SAVAŞ TANRISIYLA OYUN OYNAYAN KÜÇÜK KIZIN HİKAYESİ...(romantizm) *6 Kasım 2016 1 milyon okunma sayisi! İntikam isteyen iki kişilik bir mezar kazsın.(Konfiçyüs) Geriye dönüp hatırladığım ilk şeyi sorsalar oyun derdim. Kimi zaman tek gözü içe çökmüş, naylon saçları onu olduğundan daha çirkin gösteren plastik bir bebek vardı elimde, kimi zamansa annemin ders çalışmıyorum diyerek iki de bir kablosunu sakladığı ama benim her defasında bulduğum video oyun konsolu. Bazen hile yaptığımı fark etmediği için hep kaybeden sek sek arkadaşım, bazen de çıkamayacağı dallara çıkıp hava atarak yapamayacağı hareketlere zorladığım, benim yüzümden ya ceza alan ya da ağaçtan düşen küçük kuzenim. Benim keyfime göre değişen biri diğerinden daha değerli olmayan oyun arkadaşlarım!Kabul ediyorum o oyuncak gözünün çıkarılmasını hak etmemişti,annem endişesinde haklıydı, arkadaşım bazen kazanabilmeliydi ve kuzenim sadece bana kendini sevdirmeye çalışan küçücük bir çocuktu. Peki ya Ares? Onla da sadece dileğim kadar oynama hakkım var mıydı?Daha önemlisi o benle oynayacak mıydı? Aşk bir oyundu ve ben tüm oyunları severdim.''Sen başla.''dedim küstahça." Ben hep kazanırım." Ya bu kez kaybedersen? dedi iç sesim."Her şeyin bir ilki vardır." ** * 'Serseri 'romanı 26 Ocak 2016 tarihinde yazılmaya başlanmıştır. Tüm hakları saklıdır!
31 parts