2,8

430 39 6
                                    

Lalisa'dan

Dişlerimi sıktım. "Abartamayın." Dediğimde Jisoo sinirli gözüküyordu. "Lisa! Herkezin içinde düşmanınla öpüştüm ve elini pantalonunun içine soktun!." Gözlerim açıldı. "Onuda mı gördünüz?" Jisoo sinirle nefes verdi. "Yaptığın sorumsuzluk! Grubu riske atmamalıyız diyen sizdiniz! Arkanızı ben mi toplayacağım? Dua et GD öğrenmesin."

Kaşlarımı kaldırdım. "Kimler gördü?" Dediğimde bana dik dik bakmaya başladı. "Zaten sahada Porter ve bizden başka kimse yoktu." Göz devirdi. "Sadece bizim olmamız bunu yapacağın anlamını taşımaz.! Artık Jungkook'la uğraşma. Duygularını yerleri ediyorsun."

Nefes verip ayağa kalktım. "Kimse benimle bu denli konuşamaz.!" Nefes verdi. "İyi ama çözüm yolu bu değil."

"Öpebilir.." dedi Jennie bacak bacak üstüne atarken. "O an canı erkek istemiştir öpebilir." Jisoo'nun gözleri açıldı. "Saçmalama Jennie. Onlarda insan! Çikolatalı süt değiller!"

"Bence kesin artık! İlk günü atlattık! Şimdi yarın var." İlk turu onlar almıştı. Jennie nefes verdi. "Apar topar yarışa girdim. Ne yapabilrim?" Rose'de ayağa kalktı. "Bu sorun değil. Hala çevirebiliriz.." Başımla onayladım. "Aynen.."

Jennie sinsice güldü. "Onları parmağızda oynatacağız." Jisoo kollarını bağladı. "O iş yaş! Bizi sevdikleri yok." Jennie gülerek Jisoo'ya döndü. "Ama hala bize direnemiyorlar. Dün Lisa, Jungkook'u baştan çıkarabildi. Bize hala direnemiyorlar." Rose kaşını çattı. "Hayır! Ben bunu yapamam!" Jisoo'ya onayladı. "Bende! Bu sürtüklüğe girer.!" Jennie bana döndü. "Dün Jungkook'la öpüştün..Hala bakire misin?" Başımı salladım. "Evet."

"Tamam o zaman sürtük olmuyoruz.." Jisoo kaşlarını kaldırdı. "Sürtüklük bu demek değil Jennie." Jisoo'ya döndü. "Tamda bu demek Jisoo!" Bağırdı. "Ben 8 yılımı verdim bu mesleğe! Daha reşit bile değilken dişimi tırnağıma takıp direndim! Kendimi adadım! Ben yarışçıyım! Ve mesleğim için her şeyi yaparım!"

Jennie, o çok hırslı ve gururluydu. Hırsı gözünü kör etmişti. Gururu aslında normal değildi. Çünkü hırsı ve gururu; ön yargıya dönüşmüştü..

"Ben yaparım." Dedim buruk bir sesle. "Bizim yaşımızda bu konumda olan çok az kişi var. Ben varım." Rose sıcak bir gülümseme yerleştirdi yüzüne. "Bunu yaptığım için kendimi affetmeyeceğim ama prki." Hepimiz Jisoo'ya döndüğümüzde teker teker bize baktı. "B-ben yapamayabilirim." Jennie nefes verdi. "Neden?" Haykırdı. "Çünkü Yoongi'de var! Jin'de var!"

Jennie güldü. "Sürtüğüm benim.." Jisoo kaşlarını çattı. "Ben ciddiyim salak!" Jennie gülümsedi. "Yoongi'yi bırak artık Jisoo. O sana göre çok fazla..kirli.." Jisoo nefes verdi. "Ama onunda duygularını önemsiyorum." Jennie göz devirdi. "Bencil olmazsan hayatta kalamazsın Jisoo!" Jisoo başını eydi. "Denerim."

Jennie gülümseyerek bize döndü. "Tamam! O zmana..." ellerimizi uzattık. "Odal!!"

-

Rose'den

Garaj kapısı açılırken derin nefes verdim. Hala Jimin'in karşısına çıkmak istemiyordum. Benim çağresiz halimi görmüştü. Ve ben bundan nefret ederim. Kapı açıldığında 4'üde karşımızdaydı. Jimin'le göz göze geldiğimizde gözlerimi kaçırmak istedim o an ama yapamadım. İçimdeki bir his bana engel oluyordu.

Jennie güldü. "İyi akşamlar beyler." Dedi yürümeye başladığında Taehyung'un yanında durup omuzuna dokundu. "İyi bir yarış dilerim." Zevkle gülümseyip ilerlediğinde Jisoo hızlı adımlarla arkasından gitti. Taehyung göz devirdi. "Ben arabadayım.." Jin'le birlikte ilerlediğinde Jungkook'ta arkalarından gitti. Lisa bana baktı. "Bende arabadayım."

Love SuperiorityHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin