11. bölüm

2.7K 118 19
                                    


11.bölüm- Mektup


Saat gece yarısını geçeli epey olmuştu . Mektupta yazdığı gibi yabancı bir numara aramıştı. Kararsız kalmıştım. Ben Zayn'e güveniyor duydum? Tabi ki de evet. Peki ya neden bana nereye gittiğini söylememişti? Ya da herhangi bir şey? Onun gözünde neydim? Nasıl biriydim ? Sıradan biri mi yoksa değerli mi?

O...çok karma karışıktı. Duygularını belli etmiyordu. Tamam, beni koruyacağına söz vermişti ama neyden koruyacaktı ? Neden böyle esrarengiz davranıyordu? Daha ona neden 'hunter' dediklerini bile bilmiyordum. Sorsam acaba söyler miydi? Off. Kafamın içi kazan gibi soruyla dolmuştu .

Telefon çalmayı kesip evi sessizlik sardı. Eğer ne olduğunu öğrenseydim canım yanar mıydı ? Belki de bir yalanla yaşamama mani olurdu? Bilmiyorum.

Zayn ne aramıştı ne de mesaj atmıştı. Elimdeki bilmem kaçıncı bitter çikolataydı bilmiyorum ama sinirlerime iyi geldiği kesindi.

Saat neredeyse üçe gelirken telefonumun sarjı bitti. Şarja takmak için ayağa kalktım. Hafif baş dönmesi olsa da umursamadan odaya çıkmaya başladım. Kilit sesi duyunca adımlarımı durdurdum . Biraz sonra kapının açılmasını duydum. Kalbim güm güm atıyordu.

Öylece durmuş ne olacağını bilmeden bekliyordum. Neden durduğumu ise, bilmiyordum. Onun varlığını hissetmek bile benim dengemi bozmaya yetiyordu..

"Bella?" diye şaşırmış sesiyle sordu. Derin derin nefes alıp verdim. Neden heyecanlandığımı bilmiyordum. Adım sesleri arkama gelince durdu. Omuzlarından tutup kendine çevirmesiyle yorgun yüzüyle karşılamam bir oldu. Çok yorgun görünüyordu.

"Neden uyumadın?" Ne demeliydim? Delinin biri bana seninle ilgili mektup yazdı. İçinde beni ikileme düşürecek şeyler vardı. Uyumadan bu durumu düşündüm. Acaba gerçek midir diye. Sonra kafamı dağıtmak için telefonda vaktimi harcadım mı? Hiç sanmıyorum.

"Imm... uyku tutmadı. Ben de televizyon izledim." diye yalan söyledim. O, belki yalan söylediğimi anlardı. Ama bunu düşünemeyecek kadar yorgun görünüyordu.

Onaylar bir kaç mırıltı çıkardı. Yavaş yavaş odaya çıkmaya başladı. Acaba nereye gittiğini sorsa mıydım ? Yorgun olarak eve gelmesi içime kurt düşürmüştü. Yorulacak kadar ne yapmıştı? Sır küpü, kaslı, yakışıklı, pis mahlukat.

Bunu sabah mantıklı bir kafayla düşünmeliydim. Ben de onun gibi merdivenleri yavaş yavaş çıkmaya başladım. İki basamak sonra durdum. Çünkü her hareket edişimde karıma bir şey batıyor gibi oluyordu. En sonunda pes edip yaklaşık beş saat oturduğum koltuğa gittim. Yavaşça uzanıp kafamdaki düşüncelerin üzerine battaniye örtüp uyumaya çalıştım.

••••

Kapının alacaklı bir şekilde çalmasıyla güzel uyumdan uyandım. Hangi canına susamış sabahın bu saatinde gelmişti? Kafamda işkence planları kurmaya başlamıştım bile.

Kapıyı Zayn'in arkadaşı, ördek sarısı saçı olan çocuk açtı. Emily nefes nefese içeri girdi.

"Bella! Ah sonunda seni buldum. Neden bana haber vermedin burada olduğunu? Senin için çok endişelendim." diye çığırınca yüzümü buruşturdum.

"Kulağımın içine ettin Emily. Sayende kulağım sağır olacak. Hem benim burada olduğumu nerden biliyorsun ki!" derken hala kulağımı tutuyordum.

"Bırak şimdi kulağını da neden bana haber vermediğini şöyle çabuk. Senin burada olduğunu bir tane çocuk mesaj atmıştı. Adı neydi? Hatırlayamadığım. . Neyse, yaralısın diye bir şey yapmayacağım ama iyileşince sana yapacaklarımı biliyorsun." dedi çok ciddi bir ifadeyle. Gerçekten onu çok korkutmuş olmalıydım ki yeni yaptırmış tırnaklarını yiyordu.

Avcı- Zayn MalikHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin