Herkese merhaba, biliyorum bölüm gecikti kusura bakmayın umarım beğenirsiniz, kısa sürede yeni bölün eklemeye çalışacağım. Yorumlarınız benim için çok önemli lütfen eksik etmeyin. İyi okumalar :)
● ● ● ● ● ● ● ●
Eda Saygın
Beni öptüğünde yavaşça karşılık verdim ama kısa süre sonra öpüşmemizi bitirdik.
"Eda, bu yanlış..."
Gözlerimi kaçırdım ve ayağa kalkıp odama gittim. Gerçekten utanmıştım. Ben ne yapıyordum, kendime gelmeliydim.
Tekrar aşağı indiğimde Serkan koltukta oturuyordu. Yanına gittim.
"Serkan, ben özür dilerim bu kadar ileri gitmemeliydim."
"Önemli değil, sana bir kahve yapayım istersen."
"Çok sağol." Dedim ve koltuğa oturdum. O da mutfağa gitti.
"Kahve nerde!"
"Kahve mi? Immm... kahve nerde ya?"
"Neyse en iyisi kendim bulayım senin kafa iyice uçtu."
Ne dediğini pek umursamamıştım. Biraz sonra elinde kahveyle içeri geldi.
Kahveyi sehpaya koydu ve yanıma oturdu. Saat epey geç olmuştu.Kahveyi içtikten sonra az da olsa kendime gelmiştim. Ona kalacağı odayı gösterdim ve bende yatağıma girip kendimi uykunun huzurlu kollarına bıraktım.
Serkan Yılmaz
O an ne oldu, ne bitti bilmiyorum... Ben bir kıza kendimi bu kadar hızlı kaptıracak biri değildim... Umarım yarın sabah her şeyi unutmuş olur.
Yatağa uzandım ve o anları düşünmemeye çalıştım. Ah bu kız bana ne yapmıştı böyle...
● ● ●
Sabahın erken saatlerinde telefonumun titreşimiyle uyandım. Arayan Tuana'ydı. Ustaların arızayı hallettiğini, gönül rahatlığıyla evde kalabileceğimi söyledi. Teşekkür edip telefonu kapattım ve odadan çıkıp Eda'nın odasına gittim kapıyı tıklatıp içeri girdiğimde henüz uyuyordu. Komodinin üstündeki not defterine
"Her şey için teşekkürler, komşu :)" yazdım.
Notu onun göreceği şekilde yerleştirip. Kısa bir süre gözlerimi yüzünde gezdirdim. Daha fazla oyalanmadan odadan çıktım ve evime gittim.
Üstümü değiştirip Eda'nın kıyafetlerini kirli sepetine attım.
Kendime ufak bir kahvaltı hazırladım ve yemeye başladım.Kahvaltım bitince evde birkaç düzenlene yaptım ve öğleden sonra gireceğim davanın detaylarına birkaç kez daha baktım.
Saat öğleni geçince iş için hazırlanmaya başladım. Bugün bir davam vardı kısa sürecekti o yüzden mutluydum.
Hazırlanıp evden çıktım ve arabama binip yola koyuldum, Eda'nın evinin önünde onu gördüm ve durup camı indirdim.
"Atla.."
Gülümsedi ve arabaya bindi. Bende arabayı çalıştırdım.
"Günaydın bu arada, sabah uyuyodun uyandırmadan çıktım. Teşekkürler her şey için."
"Notunu gördüm rica ederim önemi yok. "
Belli ki dün gece hakkında fazla bir şey hatırlamıyordu.
"Dün gece..." dedi, duraksadı ve devam etti;
"Dün gece ne içtik biz ya başım çatlıyor en son oyun oynuyorduk. Devamı yok.""Bende de yok ya." Dedim gülmeye çalışarak.
Gideceği yeri sordum ve onun da aynı adliyede davaya gideceğini öğrendim. Yolculuğumuz sessizce devam ederken Eda:
"Eee temelli buraya yerleşiyorsun galiba."
"Yani, umuyorum diyelim.. Yurtdışındaki müvekkillerime bağlı. Sen ne zamandır burdasın?"
"Ben burada okudum, sonra da yerleştim uzun zamandır burdayım yani."
"Anladım..." dedim dikkatle araba kullanırken.
Yolculuğumuzun devamı sessiz devam etti ve adliyeye geldik. İkimiz de cübbelerimizi giyip ayrı mahkeme salonlarına gittik.
Adliyede işimiz bitince tekrar arabaya bindik."Ee senin bir işin varsa ben bir taksiye atlayıp eve gitseydim."
"Yok direkt eve gideceğim. Aslında bu akşam bende birlikte yemek yiyelim mi? Teşekkür olarak kabul edersen."
Eda Saygın
Böyle bir şeye gerek var mıydı bilmiyorum. Masum bir yemekten zarar gelmezdi.
"Peki.. Olur." Dedim. Yola bakarken gülümsedi ve kafasını hafifçe aşağı yukarı salladı. Bu adam bu kadar karizmatik olmak zorunda mıydı?
Yolculuğumuzun devamı sessizdi. Eve vardığımızda ben kendi evime gittim. O da kendi evine gitti.
Üstümü çıkarıp duşun altına girdim ve rahatladım. Çıkıp bornozumu üstüme geçirdim ve gardobumdan lila bir eşofman ve beyaz sade bir crop çıkarıp giyindim. Akşam yemeği için bende bir şey yapıp götürmek istiyordum.. Aslında tatlı olabilirdi.
Yalnız Deren nerelerdeydi. Telefonumu aynanın önünden alıp Deren'i arıyorum."Nerelerdesin?"
"İşlerim var ya onları halledip gelicem geç kalabilirim merak etme beni."
"Peki.." dedim ve telefonu kapattıp cebime sıkıştırdım ve mutfağa inip yapacağım tatlıyı düşündüm. Çikolatalı muffin olabilirdi.
Hemen malzemeleri çıkardım ve kekini çırpıp kalıplara döktüm içine çikolata parçacıkları da serptiğimde pişmeye hazırdı. Onlar pişerken bende ne giyeceğime karar vermeliydim.
Odama çıkıp beyaz dolabımın önünde birkaç dakika harcadım ve bir kombin yaptım. Saçlarıma maşa ile biraz şekil verdim ve üstümü giydim. Yüzüme hafif bir makyaj yaptım ve hazırdım.
Sonra aşağı inip muffinlerimi fırından çıkardım. Gerçekten müthiş gözüküyorlardı. Yememek için kendimi zor tutmuştum.Saat akşam yediye geliyordu. Serkan da yedide gel demişti. Oturduğum yerden kalktım ve muffinlerimle Serkan'ın evine gittim. Kapıyı çaldım ve açılmasını bekledim. Birkaç saniye sonra kapı açıldı ve karşımda hiç tanımadığım genç bir kadın vardı.
Ve üstünde bornoz vardı.Boğazımda hissettiğim yumru da neyin nesiydi. Belli ki adam yalnız değildi. Bir sevgilisi vardı.
Kız yüzüme anlamsızca baktı ve Serkan'a seslendi."Serkan!"
Serkan da yarı çıplak şekilde kapıya geldi. Galiba baya yanlış bir zamanda gelmiştim. İyide beni buraya o çağırmıştı.
"Yanlış bir zamanda geldim sanırım başka bir zaman görüşürüz."
Dedim ve Serkan'ın konuşmasına zaman tanımadan bahçe kapısından evime gittim.
Bana ne oluyordu şimdi. Bananeydi onun evindeki kadından. Boğazımdaki yumru neden inmiyordu.. Gözlerim neden dolmuştu...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
YENİ KOMŞU +18 (Tamamlandı)
ChickLitEda Saygın'ın yan evine yeni bir komşu taşınır ve yeni bir aşk macerası başlar.