Sarhoş Bir Adrienette Aşk Hikayesi

Sarhoş / Bir Adrienette Hikayesi : 3. Bölüm

=Marinette=

Pencereden yansıyan güneş ışığının yüzüme vurması ile ellerimi gözlerime götürerek ovuşturdum. Yataktan kalkıp yaklaşık 2 dakika uzunca sırtımı esnettim. Bu bana çok iyi geliyor. Eğer sizde sabah uyananınca yaklaşık 1 dakika vücudunuzu esnetirseniz çok iyi hissedersiniz. Elimi yüzümü yıkamak için odadan çıktığımda bütün evi saran muhteşem bir kokuyla karşılaştım. Elimi yüzümü yıkayıp hızlıca üstümü giyindim ve direk aşağı indim. Merdivenlerin son basamaklarındaydım ki Adrien aniden karşıma çıkınca kendimi Adrien'in üstünde buldum. 3 saniyelik gergin bir bakışmadan sonra Özür dileyerek üstünden kalktım.

- Özür dilerim.

- Sorun değil ama bir şey sorabilir miyim acaba? Neden merdivenlerden kendini çita zanneden bir kaplumbağa gibi fırladın!

- Hey! Laflarına dikkat et! Kokuyu duyunca hemen geldim işte.

- Hemen beleşe konayım dedin yani? Bak kızım ben senin sevgilin falan değilim. Ben kendi kahvaltımı hazırladım sende kalk şimdi kendi kahvaltını hazırla. İhtiyacın olan her şey dolapta var.

- Çok cimrisin! Ne olacaktı paylaşsaydın yani?

- Beni sakın kendine yakın görme. Sakın sevgili olacağız sonra evleneceğiz ve bir sürü çocuğumuz olacak gibi hayaller kurma. Ben sadece sana acıyan bir insanım. Her neyse kahvaltıdan sonra hazırlanda alışverişe çıkalım. Sana bir şeyler alırız.

- Ben asla öyle hayaller kurmam! Sende sakın beni diğer kızlara benzetme. Dünyadaki bütün kızlar sana aşık olur ama ben hariç.

- Göreceğiz.

- İmâlı imâlı konuşmayı ne zaman keseceksin.

- Bilmem.

"Bilmem" dedikten sonra yanımdan ayrıldı ve televizyon izlemeye başladı. Ne kadar sinir bir insan böyle. Zorunda olmasam burada asla kalmam. Kahvaltımı yaptıktan sonra onun dediği gibi hazırlamaya gittim. Aslında bir yandan da iyi biri o. Benim için alışveriş bile yapıyor. Bana evini açıyor bense hâlâ söyleniyorum. En iyisi şükrediyim. Odama çıkıp bavulumdan güzel bir şey seçmek istedim ama kot pantolonumda içki lekesi vardı ve temiz bir tek alt kıyafetim teyzemin bana aldığı ama hiç giymediğim bu aşırı kısa şort ve birde tişört varmış. İkisini alt alta koyunca güzel duruyordu ama hiç benim tarzım değildi. Fakat başka çare yoktu. Normalde makyaj yapmam ama büyük ihtimalle beni götüreceği yerler zengin insanlara doludur. Rezil olmayayım şimdi. Daha doğrusu Adrien rezil olmasın. Hafif ama seksi bir makyaj yaptıktan sonra aşağı indim.

- Adrien ben hazırım.

Adrien oturduğu koltukta doğruldu ve bana bakmak için kafasını arkaya çevirdi.

- Tamam birazdan çıkarız.

Adrien tekrar televizyona döndü ve aniden tekrar bana baktı.

- O şort çok kısa değil mi?

- Belki evet ama bundan sanane?

- Yok canım ben üşüme diye dedim.

- Eminim öyledir (sırıtır)

- Hey! Doğru söylüyorum.

- Ben sana yalan söyledin demedim ki.

- Off her neyse hadi çıkalım.

- Peki.

Arabaya bindiğimizde ona tekrar sordum.

- Üşürüm diye demek.

- Evet.

Arabanın ekranındaki sıcaklık göstergesini işaret ettim.

- Hava 35 decere. Millet don külot geziyor. Sen bana üşürsün dedin yani?