İnsanlar koşturuyor ve bağırıyorlardı. Pamira elindeki silahı yavaşça bıraktı ve geldiği yoldan geri döndü. Hiçbir şey düşünmedi. Sadece kapsüle doğru yürüdü. Neler olduğunu bilmiyordu. Sadece hareket ediyordu.
Kapsüle binip gemiye doğru ilerledi. Tek koltuk boş olduğu için kapsülü tekrardan hareket ettirmek zor olmuştu. Geminin kapısı açıldığında ona merakla bakan diğer ekip arkadaşları vardı. Pamira tek başına bindiği için ekibe uyarı gitmiş olmalıydı.
"Leyla nerede?" diye sordu Rana , Pamira'nın kolundan tutarak. "Öldü." Dedi Pamira, soğuk sesi tüm ekip arkadaşlarını hareketsiz hale getirirken. Kimse konuşmuyordu. Pamira da dümene geçip bir koltuğa oturdu. Rana'nın ağlayan sesi duyulduğunda Pamira gözlerini kapadı.
"Size nasıl saldırdılar, yanınızda silah yok muydu?" diye sorular sormaya başladı Pamira'nın etrafında dolanarak Timur.
"Eminim size saldırınca korkup kaçtın." Diye öfkeyle bağırdı Yalgı. Bunu yaparken Pamira'nın tehditini, onu halsiz gördükten sonra unutmuştu. Arkadaşını yarı yolda bırakıp korkan kaçan birisinin ona zarar vermesini beklemiyordu.
"Neden gidip bir şeyler yapmıyoruz?" diye söylendi Ömer. Bir köşede kızlar çığlıkları eşliğinde ağlayan Rana'yı sakinleştirmeye çalışıyordular. Erkekler ise ne yapacaklarını bilmiyordular. Küçük bir sessizliğin arasından "Ben öldürdüm." Diyen Pamira'nın sesi durdurmuştu odadaki herkesi. Sesi defalarca yankılanıyor gibiydi.
"Ne demek istiyorsun?" diye Pamira'ya döndü Timur küçük bir sessizliğin ardından.
"Gayet açık, onu ben öldürdüm." Dedi omuz silkerek Pamira. "Neden bunu yaptın, seni adi." Diye Rana yerinden doğrulup Pamira'ya doğru koşmaya başladı. Ömer ve Fatih onu durdursalar da bağırmaya devam ediyordu.
"Bakın, o Leyla değildi. Bize iki insan saldırırken Leyla aramızdan en cesur olsa da korkuyla bana bakıyordu. O iki adamı öldürüp bir yere oturduğumuzda Leyla'nın buraya ait olmadığını anlayan küçük bir çocuk geldi. Çocuk bizden kaçmaya çalışınca da peşinden koştum, Leyla da arkamdan geliyordu. Çocuk birkaç iri insanın arkasına sığınınca hiçbir şey yapamadan durdum ve Leyla gidip adamları öldürdü." Dedi Pamira. Sözlerine devam edecekti ama Rana izin vermedi.
"Sen de onu öldürdün." Dedi Rana iki güçlü koldan kurtulmaya çalışırken.
"Bana öldürmenin eğlenceli olduğunu söyledi ve yoldan geçen bir kadını öldürdü. Bunu sonsuza kadar yapabileceğini söyledi. Belki de buraya gelip hepimizi tek tek öldürecekti." Diye sözlerini bitirdi Pamira.
"Bu onu öldürmen için bir sebep değildi." Dedi Enise.
"Bunu ne kadar istemesem de Pamira onu öldürmekte haklı olabilir." Dedi Yalgı. Herkes soru sorar gözlerle Yalgı'ya baktıklarında o odadan hızla çıktı. Herkes bir süre sessizce durdu. Tekrar Yalgı içeri girdiğinde elinde bir cihaz vardı. Pamira'nın karşısına geçip cihazı açtı. Herkes bir çember kurup yere oturduklarında cihazda Leyla'nın bedeni hologram olarak duruyordu.
"Bu ne?" diye sordu Feray. Derin bir nefes alıp Yalgı elini Leyla'nın göğsündeki kırmızı lekeye doğru getirip konuştu. "Üç hafta önce çok küçük bir leke belirmiş. Birkaç hafta içinde tüm vücudunu saran bir leke." Demesiyle Leyla'nın hologram vücudu kalbinden yayılarak tüm vücudu kırmızı hale geldi.
"Bunu neden bize söylemedin?" diye sordu Timur.
"Bilgisayarın hata verdiğini düşündüm. Ne olduğunu bilmediğim bu virüs tüm vücudu ele geçirmesine rağmen Leyla da herhangi bir fiziksel sorun yoktu. Bunu fark ettikten sonra onu her gün inceledim." diye pişman bir ses tonuyla konuştu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
MEŞGALE
Bilim Kurgu"Kız kardeşini kurtarmak istiyorsan bir seçim yapmak zorundasın." dedi kalın sesiyle adam. "Bir seçim yapmayacağım, onu kurtaracağım." diye cevap verdi duygu barındırmayan yüzüyle. "Ya insanlar ya da kardeşin." dedi adam. Eğer normal bir insan olsay...