20. Bölüm

1.7K 69 11
                                    

20. Bölüm- Dağ Evi

 (5 Second Of Summer- Amnesia ile okuyun. Çok uyuyorr :*)

Bir rüya gerçek olabilir miydi? Ya da bize bir işaret veriyor olabilir miydi? Sırf tarihleri ve birkaç resimleri rüyamda gördüğüm için böyle düşünmem? İmkansızdı!

Deliriyor olmamdan korkuyordum. Ya gerçekten de görmüş olduğum rüya bana bir işaretse? Ya da tüm bu rüya saçmalığını zihnim, bana oyun oynamak için göstermiş olabilirdi.

Tüm o resimler, notlar... kafa karıştırıcıydı. Tricia Teyze'nin oğlu cidden Javadd mıydı? Öyleyse ben onu nereden tanıyordum? Ya da neden onu sürekli rüyalarımda görüyordum? Bütün bunların cevapları olmalıydı. 

Javadd kimdi? Benden ne istiyordu? Onu sadece gördüğüm kabuslarda ve rüyalarda görmüştüm. O, savunmasız bir çocuktu. Peki neden sürekli bir şeylerden kaçtığını görüyordum rüyalarımda? 

Bildiğim tek bir şey vardı. O da Javadd'ı bulup, tüm bu olan şeyleri öğrenmem gerektiğiydi. Peki Javadd'ı nereden bulacaktım? Nasıl bulacaktım? En önemlisi Javadd diye biri var mıydı?

Kafam olduğundan daha da karışıktı. Elimdeki resmi defalarca kez incelemiştim. Bebek arabasının neden önünü göremiyordum? Tricia Teyze oğlunu mu kaybetişti? Belki de bu yüzden oğlunu bu zamana kadar görmememizin sebebi buydu. Bu yüzden gözlerinin derinliğinde hüzün ve özlem vardı. Bilmiyordum. 

Zihnimi kurcalayan birçok soru varken, bunların cevapsız olması bana hiçte yardımcı olmuyordu. Aksine, delirmek üzereydim. Bu olanlar bana çok ağır geliyordu. Bazen, sırtımdaki yükleri kaldıramıyordum. Ve ezilmekten korkuyordum.

"Tatlım, iyi misin?" Tricia Teyze'nin endişeli sesini duyunca, hafifçe irkildim. Elimdeki resmi dikkatlice yerine koyup, bakışlarımı yavaşça çocuklarda gezdirdim. Hepsi bana endişeyle bakıyordu. Zayn, ise kaşlarını çatmış, uzaktan da olsa resmin ne olduğunu çözmeye çalışır gibi bakışlarını resimden ayırmıyordu.

Onları daha fazla endişelendirmemek için, başımı  olumlu anlamda salladım.

"E-evet, sadece bir an başım döndü. Ama şimdi iyiyim." dedim güven vermek için zor da olsa gülümsemeye çalıştım. Daha fazla soruya maruz kalmamak için Tricia Teyze'ye bakışlarımı çevirdim.

"Şey, mutfak neredeydi? Şunu temizlemeliyim." dedim elimle yerdeki kırılan kahve bardağını işaret ederek. İçini kahve dolu olduğu için, etraf baya kirlenmişti. Ve ben bu yaptığım şey için özür dilemeliydim.

"Ben temizlerim canım, siz misafirsiniz." diyen Tricia Teyze'ye mahcupça bakım. 

"Lütfen, sadece temizleyeceğim. Bu benim yüzümden oldu." dedim kararlılıkla. Çünkü benim sebep olduğum herhangi bir pisliği başkasının temizlemesi, biraz beni rahatsız ediyordu. Her neyse işte. Sonunda Tricia Teyze,bana mutfağın yerini gösterdi. Ve ben de sebep olduğum şeyi temizleyip, sıkıntıyla kendimi Zayn'in yanına attım. Ciddiyim, bir an beynim yerinden oynadı zannettim. 

Bir süre sessiz olan ortam, Nialler'in hapşurmasıyla bozuldu. 

"İyi misin tatlım?" dedi Tricia Teyze bir anne şefkatiyle.

"İyiyim, üşüttüm sanırım." dedi Nialler, burnunu çekerek. 

"Sıkı giyinmemişsin ki, şuna da bakın. Bu kazak seni bu soğuktan korumaya yetecek mi bayım?!" diyerek hafif kızgınlık ve tekrar anne şefkatiyle Nialler'i azarladı.

Nialler, kendini savunmaya geçecekken, Tricia Teyze onu susturdu.

"Ben sana hemen kendi tarifimi yapıp geliyorum. Bu seni hemen iyileştirecektir. İtiraz istemiyorum." dedi kesin bir dille ve hemen mutfağa yöneldi.

Avcı- Zayn MalikHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin