İris Belda Tomris, İngiliz Dili ve Edebiyatı öğrencisidir ve öğrenci kimliğinin yanında bir de çocukluğundan beri devam ettiği balerin kimliği vardır. Derslerinde ve bale hayatında başarısızlığa uğrayan Belda, ailesinin baskıları ile ona tanınan beş aylık müddet ile hayatını düzene sokmaya çalışacaktır. O dört aylık sürede tanıştığı kişi ise Belda'nın hayatını değiştirecektir. Değişim göze korkutucu gelse de, hiç bu kadar güzel hissettirmeyen bu his için risk alacak mı? . . . Herkes balerinlerin göz boyayan pembe tütülerinin ardındaki hayatlarının oldukça başarılı ve çabasız olduğuna inanır. Pembe rengi göz boyar çünkü. Masumluğu ve temizliği simgeler. Aklımıza kötü bir şey gelmez. Çünkü neden gelsin? Bir balerin ve klasik pembe tütüsü, aptal sarı saçları, ince vücudu... bütün güzellik standartlarına uyuyorsa, bütün hayat karmaşası beraberinde ortadan kalkar. Kalkar, değil mi? Kalkmadı.. Hatta aksine, daha da karmaşıklaştı her şey. Hayatın bana yaptığı planlara baş kaldırdım. Ve sonra her şey sarpa sardı. Bir başarıya bağlı kalan geleceğim yüzünden kendimi kaybettim. O beni tuttu. Sımsıkı. Öyle sıkı tuttu ki, ne ruhum kaçabildi, ne ben. O beni tuttu, ben kendimi kaybetmedim. O beni tuttu, ben ona baktım. O beni tuttu, ben... Ben hayatta her şeyin yolunda gidemeyeceğini öğrendim. Onunla tanıştığımda tüm doğrularımı yıkmaya hazırdım. Fakat bir felaket her şeyi mahvetti. Hayat ona başkaldırmamı sevmedi. Ve beni ardında bırakıp gitti. O hariç. O hiç gitmedi. RÜYA KAPANI serisi 1. kitabıdır.
13 parts