Kusurlar (Yarı Texting)

1.8 Değişik bir bölüm

"Anıl neredesin?" Batu'nun sesi odada dolaşırken ben nefes alamıyordum. Dudaklarımda hissettiğim nefes ise giderek bana yaklaşıyordu. Bense o an hiç bir şey yapamıyordum.

Saniyeler içinde aklıma anonim girdi. Neden kendimi anonimi aldatıyormuş gibi hissediyordum? Bu düşünce beynimi yiyip bitirirken gözlerimi açıp ellerimle hafiften Anıl'ı durdurdum. Ellerim göğsüne çarpınca durdu. Ardından ne söylemek istediğini anlayamadığım, maviş gözleriyle bana bakmaya başladı.

"B-Bunu yapamam Anıl... Anonimi aldatamam." sonlara doğru sesim çok kısılmıştı. Zaten fısıldayarak konuşuyordum bu yüzden sonda söylediklerimi duymasına imkan yoktu. Gözlerimin hafiften nemlendiğini hissedince gözlerimi kırpıştırdım. Bana gülümsedi. Niye güldü bana? Gülmesi şu an normal mi? Onu bildiğiniz ittim neden bana gülüyor bu?! Yavaşça üzerime eğildi ve ellerini iki yanıma koydu. Ardından fısıldayarak konuşmaya başladı.

"Merak etme anonimi aldatmıyorsun Yankı..." dedi ve gülümseyerek geri çekildi. Bense beni duymasının şokuyla ona bakıyordum.

"S-Sen benim sonda dediğimi duydun mu?" dedim ve titreyen elimle kendimi gösterdim. Güldü ve kafasını olumlu anlamda salladı. Elimi alnıma vurdum. Çıkan ses biraz yüksek çıkmıştı ve Batu bunu duymuştu.

"Anıl? Burda mısın lan? Allah'ım yoksa odayı cinler mi bastı!" diye bağırdı ve koşar adım odadan çıktı. Dışarıya bir nefes verdim ve kafamı ovmaya başladım. Üzerimde Anıl'ın bakışlarını hissedince ona baktım. Sırıttı ve ani bir hızla yanağımı öptü. Ellerim alnımda dona kalmıştım. Tüm organlarım işlerini bırakmış öylece benimle şok olmuşlardı. Nefes bile alamıyordum. Gözlerim ise benden bağımsız kocaman açılmıştı ve ağzım...

"Bu kadar güzel olupta kendine yazık etme. O minik şey büyüttüğün kadar kötü durmuyor." kollarımı sıkıca tuttu ve eğilerek kafasını benimle aynı hizaya getirdi.

"Kendine acı çektirmeyi bırak."dedi ardından burnuma dokunup gülümsedi ve dolabın kapağını açıp dolaptan çıktı. Bense hala öylece duruyordum. Ellerim yavaşça burnuma ve yanağıma gittiğinde Anıl kahkaha attı.

"Şu an yeni bir 3 maymun oluşturdun." dedi ve bir daha güldü. Ona kısa bir bakış atıp dolaptan çıktım ve o an Anıl'ın bana verdiği şort ama bana upuzun bir pantalon olan kıyafet yere düştü. Yüzümde anında kızarırken üzerime giydiğim sweat diz kapaklarıma kadar geliyordu ve bacaklarımın yarısını örtmüştü. Anıl'ın bakışları anında bacaklarıma indiğinde bir domatesten farkım olmadığını biliyordum. Yüzündeki sırıtış gittikçe büyürken hemen yere eğildim ve şortu yukarıya çekip sweatimin üzerine çektim. Şimdi tam bir yaşlı teyzeye benziyordum. Anıl'ın yüzüne bakmadan hemen odadan çıktım. Allah'ım ne yapacağım?! Ne yapacağım?! Odanın kapısını kapatmamla Anıl'ın kahkahasını duydum. Kapının yanına gittim ve kapıyı azıcık açıp başımı uzattım. İşaret parmağımı ona karşı sallamaya başladım.

"Gülme! Bu arada bu yaşananlar aramızda kalacak tamam mı?" dedim onun ise kahkahası şiddetlendi. Tekrar domatese dönerken kapıyı çektim ve koşar adım odama çıktım. Ben şimdi nasıl uyuyacaktım bu utançla?

~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~
Sabahın 4'üne kadar uyuyamamıştım ama sonra uyku beni ele geçirmişti ve şu anda Batu, Ceren ve Kaan beni uyandırmak için başımda dikilip bana işkence ediyorlardı.

"Adeyyo lalayleylo adeyyo lalaleyy!" diye bağıran Batu'ya yandan bir bakış attım. Gülümseyip daha da çok şarkıyı söylemeye başladı.

"Sıfır tolerans hadi git durmaağğ yüreğim soğudu yakamam bi dahaaağ!"

"Batuuuğ! Yeter be al kalktım!" dedim ve yorganı yere fırlattım. At kuyruğu yaptığım saçlarım tokayla beraber öne kaymıştı ve saçlarım şu an önüme geliyordu. Batu, Kaan ve Ceren bana şok içinde bakarken bende onlara öfkeyle bakıyordum. Beni güzelim uykumdan uyandırmışlardı!