Bölüm 6 MELEĞİM

75 52 16
                                    

Gerçekten eve kendimi nasıl attığımı hatırlamıyorum bile, hayır yanıyorum yanıyorum bu güzel hava da dışarıya çıkıp da gezemediğime yanıyorum o kadar da hazırlanmıştım oysa ki..

Bana incir reçelini izletip, ağlatıp tüm gün benim modumu düşürdü, sonra da 'dışarı çıkalım' diyor,

'yok canım ben almayayım sen çık.'

Ve ciddi ciddi benimle evinden çıkıp arkadaşları ile buluşmaya gitti, ben ise eve geldim. Artık o saatten sonra bir yere gidemezdim.  Zaten gidecek havamda yoktu. Ağlamaktan gözlerim şişmişti. Eve gelince ablam

- Lavinya sana ne oldu böyle?

Demişti. Ve gerçekten benim o halimi görünce endişelenmişti. Ablamın bağırma sesini duyan babam da yanımıza gelmiş meraklı ve bir o kadar da sinirli bir şekilde ne olduğunu soruyordu. Gözlerim dolu dolu ablam ve babama ezgi ile birlikte incir reçeli izlediğimi sonun da kadının öldüğünü ve çok ağladığımı söyledim. Bir iki dakika sessiz kaldılar. Daha sonra babam bu sessizliğı bozarak

-ya senin derdin yok da böyle şeylere mi ağlıyorsun ben seni bir kere döveyim de öyle ağla bari

Asla beni dövmeyi bırakın tokat dahi atmazdı bundan emindim.

Deyip sözüne devam etmişti

-Serseri ya derdi yok ki ağlasın!

Artık bu kadar söze sinirlenen ben,

-Nereden biliyorsun derdimin olmadığını? Deyince öfkeyle arkasını dönüp;

-Ne derdin var senin ,senin ne derdin olabilir, yediğin önün de yemediğin arkanda. Ne oldu yastığın boynunu mu ağrıtıyor kızım?

Sinirden ölmek üzereyim. Filme üzüldüm ve ağladım işte ne var bunda. Üzüldüğümü görüp dayanamayan ablam da

-Canım kardeşim ne kadar da duygusal bir insansın, evet bende o filmi izlediğim de çok ağlamıştım

'Ya sen ne zaman filmi izledin uydurma bi, beni motive etmene gerek yok ben kendi kendimi motive ederim.'

Daha sonra odama üstümü değiştirmek için gittim. Pijamalarımı giydim ve rahatladım, at kuyruğu yaptığım saçlarımı açtım ,başımı o kadar ağrıtmışlardı ki o an nasıl  da rahatlamıştım. Yatağıma uzandım ve artık hiçbir şeyi düşünmeden tavana saatlerce bakıp hayal kurma vaktiydi...

Saat 09:00

Pazar

Bugün günlerden erken kalkma vakti çünkü ailecek güzel bir kahvaltı yapmaya her zaman gittiğimiz deniz manzaralı kahvaltı salonuna gidecektik, ve günümüzün ilk başlangıcını orada yapacaktık...

Annem dün iş çıkışı gittiği anneannemler den bugün buluşacağımız kahvaltı salonuna gelecek, bizde buradan hazırlanıp oraya gidecektik.

Bugün yatağımdan hiç caz etmeden kalktım ,ailemle dışarı da kahvaltı yapmaya bayılıyordum, üstelik hava da çok güzeldi,bugün üstüme beyaz bir elbise giyecek saçlarımın yarısını tepeden toplayacak yarısını salacaktım.

-Lavinya günaydın canım, şu hafta sonu erken kalkma olayını keşke hafta içi de yapsan, adete hafta içi uyumaya hafta sonu da uyanmaya programlı  gibisin.

-Ah canım ablacım, hafta içi canım okula gitmek istemediği için uyumak, hafta sonu sizinle vakit geçirmek için erken kalkmak istiyorum, hepsi bu...

Banyoya gittim elimi yüzümü yıkadım, saçlarımın yarısını toplayıp yarısını saldım, ve kahküllerimi taradım, ve odama üstümü giyinmek için gittim, o sıra da babam kendisine bir kahve yapmış ve bizim hazırlanmamızı bekliyordu.

'LAVİNYA'Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin