Bölüm 4

99 12 0
                                        

=========================

Son tren frenlerine basmış, ince fren sesiyle yavaşça gardaki yerine oturuyordu. O sırada gözünün önünde süzülen bir yaprağı gördü.

"Yaprak mı? " diye mırıldandı yaklaşık 1 kmlik alanda ufacık bir fidan bile yoktu.

"İki tane seviye 3 gelmiş merkeze." dedi masanın önünde duran uzun boylu adam, tahta masanın diğer tarafında duran iri yari adama doğru.
"Onları devrimcilere bırakamayız. Yoksa üstümüze geçecekler."
"Tabiî ki de Komutan Shepperd!" dedi ayakta duran uzun boylu adam. Hazır ol durumuna geçtiğinde bileğindeki seviye 3 dövmesi gözüküyordu. Masanın diğer tarafında oturan adama selam verip odadan çıktı.
İri yarı, korkunç adam Shepperd masasının arkasında duran büyük panoya baktı. Panoda bir sürü kâğıt, iğne ve ip vardı. Mırıldanarak konuştu.
" Gün yaklaşıyor, elbet harekete geçeceksiniz.''

--------------------------------------------------------------------

"İki tane seviye 3 görmüşler." dedi uzun boylu afrolu adam, siyah gözlüklerini düzelterek.

"Onları almamız gerek. İsyan yakın ve Shepperd harekete geçecektir." dedi masanın arkasında oturan adam.

Bulundukları oda panolarla kaplıydı. Odanın ortasında tahta bir masa vardı. Masanın önünde biri ayakta duruyor, diğer tarafında ise biri oturuyordu.Panoların üstü stickerler, ipler ve haber kesintileriyle doluydu. Masanın sağ tarafında bulunan panoda bir çemberin içinde bir çift kalın çizgi olan bir sembol duruyordu. Özensiz çizilmişti.Masanın üstüde aynı panolar gibi karışıktı. Masanın arkasında siyah koltukta oturan adamın sağ gözünde bir bant vardı. Saçları dağılmış, bazı saç telleri ise alnına düşmüştü.Adamın yüzü yara izleriyle doluydu. En belirgini ise sağ yanağındaki derin bir kesik gibi görünen yaraydı. Yara izi siyah gür sakallarında bitiyordu.

"O zaman ben gidiyorum." dedi afrolu adam.

Masanın arkasında oturan adam kafasını sallayınca afrolu adam siyah gözlüklerini düzelterek odadan çıktı.

====================================

Liseli, trenin fren sesi ile irkilmişti. Tren merkez garına son durağa girmişti. 1 gün ertelenmiş olsa da aynı saatte, aynı yere gidiyordu. Tren durmak üzereyken Liseli, sarışın çocuğun burada olmasını dileyerek trenin kapısına dikildi.

Tam ilk adımı atmışken biri onu kolundan tuttu. Kolundan tutan çocuk sarışın çocuktu:

"KOŞ!" dedi liseliyi çekiştirirken. Liseli duraksamadan koşmaya başladı.Ancak trenden çok uzaklaşamadan yaklaşık birkaç adım sonra durdular.

Sağlarında 4 kişi vardı. 1'i önde, diğer 3'ü ona nazaran biraz daha gerize olan 4 kişi. En öndeki adam siyah bir pantolon üstüne kapalı mavi bir üniforma giymişti. Yenilenmiş bir polis üniforması gibi.Arkasında duran adamlar ise onun üniformasına benzeyen üniformalar giymişlerdi.

Sol taraflarında ise yine aynı şekilde duran 4 kişi vardı.

En önde duran adam sırıtıyordu. Brook'unki gibi siyah bir afrosu, siyah, yuvarlak gözlükleri ve düzgün kesilmiş, hoş bir sakalı olan adam, siyah, uzun bir palto giymişti. Paltonun içinde bir şort ve onun üstünde siyah bir gömlek vardı. Diğerleri de onun kadar salaş duruyordu. Biraz serseri tipli siviller gibi.

Önde duran adamların bileğindeki seviye 3 sembolü belli oluyordu.

Liseli ve sarışın çocuk, şaşkınlık içinde etraflarına bakarlarken afrolu adam konuştu:

LiseliHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin