11

2.1K 140 30
                                    

Ameliyatı başarıyla tamamlarken yukarıdaki alkışlara döndüm. Hepsine el sallarken ameliyathaneden çıktım. Hastanın ailesine ufak bir bilgilendirme verirken Jungkooklara açıklama yapmam gerektiğini biliyordum. Eminim ki akıllarında sorular vardı.

—Odama gelebilirler dedim.

Elimdeki hastanın dosyasını yanımdan geçerken yatağın bölümüne bıraktım. Ellerimi önlüğümün cebine sokarak ıslık eşliğinde odama yürüdüm.

Jungkook'un ailesi yaşıyordu. Hem de zengin bir aileydi. Buna rağmen Jungkook berbat bir hayat yaşamıştı.

Odama girdim. Jungkook'lar içeri girerken derin bir nefes alıp sorularını teker teker yanıtladım.

—Ben kalıyorum. Siz gidebilirsiniz dedi arkadaşlarına Jungkook.

Ona tek kaşımı kaldırarak baktım. Omuz silkti. Herkes odadan çıktığında güldü.

—Ilk defa buraya odana giriyorum. Sanırım seninle birlikte kalabilirim dedi.

Ayağa kalktım. Ona doğru yürürken yanından kapıyı kilitledim. O da gülümserken bana doğru bir adım attı. Bir kolunu belime sararken beni masamin üstüne oturtup bacaklarımın arasına girdi. Elleri ellerimi tutarken dudaklarımızı birleştirdi.

Nefes almak için geri çekildi.

—Bunun hayalini çok fazla kurdum dedi.

Tekrar dudaklarımızı birleştirirken eğer gerçekten ailesini bulduysam ona nasıl açıklayacağımı düşünüyordum.

—Bir hafta sonra Kore'ye gideceğim dedim.

—Ben? Diye sordu.

—Gelmene gerek yok. Ama istiyorsan bir şey diyemem. Bir hafta kalacağım yalnızca. Dedim.

—Ben de gelmek istiyorum.

—Gelemezsin. Derslerin var dedim.

—Senden ilk defa ayrı kalacağım dedi.

—Buna alışmalısın demeyeceğim çünkü ömrünü geçirmek istediğin kadın bile benken çok da sorun yok dedim.

Güldü. Dudaklarımı tekrar birleştirirken elleri kazağımın içinden belime kaydı. Huylanarak ona doğru kayarken beni sıkıca tuttu.

...

Jeon Jungkook gerçekten Bay Jeon'un oğluydu.

...

Ameliyat başarılı geçti. Kontrolleri yapmak için Bay Jeon'un odasına giderken telefonum çaldı.

—Geldim. Hangi oda? Diye sordu.

—783 numaralı oda. Önünde seni bekliyor olacağım dedim.

Telefonu yüzüme kapatırken derin.bir nefes aldım. Ona bir not ve uçak bileti bırakmıştım. Gelip gelmemeyi onun kararına bırakmıştım. Yüzüne açıklamak zor olurdu. Küçük bir not her şeyi daha kolay kılmıştı.

Jungkook koşarak yanıma geldiğinde yüzüme bakmadı. Kapıyı açtım. Önden girerken arkadan ben girdim. Kapıyı kapattım. Kenardaki dosyayı ona verdim. Eline alıp incelerken ben de kontrollerini yaptım. Her şey normaldi.

—Yarın uyandıracağız. Şuanlık 
her şey normal. Saat başı gelip kontrol ediyorum. Anneni görmek istiyorsan kafeterya da erkek kardeşin Jimin'le birlikte oturuyor. Senden 18 yaş küçük. 3 yaşında  Dedim.

—Neden daha önce söylemedin? Diye sordu dosyayı bırakırken.

Bıraktığı dosyayı aldım. Kalemle bazı yerleri doldururken sakince konuştum.

Küçüğüm ~Jeon Jungkook Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin