MUCİZE'M (Mardin Serisi 1)

○BÖLÜM 11- OYUN BAŞLASIN ○

Selam canlarım.

iki haftadır düzenli bölüm atıyorum. Herhalde hikaye ilerliyor diye heyecan yaptım.

Satır aralarında bol bol yorum yapmayı ve oylamayı unutmayın.

İyi okumalar.

"Aşk rüzgar gibidir, göremezsin ama hissedebilirsin."
Alıntı

○BÖLÜM 11-OYUN BAŞLASIN○

Dicle Arslanoğlu

Berzan odadan çıktığı gibi kendimi yatağın üstüne bıraktım. Az önce yaşadıklarım gerçek miydi? Duyduklarım beynimde yankılanırken gözyaşlarım akmaya başlamıştı . Ben Berzan ile aile olmanın hayalini kurmaya cesaret edemezken o çoktan o hayali paramparça etmeye hazırmış .Ben nasıl yaşayacaktım bu konakta ,nasıl sığacaktım bu odaya? Beni sevmeyen biriyle altı aylık bir evlilik.

Ruhum bile bu odada boğulurken ben altı ayı nasıl geçirecektim? Sakin Ol Dicle . Düşünmeye çalış. Geri dönemezdim Serdar abim Berzan'ı öldürüp hapise girerdi. Bedirhan ağa desen Serdar abinin Berivan ile evlenmesine izin vermezdi. Allahım ben ne yapacaktım. Ben nasıl bu cehennemde bir yıl yaşayabilecektim? Gözyaşlarım yanağımı ıslatınca derin nefes alıp ayağa kalktım. Önce üzerimde ki gerçektende kefenim olan bu gelinlikten kurtulmam lazımdı. Ardından bir duş alıp uyumam yeterdi. Yavaşça ayağa kalkıp dolabın yanındaki valize doğru yürürken ayağımın bir şeye çarpması ile durup yere baktım . Kırmızı bir kutu... Kutuyu yavaşça yerden alıp yatağın üstündeki kolyeye doğru yürüdüm . Kanat çırpan kolyeyi elime almamla aklıma Berzan'ın sözleri gelmişti.

"Seni bu cehennemden özgür bıraktığım gün boynunda bu kolyeyle bu konaktan çıkıp özgürlüğüne gitmek için aynı bu kuş gibi kanat çırpacaksın"

Derin nefes alıp kolyeyi kutuya koydum ve dolabın çekmecelerinin olduğu yere doğru yürüyüp eğilip en alttakini açıp dikkatli bir şekilde koyup geri kapatıp doğruldum. Madem gitmemi istiyorsa bende zamanı gelince bu kolye boynumda takılı bi şekilde bu konaktan gidecektim. Ona asla boyun eğmeyecektim. Dolabın yanındaki valizi alıp yatağın üstüne getirdim. İçini açtığımda eski kıyafetlerimi görünce içimi tarifsiz bir hüzün kaplamıştı. Berzanın bu kadar gaddar olmasını beklemiyordum. Sevmiyor diye böyle bir oyuna gerek yoktu. Ailem şuan mutluyken onların mutluluğunu bozamazdım. Hele ki Serdar abi ve Berivanın evliliği için Berzana dayanmak zorundaydım Gözyaşlarım yanağımdan usul usul akarken içinden en sevdiğim mavi olan pijamalarımı ve gerekli olan eşyalarımı alıp odanın içinde bulunan banyoya geçtim. Banyonun içindeki dolaba baktığımda neyse ki bornoz takımı vardı. Hemen gidip suyu ayarladım. Üzerimdeki gelinliği zar zor çıkarıp kendimi akan suyun altına bıraktım.

..................

Duş almış bornozu giyinip kendime aynadan baktım. Makyajım akmıştı hep. Banyodan bulunan peçeteden bir kaç tane alıp makyajımı temizlemeye başladım. Nihayet temizleme işi bitince hemen üstümü giyinip ıslak saçlarıma baktım. Ben ıslak saçla uyuyamazdım. Dolaplara bir saç kurutma makinesi ve tarak bulma ümidiyle karıştırmaya başladım. En alt katta istediklerimi bulunca yüzümde bir gülümseme belirdi. Şu halde bile ufak şeylere gülümseyebiliyordum. Başımı sağa sola sallayıp hemen saçlarımı tarayıp kuruttum ve her şeyi aldığım yere bıraktım. Yerde olan gelinliği alıp banyodan çıktım. Gelinliği odanın köşesine bırakıp odaya göz gezdirdim. Banyosu olmasına rağmen geniş bir odaydı. İki tane camın önünde bulunan şık koltuk onunla beraber ahşap bir sehpa , Bir tane dolap büyük komodin ve ne hikmetse üzeri makyaj eşyaları ile doluydu. En son bir yatak ve başucunda üzerine lamba bulunan ufak komodinler vardı. Sade ama aynı zamanda şıktı. Yorgunluktan ayakta bile duramıyordum. Uyumam lazımdı bu yaşadıklarım bana ağır gelmişti. Ama bir sorun vardı. Yatağa doğru yürüyüp ellerini belime koyup nasıl uyuyacağımı düşünmeye başladım. Acaba Berzan odaya geri gelip uyur muydu? Ne yap...