İKİ

11.6K 228 71
                                    

"Eee kusura bakmayın rahatsız ettim ama, ben yan evinize taşındım elektriklerim kesildi asistanımı aradım fakat şarjım da bitince iletişim kopukluğu oldu rica etsem telefonumu şarja takabilir miyim?"

İlk önce afallasamda sonrasında kafamı sallayıp içeri davet ettim. Birlikte oturma odasına geçtik.

Telefonu ve şarj aletini bana uzatırken burnuma saçının okyanus kokusu vurdu. Adamı koklamayı kes. Koklamadım zaten nefeste mi almayayım. İç sesimle tartışmamı hemen bitirip, telefonunu alıp şarja taktım. Ve tekrar içeri geldiğimde onun hâlâ ayakta olduğunu gördüm.

"Otursanıza.." deyip üçlü koltuğa oturdum o da tekli koltuğa otudu.

"Gerçekten ne diyeceğimi bilemiyorum çok teşekkür ederim."

Gülümseyip "Ne demek, artık komşuyuz sonuçta. Ben Eda bu arada, Eda Saygın.

O da gülümsedi ve "Bende Serkan, Serkan Yılmaz." Elini uzattı ve tokalaşıyoruz.

"Aa yoksa avukat olan Serkan Yılmaz mı?"

"Ta kendisi" deyip gülümsedi.

"Adınızı çok duydum. Serkan Bey, bende savcıyım o yüzden adınız baya geçiyor camiada."

Gülümseyip "A demek siz de savcısınız, özel büro mu yoksa..."

Lafını kesip "Evet evet özel büro belki duymuşsunuzdur Kağanoğulları.."

"A, evet hatta bir arkadaşım da orada adı Gökhan tanırsınız belki."

"Evet çok yakından tanıyorum."  Deyip gülümsedim biraz daha iş hakkında sohbet ettikten sonra içecek bir şeyler getirmek için  mutfağa gittim.

Kısa sürede kahveleri yapıp getirdim.

"Zahmet ettiniz gerçekten gerek yoktu."  Dedi ve kahveden bir yudum aldı.

"Yok canım ne zahmeti."

"Ee telefonumda yeterince şarj olmuştur sanırım, asistanımı arasam iyi olacak."

"Ben getireyim."

Kalkıp odadan telefonu getiriyorum. Hemen asistanını aradı.

"Alo, Tuana.. Peki.. Anladım.. anladım sağol Tuana beni haberdar edersin o zaman... Görüşürüz..."

Telefonu kapattıktan sonra morali bozulmuştu.

"Ne olmuş?"

" Tuana beni duymuş ama o konuşana kadar telefon kapanmış. O da ustayla iletişime geçmiş fakat telefonum kapalı olduğu için bana dönüş yapamamış. Tesisatla ilgili bir sıkıntı varmış. Ancak sabah halledilebilirmiş, evde kalmamam gerektiğini söyledi."

Kahvemi yudumladım ve "Anladım, kötü olmuş ya... Ama yarın halledilicekmiş işte."

"Ben bi otel bakayım.."

Telefonunu karıştırmaya başlamıştı.. Aslında burada kalmasını teklif edebilirdim, ama.. Sıcak bakar mıydı?

"Aslında... Bu akşam bende kalabilirsin hem bu saatte otel falan bulmak sıkıntı olabilir."

"Yok ya sana da zahmet veriyorum."

"Yok canım zahmet falan değil hiç merak etme.. Hem birkaç kıyafette veririm sana."

Gülümsedi ve "Peki.. çok teşekkürler."

"Gel benimle.." deyip üst kata çıkıyorum o da peşimden geliyor.
Dolabımdan oversize siyah bir tişört ve bulduğum büyük bir eşofmanı ona uzatıyorum.

YENİ KOMŞU +18 (Tamamlandı)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin