Geçmişten kalan izler...☆

697 287 313
                                    

Acı, hüzün, özlem hepsi geçer belki ama boşluk hissi işte o yıllar geçse de devam eder.

Ben böyle birisi değildim.
Değiştirdiler beni hemde gözlerimdeki yaşları kalbimde ki acıyı umursamadan.

Ölüyordum ben.
Her geçen gün yeniden ve daha acı bir şekilde. Yardım istiyorum fakat bana yardım edecek kimse yoktu.

Tüm sevdiklerimden uzakta yeni bir hayata başlamak zorunda kaldım belki ama bunun sonumu getireceğini düşünemedim.

Ben renkli aydınlık dünyamdan çıkmıştım ve simsiyah karanlık boğuk bu dünyaya gelmiştim.

Düşünemedim sadece aşkın beni bu kadar yoracağını ve kaybettireceğini düşünemedim.

Daha yirmi bir yaşımda hayattan alabileceğim en güzel dersi ve alabileceğim en büyük darbeyi aldım.

Bir ele muhtacım bu bataklıktan karanlıktan kurtulmak için.

Geç kalmıştım belkide sevdiklerime seni seviyorum bile diyemeden kaybetmiştim.

Zarar veriyorum bedenime ve sonra ruhuma, kendi ellerimle öldürüyorum benliğimi.

Aşk bu kadar acıyı yaşamama neden olan şey
Sevdam bu kadar ruhumu zedeleyen şey ve saflığım ona inanmam her şeyimi kaybettiren şey.

Her canlı bedenin içinde yaşayan ölü ruhlar vardır ve zamanla o ruhlar kendini teslim eder.

İşte o zaman ölmüş olursun yıllarca içinde taşıdığın ölü ruh kendini özgürlüğe teslim eder.

Kim bilebilirdi ki o küçük hayat dolu küçük kızın bir gün ruhunu öldürüp karanlığa gömülebileceğini?
Hiç kimse bilemedi.

Her ağlamanın  gerçek olmadığı gibi gülümsemeninde gerçek olduğu söylenemezdi.

Kimisi acı ve yaralı ruhunu gizlerdi o gülümsemeyle kimisi her şeye rağmen gülümserdi gerçekten.

İnanamazsın insanlar o kadar bencildir ki seni sevmek için zorlar ama içten içe sana öfke besler bir yandanda.

Yaralı ruhunu gizlemek için tek gereken sahte bir gülümsemeydi böylece ne kadar kırık olduğunu bilemeyeceklerdi...

Lavinia 'Ölüm Çiçeği'Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin