🥀 Kaybetmek İstemiyorum 🥀

122 10 44
                                    

Bölüm müziği ; Aslı Güngör& Ferhat Göçer - Kalp Kalbe Karşı Derler 🥀

🌹🌹🌹

Batu'nun ağzından ;

Ateş yağmur yüzünden tekerlekleri  kayan arabayı kısa sürede toparlamaya başarmıştı. Araba hastaneye doğru yol almaya başladığında Ateş arabayı hızlı kullanıyordu.

Normal de hızlı kullanıyor olması beni etkilemezdi. Aksine hızlı gitmezse ben ona kızar, gazı sonuna kadar köklemesi için baskı uygulardım. Ben hızı seviyordum. Hız benim tutkumdu. Hızın olmadığı bir dünya benim için ölümden farksızdı.

Yıldız'ın durumu kötüye giderken yağan yağmurun her geçen saniyede şiddetini arttıyor olması benim asıl korkumdu. Bu hızda kaza yaparsak sonuçları hiçbirimiz için iyi olmazdı.

Şimdi bunları düşünecek zaman değildi belki. Bir an önce en yakın hastaneye gitmek ilk önceliğimiz olmalıydı. Farkındaydım. Ama aklımdan çıkaramadığım sorular beynimdeki hücreleri sürekli rahatsız ederek bunları düşünmeme neden oluyordu.

Ateş arabayı dikkatli bir şekilde kullanırken en azından hastanenin ne kadar uzakta olduğunu öğrenmek iyi bir fikirdi.

- Ateş, en yakın hastane buradan ne kadar uzakta ?

Ateş'e soru sormama rağmen herhangi bir cevap alamadığım gibi tepki de  vermiyordu. Sanki, sadece yola odaklı bir transa geçmişti.

- Yıldız ölmeyecek. Onu kurtaracağız. Her şey yoluna girecek.

Ateş'in kendi kendine bir şeyler mırıldandığını fark edince Yıldız'a baktım. Yıldız kucağımda hareketsiz bir şekilde yatarken gözlerim dolmuştu. Onu kaybetmek istemiyordum.

- Ateş, en yakın hastane buradan ne kadar uzakta ? Diye sordum tekrar.

Ateş'ten yine cevap alamayınca sinirim tepeme gelmişti. Birine soru sorduğum zaman cevap isterdim. Hayatta nefret ettiğim iki şey varsa biri de buydu. Lafımı iki kez tekrar etmek.

- Ateş... Ateş... Ateş... Bana cevap ver !

Oturduğum koltuktan hafif hareketlenip sürücü koltuğunda oturan Ateş'in omzuna dokundum.

- Ateş soruma cevap ver ! Omzuna dokunduğum yerden sarstım.

- Neee ? Ne oldu Batu ? Girdiği transtan sonunda çıkmış gibiydi.

- Ateş, en yakın hastane buradan ne kadar uzakta diye kaç kere soru sordum cevap vermedin. Dedim sert bir tepkiyle. Şu lanet hastane nerede ?

- Buradan on kilometre uzakta ama önce dağı inmemiz lazım yoksa hastaneye zamanında yetişemeyiz.

- Bu hızda dağdan aşağıya inemeyeceğiz. Hem yağmur yüzünden arabanın  tekerlekleri kayıyor.

Biliyorum şu anki durumda söylediklerimin doğru olup olmaması önemli değildi. Ama kaza yapıp da Yıldız'ın durumunun kötüye gitmesinden korkuyordum.

Onu kaybetme düşüncesi beni korkak birine dönüştürüyordu. Ama umrumda değildi. O iyi olsun yeter ki ben korkak biri olmaya razıyım.

- Başka çaremiz var mı Batu ? Diye sordu Ateş. Sesi sinirli çıkmıştı. O da farkındaydı durumun ama elinden geldiğince sakin kalmaya çalışıyordu.

-  Eğer acele etmezsem Yıldız'ın durumu iyice kötüleşecek. Zamanın da hastaneye yetişemeyeceğiz.  Bak sana teninin rengi solmaya başlamış. Nefes alıp verişleri de düzensiz.

VANİLYA ÇİÇEĞİ Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin