1

2.7K 117 217
                                    

Gerçekler, ölüm ve kasa.

Lexi-

Koltukta uzanmış film izliyordum. Annem içeri girince telaşla koltuktan kalktım. Onun zehirli ve kınayıcı sözlerini duymak istemiyordum. Zaten bu sıralar daha sinirliydi  ve daha çok nefretini kusuyordu.

"Lexi! Beni iyi dinle, sana bir hikaye anlatmak istiyorum" diyerek kolumdan tuttu. Uzun zaman sonra ilk defa bana hakaret etmeden düzgün bir şekilde konuşmuştu. Bu olay tarihe geçmeliydi! Annemle aramız pek iyi değildi. Her zaman benden nefret ediyor gibi davranırdı. Ve ederdi de, ama merak etmiştim. "Seni dinliyorum" dedim. Sanki nerden başlayacağını bilmiyormuş gibi derin bir nefes aldı.

"Sana anlatacağım hikaye Hata ve Günah Tanrıçası Ate'in hikayesi. Zeus ve Eris'in kızı. Rivayete göre Zeus Miken krallığını Kral Perseus'un doğacak ilk torununa kendi çocuğuna vermeyi planlayıp kralın kızını gizlice hamile bırakır." Bana neden bunu anlatıyordu ki? Bunlar ne işime yarayacaktı? Her şeyi geçtim, benimle ilk hakaret dolu olmayan konuşması böyle mi olacaktı. Seni fuhuş çetesine gönderiyorum dese bu kadar şaşırmazdım.

"Zeus'un karısı Hera her şeyin farkındadır ve  aldatılmanın intikamını almak  ve Herakles'in kral olmasını engellenmek için planlar kurar. Planlarını doğum tanrıçası ve kader tanrıçaları olan Moira'ların yardımı ile Zeus'un planını bozar ve diğer torun Eurystheus'un 7 ayda doğumunu sağlar. Zeus'u kandırma işini de Ate'ye verir Zeus planı öğrenir ve Ate'yi Olimpostan aşağı atar ve onu lanetler. Düştüğü yer hata tepesi İlion'dur. Zeus Ate'yi atarak , Olympos da kalmasını ebediyen yasaklar. Fakat bilmiyordur ki Ate, Yeraltı Tanrı'sı Hades'ten hamiledir."

Büyük bir şokla konuştum. "Amcasıyla mı yatmış?" Annem güler gibi kafasını iki yana salladı. "Olimpos'ta böyle olaylar normaldir" Anladığımı belirten mırıltılar çıkardım. Zaten kim amcasıyla yatıp çocuk sahibi olmazki değil mi? Değil 21. yüzyıldayız. Merak ettiğim bazı şeyler vardı, ama sorup sormamakta kararsızdım. Ne olacaktı ki. İçimde mi kalsın? Daha ne kadar gözüde düşebilirdim ki "Ate neden böyle bir şey yapmış? Zeus'a ihanet etmeseydi böyle olmazdı"

"Bildiğim kadarıyla Hera onu tehdit etmiş, bebeği ile.." dedi annem. "Peki Hades çocuğuna sahip çıkmadı mı?" Alayla gözlerini kırpıştırdı annem.
"Mitoloji hakkında bu kadar bilgili olman gözlerimi yaşarttı. Hades, Persephone'ye aşıktır. Ate ile arasında geçenler onun için sadece bir hatadan ibrettir... Hadi bakalım yeter bu kadar konuşma"
Annem yanımdan kalktığında aklımda hala soru işaretleri vardı.. Bu hikayeden çıkarmamız gereken sonuç;

•Hera bir kaltaktır.
•Hades bir şerefsizdir.
•Zeus ise doyumsuz bir piç.
•Ate ise babasına ihanet etmiş bir aptal.                                                                                                                     - Moiralarsa bok mu var durun durduğnuz yerde her plan duyduğunuzda atlamayın

Tarihten nefret ederdim. Bir keresinde konumuz Yunan Mitolojisiydi ve öğretmenimiz sınav yapmıştı. Hiç bir şey bilmediğim için sınavdan 2 almıştım. Öğretmenle yaptığım kavga çok utanç vericiydi.

Flashback- Lexi 14 Yaşındayken-

"Lexi yaptığım sınavdan neden 2 aldığını açıklamak ister misin?" Kaşlarımı çattım ve yumruk yaptığım ellerimi daha da sıktım. "Hayır." dedim. O iğrenç Tanrılar umurumda değildi! Sanki gerçeklerdi ve haşlayacaklardı, ay münasip bir yerim her neyse. Konuşan öğretmenime baktığımda- ki dinlemiyordum-  öğretmenim sinirlenmeye başlamıştı ve bunu anlamamak için aptal olmak gerekirdi. "Lexi bu konuyu defalarca işledik! Beni dinlemedin mi?!" Kendimi tutamadım ve tıslarcasına konuştum "Neden Yunanlar'ın Mitolojisini öğrenmek zorundayım? Ben Yunan değilim. Saçma Tanrılarda umrumda değil!" Zaten derste uyuyordum ve bu salak öğretmen bana dersi dinleyip dinlemediğimi söylüyordu -Hades miydin neydin eğer var isen al şu kadının canını. Hades can mı alıyordu yok neydi? Heh Tartarus'un başında ki ölüm tanrısı adını hatırlayamadım şimdi hadi yap bi kıyak..

Anılarım aklıma geldiğinde yine kendime kızdım. Kendime kızarken önüme bakmayıp koltuğa takılmış ve yere kapaklanmıştım. "Ah! Aptal önüne baksana"
Yerden kalkarken kafamı sehpaya vurmuştum gel gel düşene de bir sen vur yakında kafama çimento falan da dökerler. Salak gibi kendime kızmayı bıraktım ve dikkatlice ayağa kalktım. Götümü tuta tuta odama gittim. Kıymetlim... galiba ortadan ikiye ayrıldı.

Çalışma masamın üstünde bir kitap vardı. 'Yunan Mitolojisi' annem mi koymuştu bunu? İyide ben nefret ederim Mitolojiden. Kitabı bir kenara bıraktım film izlemeye devam ettim..

***

"Vur aşkım yüzüne! Heh kaslarını yerim senin" şu anda çok sinirliyim. Resmen aşkım dayak yiyo-Kapım kırılırcasına açıldı. Ay höst ulan! Aa annem gelmiş. Filmi durdurdum ve anneme baktım. "Efendim?" Bana boş gözlerle baktı. "Hayatımda yaptığım en kötü hatamsın" günlük rutinim annemin bana nefret kusmasını dinlemektir. Günlük 2 doz almazsam işlerim yolunda gitmez.

Bunu zaten biliyordum. Küçükken çok net bir şekilde belirtmişti. "O zaman hata yapmasaydın. Sonuçta seni babam olacak kişinin altına zorla girdirtmediler ya" Bence dediklerim doğruydu kendisi girmişti ya da korunma diye bir şey var değil mi?

Yüzüme tükürürcesine baktı. "Sen... benimle nasıl böyle konuşursun?" Ayağa kalktım. Şu anda bir özgüven patlaması yaşıyordum. " Yalan mı? Babam nerede? Tek gecelik miy-" Yanağım yana doğru savruldu. Bana tokat atmıştı.

Üstüme gelmeye devam ediyordu. "Tekrar söylesene sen!" Gölgesi altında eziliyordum, sanki üzerime biri baskı uyguluyor gibiydi. Geri geri gittiğimde sırtım duvara yaslandı. Geldi ve boğazımı sıktı. Kendini kaybetmiş gibiydi manyak karı! "Bı-bırak!" iİçimden gelen bir güç ile onu geri ittim, birden duvara yapıştı. Şokun etkisiyle yere düştüm. Derin nefesler alıyordum.

Anneme baktığımda yerde baygın yatıyordu. Yanına gittim, onu sarstım. "İyi misin?!" Cevap vermedi. Tanrım ne yapacağım ben! Kafamı kaldırdım ve duvara baktım. "D-duvar! Duvar kırılmış" O kadar sert itmemiştim- itemezdim o kadar güçlü değildim. Annemin yanına çöktüm. "Anne! Anne uyan!" Annem zar zor gözlerini açtı.

"Kaç.. LEXİ KAÇ!" Anlamıyordum, neyden kaçacaktım? En önemlisi nereye gidecektim? Annemi kaldırdım. "Anne kalk lütfen!" Zar zor ayağa kalktı bana şefkatle baktı bir saniye bu bakşlar hiç hayra alamet değil. "Bu kad-ar güçl-ü öhö oldu-ğunu bil-miyor-öhö-dum.. t-tıpkı ona benzi-yorsun." konudan konuya atlaması normal miydi? Hiç değildi, kime benziyorum niye- nasıl bu kadar güçlüydüm? Benziyorsun dediği kişi babam mıydı? Eğer babamsa, Babam kimdi?

Ne diyordu annem? "ANLAMIYORUM!" Bana gülümseyerek baktı. "Yakında anlayacaksın, belki bu günden sonra belki hayatında olmayabilirim." Öksürdü ve ağzından kan geldi. "Ben.. sana böyle.. dav-ranmak.. istemezdim."

Gözlerinden yaşlar geldi. "Biraz-birazdan bazı kişiler gelecek. Onlara güven, onlarla git güvende olacaksın. Odamda dolap-dolabımda bir k-kasa var.. O kasanın... içindekileri al.." yalvarırcasına çıkan sesimle konuştum. "Kendini zorlama. Ben.. ben ambulansı arayacağım" telefonumu aramaya başladım. Yoktu! Lanet olsun neredeydi?

Annem zar zor çıkan sesiyle konuştu. "Bazen işler yolunda gitmeyecek.. unutma ki sen benim kızımsın. Sen Tanrıça Ate'nin kızısın.. bu hayatta sadece kendine güven. Başkasına değil" Beynimden vurulmuşa dönmüştüm. "Sana çocukluğundan beri çok kötü davrandım.. Seni seviyorum bebeğim.." Ate mi demişti Hangi Ate? Eğer hikayedeki ise- tam olarak ona Ate nin nasıl kızı olacağımı soracak iken-

Annemin gözleri yavaşça kapandı. Vücudu toz olmaya başladı. "Hayır! HAYIR! ANNE BENİ BIRAKMA!" Annemin vücudu tamamı ile toz oldu. Hayatım boyunca ona hiç sarılamadım. Onu hiç öpemedim.. Artık onu yapma şansım bile yok. Çünkü ben annemin ölümüne sebep oldum.

***

"Hep Gerçekleri Öğrenmek İstemiştim, peki ya kaldıramayacağım kadar büyükse... şu an bunu yaşıyorum"

Not: Bölüm en kısa zamanda gelecektir.

BU BÖLÜM PANDAMA İTAFHEN mavipandis2203

İki Tanrı: Tek Varis Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin