağlama." Dedi anında. "Dayanamam."

Derin bir nefes alıp yanağımdan süzülen 2 damla yaşı sildim. "Tamam ağlamayacağım." Tepsiyi kucağına aldı. "Şimdi bir şeyler yeme vakti. Acıkmışsındır." Başımı salladım. "Evet." Eline çatalı alıp bir parça peyniri dudaklarıma götürdü. "Aferin güzelime." Göz devirdiğimde sandiviçi dudaklarıma götürdü. "Isır." Isırdığımda ağzımın içi dolmuştu bile. "Kendin yerim Jungkook." Dediğimde geri ağzına götürdü. "Hayır ben yedireceğin." Tekrara ısırdığımda elimle ağzımı kapatıp çiğnemeye başladım.

Ağzımdakini yuttuğumda dudağıma yaklaştırdı. "Dur bekle." Dediğinde sandivici geri çekti. "Ne oldu?" Dedi kaşları çatık bir şekilde. "Ben onlarla tanışmak isitiyorum, ailemle." Böyle bir şey beklemediği için manasızca bakıyordu. "Hayır, seni üzen insanları görmeni istemiyorum. Onlar ailem demeni bile haketmiyor." Nefes verdim. "Merak ediyorum." Dediğimde başını olumsuzlukla salladı. "Etme, onları görmeni istemiyorum."

Love SuperiorityHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin