Biz bu yarışla sınanıyoruz. Ve buna emin ol ki bunu kaybeden ben olmayacağım.
Ruhlarımızı bu piste teslim ederken, senden hala gözlerimi alamayacağım.
Sırf sana deliler gibi aşığım diye bu yarışı kazanmana izin vereceğimi mi sanıyorsun?
2020/livial...
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Beni yine şaşırtmadın;bir kez daha unuttun. Ve sen bir kez daha kazandın, bense bir kez daha kaybettim....
Rose'den
Kafamı yastıktan kaldırıp odaya baktım. Hala geceydi. Daha hava aydınlanmamıştı. Uykulu gözlerimi kırpıştırdım. Jimin koltukta oturmuş uyuyordu.
Boynu ağrayacaktı..
Sırf bana yaklaşma dediğim için 1 metre yakınıma yaklaşmıyordu. Umursamaz ama kibar biriydi. Kişiliği beni boşluğa sokuyordu. Garip biriydi. Ona güvenemiyordum. Bir tarafım ona her şeyimi vermemi söylüyordu, ama bir tarafım ondan uzak durmam gerektiğini, ona güvenmemem gerektiğini söylüyordu.
Koltukta oturmuş boynu gerideydi. Bu boynu için sağlıklı değildi.
Yataktan kalkıp ona yaklaştım. Uyurken çok savunmasız ve tatlı gözüküyordu. Bir prens gibiydi. Elini tutup okşadım. Parmakları tombik tombikti. Serçe parmağını gördüğümde sessizce güldüm. Kendiminkinin yanına yaklaştırıp bakım. Ufacıktı. Bebek parmağı gibiydi.
Sert bakışları, soğuk tavrından sonra bu parmak mevzusu beni güldürmüştü. O çok sert ama elleri...
Jimin'i dürttüm. "Jimin.." dedim sessizce. "Jimin." Nefes verdi. "Ne oldu Rose?" Gözleri hala kapalıydı. Yarı uyanıktı. "Kalk hadiyatağa yat." Damağını oynatırken gözleri hala kapalıydı. "Sen yatıyorsun orada." Geçiştiriyordu. Onu çektim. "Kalk hadi boynun ağrıyacak." Gözleri kapalı bir şekilde onu tutup yatğa yaklaştırdım. Uykusu fazla derindi. Yatağa yattıktan sonra üstüne bir battaniye mrtüm koltuğa oturdum.
O çok tatlıydı, sertti, yakışıklıydı, karizmatikti ama..caniydi, kalpsizdi, duygusuzdu, ilgsizdi, umursamazdı..Ona güvenmemem gerektiğini kendime bir kez daha hatırlatıp koltukta yavaşça gözlerimi kapattım...
Taehyung'dan
Gözlerimi yavaş yavaş açtığımda yanımda uyuyordu. İnanamıyordum. Jennie Kim benim yatağımda yanımda uyuyordu. Artık inadını kırmıştı sanırım. Dün geceden sonra..
Yüzüne baktıp gülümsedim. Bir bebeğe benziyordu. Saçlarını okşamaya başladığımda başını kıpırdattı. O çok tatlı biriydi. Yani uyurken..
Uyanıkken o çok...şeydi..Her neyse
Başımı yüzüne yaklaştırdım. Ona dokunmak istiyordum. Uyurken izin veriyordu ancak. Sapık değildim ama Jennie beni kendine çekiyordu.
Yüzüne yaklaşıp dudaklarına öpücükler kondurdum. Kısa, uzun fark etmeden öptün o mükemmel dudaklarını. İyi gelmişti bana, bu ölümlü ve acımasız dünyada..
Gözleri yavaş yavaş açılırken gülümsedim. "Günaydın.." kaşlarını çatarak bana baktığında yatakta hızla doğruldu. Oturur pozisyona geldiğinde bende geldim. Gülümsedim. "Günaydın güzelim." Dedim fısıldar bir ses tonuyla. Yüzüne yaklaştım. Onu sürekli öpmek istiyordum.
