______Sarhoş 8. Bölüm_____
=============================
______Kendi Anlatımım İle_____Felix Adrien’i uyuşturucu koklatarak bayılttıktan sonra onun baygın bedenini sürükleyerek kamyonete yerleştirdi. Bundan sonra Adrien’in yerinde Felix vardı ama Marinette bunu asla fark edemeyecekti. Çünkü Adrien ile Felix ikiz kardeşlerdi ve ikisini yan yana getirsen asla tanıyamazdın. Belki de onları sadece anne ve babaları tanıyabilirdi. Adrien ve Felix küçükken aynı okula giderlerdi. Öğretmenleri ve arkadaşları onları tanımakta zorlanırdı. Anneleri onlara aynı şeyleri giydirmeyi ve aynı görünmelerini çok severdi. Çünkü onları yan yana getirdiklerinde çok tatlı duruyorlardı ama okulda öğretmenleri ve arkadaşları onları tanımakta zorlandığı için onlara farklı saç şekillleri ve farklı kıyafetler giydirmek zorunda kalmıştı. Adrien ile Felix büyüyüp liseye geçtiklerinde artık giyim tarzları onlara kalmıştı. O dönemlerde Adrien okuldaki en yaramaz öğrenciydi. Bir sürü ceza almıştı ama onun tam tersi Felix okulun en akıllı öğrencisi ve bütün öğretmenlerin göz bebeğiydi. Adrien artık aldığı cezalardan bıkmştı ama yaramazlık yapmaktan hala vazgeçmemişti. Dahası Felix’in çalışkanlığını ve öğretmenlerin ona gösterdiği sevgiyi güden güne daha fazla kıskanıyordu. Adrien de Felix kılığına girip türü yaramazlıklar yapmaya başladı böylece artık Felix de kendisi gibi yaramaz bir öğrenci konumunda olacakatı ve öğretmenlerin ona gösterdiği sevgi giderek azalacaktı. Adrien’ in istediği şey de tam olarak buydu. Öğretmenlerin Felix’e karşı sevgisi Adrien’in istediği gibi giderek azalıyordu. Felix öğretmenlere gerçeği anlatmaya çalışsa da Adrien’in onun kılığında yaptığı yaramazlıklardan sonra müdürden sert bir tokat yiyiyordu. Tek bir sorun vardı: Adrien bu yaptıklarının kardeşinin eğitim hayatını bitireceğini hiç düşünmemişti. Felix’in yediği her bir uzaklaştırma her bir tutanak her bir disiplin cezası siciline işleniyordu. Felix her bir yediği tokatta daha da kırılıyordu Felix’in her gece ağlaması ailesinin ona sürekli kızması özellikle babasından her gün yediği dayaklar artık ona ağır geliyordu ve bu da derslerini etkiliyordu. Günden güne notları düşmeye başladı. Üzüntüden saçları bile dökülmeye başlamıştı. Neyse ki annesi bu durumu önceden fark etmiş ve Felix’ her gün bir psikoloğa götürmeye başlamıştı ama hala onun suçsuz olduğunun farkında değildi. Bunun farkında lan üç kişi vardı birincisi Adrien ikincisi Felix’in psikoloğu üçüncüsü ise Felix idi. Felix’ o dönemde mutlu eden tek kişi psikoloğuydu onun sayesinde saçları artık dökülmüyordu. Her akşam psikoloğa gidip bütün olanları anlatıyordu ve içini döküyordu ama her akşam da psikoloğunun yanına yüzü gözü mosmor geliyordu. Çünkü her gün ki gibi dayak yemiş oluyordu. Üniversite sınavı gelip çattığında Felix kazanabileceği en kötü üniversiteyi kazanmıştı. . Gerçi iyi bir üniversite kazanmış olsaydı bile sicilindeki onca ceza iş bulmasını zorlaştıracaktı. İyi bir işi olsun istiyordu ama kimse sicilinde onlarca uzaklaştırma onlarca disiplin cezası olan birisini işe almak istemezdi. Adrien sadece kardeşinin derslerde başarısız olmasını ve öğretmenlerin gözünden düşmesini istiyordu ama bütün bunların olacağını aklının ucundan bile geçmemişti. Kardeşinin ruhsal hastalıkları olmasını istememişti. Bütün meslek hayatını mahvetmek istememişti ama o zamanki kıskançlık duygusunu engelleyemediği için şimdi kardeşinin hayatı cehennem olmuştu. Kardeşi bütün bunları yaşarken Adrien ise büyük bir holding sahibi olan dayısının yanında çalışıyordu kısa sürede bütün işleri öğrenmişti dayısı 3 yıl sonra öldüğünde ise bütün holding ona kalmıştı. Adrien zenginlik şöhret ve lüks hayata kavuşmuştu her şey Adrien için mükemmeldi ama o sırada kardeşi Felix ise sefalet içinde yaşıyordu. Felix birkaç yıl sonra psikoloğunun yardımı ile kendini toplayıp üniversite sınavına tekrar girmeye karar verdi. Çok çalıştı ve üniversite sınavında ülkesinde birinci oldu. Ülkesinde birinci olmuştu olmasına ama sicilindeki cezalar hala yerli yerindeydi. İş bulmaya çalışırken ine zorlandı ama çok sürmeden onun başarısının farkına varan bir iş adamı onu sicilindeki onca şeye rağmen işe almayı kabul etti. Felix de kısa sürede paraya kavuşmuştu. Artık intikamını alacak gücü olduğundan hemen işe koyuldu. Her gün Adrien’i izlemeye başladı birkaç gün sonra yanında bir kızın olduğunu fark etti Felix ilk başta kızın kiralık olan üst katı kiraladığını düşündü ama daha sonra ne kadar yakın olduklarını fark etti ve bu intikamını alması için büyük bir şanstı. Kızın adının Marinette olduğunu öğrendi ve işte o çirkin işi yaptı Marinette’e işkence etti ama anlattığım gibi bunu yapmadan önce Adrien’i bayıltıp kamyonete koymuştu. Şimdi ikizinin kılığına girip kötü işler yapma sırası onda idi.
______Marinette_____
Adrien'ı bir daha asla görmek istemiyorum. O pislik herif benim şerefim ile oynadı. Hâlâ hastanedeyken arkadaşım Alya'yı aramıştım. Onun evinde kalacağım. Madem arkadaşın vardı o zaman niye Adrien'in evinde kaldın diye sorabilirsiniz. Çünkü Alya o zamanlar evliydi. E ne var yani bunda? Diye de sorabilirsiniz. Evli olduğu kişi Ninoydu ve Nino bana çok uzun bir süredir asılıyordu. Doğrusunu söylemek gerekirse N ino çok sapık ve aynı zamanda da çok çapkın birisiydi. Alya’ya bunu ne kadar anlatmaya çalışsam da beni dinlemedi ve Nino’nun cazibesine kapıldı. Zaten ben Nino’nun Alya’yı aldatacağından emindim ve zaten de öyle oldu. Nino ilk fırsatta Alya’yı aldatmış. Yani kısacası Nino o evdeydi diye Alya’nın yanında kalmak istemedim. Şu anda Alya e Nino boşandığına göre artık onun evinde kalabilirim. Doktor bir gün daha hastanede kalmamın iyi olacağını söyledi ama kalmassam da çok sıkıntı olmayacağını söyledi. Ben Adrien’ın evine yakın bir yerlerde kalmak dahi istemiyorum artık. Bu yüzden bu lanet olsı hastaneyi çabucak terk etmek istiyorum. Yaklaşık 3 saat sonra hazırlanıp hastaneden çıktım. Bütün kıyafetlerim Adrien’in evinde kalmıştı ama zaten onon aldığı hiçbir şeyi istemiyorum. Bir markette kasiyer olarak çalışsam bile kendime yeni şeyler alacak param olabilir. Hastaneden çıktıktan sonra taksiye binmek için taksi aradım ama benim param yoktu ki ah ne kadar aptalım. Neyse ben de otobüse binerim o zaman. Ah bir dakika benim otobüs kartım, kimliğim, cüzdanım, çantam her şeyim Adrien’in evindeydi telefonum bile. Şimdi oraya tekrar dönüp eşyalarımı almak zorundayım. Ya bana yine işkence ederse? Onun evine gitmekten çok korkuyorum ama gitmek zorundayım. Bir dakka yanma bir polis koruma alabilirim. Hemde Adrien’i polise şikayet etmiş olurum. Ama karakol neredeydi? En iyisi yoldan geçenlere sorayım.
- Pardon. En yakın karakola nasıl gidebilirim?
- Dümdüz devam edin ve karşınıza çıkan ilk soldaki sokağa girin. Zaten orada görürsünüz.
- Teşekkür ederim.
- Rica ederim._________________Karakolda__________________
Karakola geldiğimde her yer sıkış tıkıştı. Sorunlarını gidermeye çalışanlar, polise abuk subuk sorular soranlar, ve sadece polislerle çay kahve içip sohbet etmeye çalşanlarla doluydu. Her ağızdan bir ses çıkıyordu ve polislerin bazıları harıl harıl çalışıyor bazıları da laylaylom geziyordu. Gerçekten çok sinir edici. Yaklaşık bir sat üren beklememden sonra sonunda bana sıra geldi. Polisin karşısındaki sandalyeye oturdum.
- Sorun nedir hanımefendi?
- Şey ben bir koruma talep etmek istiyorum.
- Neden?
- Çünkü tec*avüz edildim ve bana bunu yapan adamın evine gitmek zorundayım.
- Neden? O adamın evine gidiyorsunuz?
- Çünkü eşyalarım orada.
- Bakın hanımefendi bu karakolda zaten polisler yetmiyor birde sizin saçma işlerinz için polis gönderemeyiz.
- Siz benimle dalga mı geçiyorsunuz? Burada saatlerdir bekliyorum ve aldığım cevap bu mu?
- Evet aldığınız cevap bu. Şimdi çekilirseniz sırada bekleyen onlarca insan var.
- Ne?! Ben işkence gördüm diyorum. Bir şey yapmayacak mısınız?
- Lütfen çekilin bayan sizin saçma hikayelerinizle uğraşamam.
- Evet! Bende sizin o aptal beyniniz ile uğraşamam!
- Görev başındaki memura hakaret ha? Yalnız bunun cezası vardır.
- Sizin gibi bok kafalılar varken ne adalet olur ne de adil bir şekilde ceza verilir.
- Atın şu kadını dışarı!İki polis kolumdan tutup beni karakolun dışına götürdüler. Bu gerçekten de çok sinir edici. Hem adalet istiyorsun hem de polisten adaletsizlik görüyorsun!
- Bırakın kolumu!
Kollarımı hızlıca çektim ve karakoldan uzaklaştım. Ama şanslı olduğum bir konu vardı her ihtimale karşı polisin cebindeki silahı gizlice almayı başarmıştım. Eğer Adrien bana bir şey yapmaya kalkışırsa silahım var. Adrien’ın evine kadar yürüyebilir miyim bilmiyorum. Dahası onun evinin yolunu bilmiyorum ama karşılaştığımız sahile gidersem hatırlarım. Tek yapmam gereken sahile giden bir otobüse binmek. Param yok ama birilerinden rica edersem belki benim yerime basarlar. Doğru ya bunu nasıl daha önce düşünemedim ki? En yakın durağa doğru yürüdüm. Biraz bekledikten sonra hemen bir otobüs geldi.- Pardon. Acaba bu otobüs sahile gidiyor mu?
- Evet. Gidiyor.
- Fazladan kart basabilecek var mı?
- Ben basarım kızım. Sen şöyle otur.
- Teşekkür ederim teyze. Siz oturun ben ayakta dururum.
- Yok. Sağol. Ben birazdan ineceğim zaten.
- Peki. Tekrardan teşekkür ederim.
- Rica ederim yavrum.
Sahile geldiğimizde otobüsten indim. Şimdi bütün yollar aklıma geldi. Yavaş yavaş Adrien’in evie yürürken bir yandan tişörtümün altında sakladığım silaha doğru bakıyordum. Evin önüne geldiğimde durdum ve bir süre evi izledim sonra derin bir nefes alıp kapıya doğru yürüdüm. Zile bastım ve tuttuğum nefesimi geri verdim. Kapı kısa sürede açıldı.
- Marinette?Devam Edecek...❤️
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Sarhoş Bir Adrienette Aşk Hikayesi
RomanceAnnesi ölmüş ve babası tarafından terk edilmiş genç bir kız hayatının aşkını buluyor. Macera ve aşk dolu bu hikayeyi kaçırmayın.❤️