- 14 - ufak kaza

1.6K 54 25
                                    

Uyandım ama niye uyandım

Kalkmaya bile üşeniyorum. Hafta sonu bitmişş, yine işkence çekicez. Peki ama neden? Ne yaptık biz? Suçumuz ne? Neden okul diye bir şey var. Ben şahsen dışarda daha çok şey öğrendiğime eminim. 

Duygu'nun üstüme atlamasıyla bu düşünceleri kenara bir yere koydum.

"Salak mısın Duygu?"

"Kankasını ne kadar da iyi tanırmış."

"Mal."

"Teşekkür ederim. Ama bu iltifatlara sonra devam edersin çünkü okula gitmemiz lazım." dedi ve bir şey söylememe izin vermeden çıktı. Ben de hazırlandım. Odamdan çıkarken Duru'nun odasından ses geldi. Duru'nun odasına yöneldim.

+Ben şok, ben vefat.

-SHİP COMPLETED YEEEY

Selim Duru'yu öpüyor. OMG. Yeeyyy sonunda shipim oldu. Zaten anlamıştım ben. Odaya birden daldım. İkisi de sıçradı.  Ne yani romantizm bozulmasın diye geri mi çekilecektim? Kusur bakma da nah çekilirim.  Sinir etmek için mükemmel bir fırsat var yanee. Duru elleriyle yüzünü kapadı falan. Ama ben gülmekten yerlere yatıyordum. Odaya benden sonra Alice girdi. Anlamaz gözlerle bana baktı. Sonra Durulara dönüp  'Delirdi mi bu' bakışı attı. Ben de döndüm ve 'sırrın benimle güvende' bakışı attım. Kızların bakışarak konuşabilmesi çok güzel bir şey çünkü Ayaz ne olduğunu anlayamadığı için çıldırıyor.

Yarım saat sonra bizimkiler evden çıktılar. Ben de çıkacaktım ama çantamı evde unutmuşum. Odama geri gittim, çantamı aldım ve tam odadan çıkacakken içeri Burak girdi. 

"Diğerlerini önden yolladım daha kolay yarış yapalım diye."

"Kralsın."

Dudağına küçük bir öpücük kondurdum ve hiç bir şey demeden koşmaya başladım. Hızla evden çıktım. Kaskımı taktım ve motora bindim. Burak yeni evden çıkıyordu. Göz kırpıp hiç bir şey söylemeden gazı kökledim. En son gördüğüm motora binmesiydi. Gazı kökledim, önüme aşırı hızlı bir motor çıktı. İnsansız bir motor. ( Çok güzel anlattım di mi?) Büyük ihtimalle frenleri bozulmuş, kullanan kişi de kendini motordan atmış. Ama ben o motora çarpacaktım ki ben de kendimi yere attım. Takla attım. Kerem abi bana motora nasıl bineceğimi öğretmişti ama olası bir kazada düşmeyi de öğretmişti.

 Zaten çevremde araba yoktu. O yüzden sorun çıkmadı. Sadece motor mahvoldu. Benim ise ayağım acıyordu. Büyük ihtimalle incilmişti. Burak yanıma koştu.

"İyi misin?"

"İyiyim. Sadece bileğim acıyor. Büyük ihtimalle incildi."

"İyi olduğuna emin misin?"

"Evet. Ama motorum değil tamire götürmemiz lazım. Ben babamın adamlarına söylerim."

"Peki o zaman şimdilik benim motorumla gideriz."

Karşı çıkmadım. Zıplaya zıplaya motorun yanına gittim. Ayağım üstüne basınca acıyordu. Telefonumu çıkardım ve babamın bir adamına yazdım. Konumu attım. Beş dakika içinde orada olacağını söyledi. Burak motoru yolun kenarına çekmişti. Yanıma geldi ve motora bindi. Ben de bindim. Ona belinden sarıldım. Okula 10 dakika sonra vardık. Beni kucağına adı ve motordan indirdi. Yürümeye çalıştım. Yüzümü acıyla buruşturdum. Neredeyse yere düşecektim. 

"Kucağıma almamı ister misin?"

"Gerek yok."

Herkes bize bakıyordu. Yürümeye çalıştım- zaten zıplaya zıylaya gidiyordum- ama sendeledim.

"Özür dilerim."

"Ne için?"

Bir şey demeden beni kucağına aldı. 

"Burak manyak mısın herkes bize bakıyor zaten indir beni." dedim fısıldayarak.

"Birincisi yürüyemiyorsun bile. İkincisi onlardan bize ne"

İtiraz etmedim. Zaten çoktan bizimkilerin olduğu banka gelmiştik.

"Ne oldu?" dedi Selim.

"Asya ufak bir kaza yaptı."

"Ne, iyi misin?"

"Evet iyiyim sakin olun."

"Abi böyle olacağı belliydi, çok hızlı kullanıyorsun."

Burak beni oturttu. Aslında ne yalan söyleyeyim ilgisi hoşuma gidiyordu. 

Tam oturmuşken zil çaldı. Burak yine kucağına aldı. Israr etsem de dinlemedi. Sınıfa onun kucağında girdim. Hoca bize dik dik bakıyordu. Sahte bir gülücük koydum yüzüme. 

+YALAKALIK MODE ON

Oturmamızı söyledi. Sınıftaki herkes bize kıskanç kıskanç bakıyordu. Hayır yani neyi kıskandılarsa. Burak beni yerime oturttu. Aras ne olduğunu sordu. Görmezden geldim. Son yaptığı şeyden sonra onunla konuşamazdım. Ona sinirliydim. Üstünden süre geçmişti ama ona hala kızgındım.

"Çocuklar, iki hafta sonra şarkı yarışması var. Sesine güvenenler katılabilir. Bilgi almak için müzik hocasıyla konuşun." dedi hoca.

Çok sevindim. Sesimin güzel olduğunu düşünüyordum. Kesinlikle katılacaktım. Hoca kısa kesip ders anlatmaya devam etti. Ben de uyudum.

Kızların dürtüklemesiyle uyandım. Ders bedendi. Kızların yardımıyla bahçeye çıktım. Ve oturdum. Hoca girdi derse. Hocadan sonra da Aras ve Burak. Özür dilediler ve Burak yanıma geldi. Ne olduğunu sordum. 

"Aras beni tehdit etti. Senden ayrılmam için. Sen onu seviyormuşsun ama benden ayrılamıyormuşsun." söyledikleriyle aniden kalktım. Bir ah çektim. Burak kolumdan tuttu. Kolumu çektim, elimi tamam anlamında kaldırdım ve ayağımı umursamadan hızlı adımlarla Aras'ın yanına gittim. Ayağımın acısından gözüm dolmuştu. Aras'a en sertinden bir yumruk attım. Yere düştü geri zekâlı.  Üstümdeki bakışları umursamadan bağırmaya başladım.

"Benden uzak dur!" buna bağırmak denmezdi. Resmen kükremiştim. Bacağımı unutarak yerdeki Aras'a bir tekme attım. Atar atmaz da acıyla inledim. Yüzümü buruşturdum. O kadar kızgındım ki sakin olamıyordum. Neden tüm psikopatlar beni bulur ya! Önce Arda sonra Aras. Burak hocanın yanından koşarak geldi. Beni kucağına aldı ve okulun revirine götürdü. 

"Özür dilerim. Sana söylememeliydim."

"Yanlış bir şey yapmadın. Ben sadece çok sinirlendim ve bacağımı unuttum. Ama hiç bir şey yapamadım, bacağımın acısına değseydi keşke. O çocuk çok sinirimi bozuyor."

"Onu biz hallederiz."

Dedi ve sinsice göz kırptı. Göz devirip gülümsedim.

Hemşire bacağımı sardı. 

Yazar: Daha önce hiç bir yerim incilmedi o yüzden nasıl bir şey olduğuyla ilgili hiç bir fikrim yok.

"Bacağına ben bir şey yapamam. Doktora gitmen lazım. Ben müdürle konuşurum."

Burak'a döndü.

"Onu sen doktora götürebilirsin. Senin için de izin alırım."

Teşekkür ettik. Kapının önünde bizimkiler vardı. 

"Ben Asya'yı doktora götüreceğim." dedi Burak. Bizimkiler de "biz de gelseydik" falan dedi. Gerek olmadığını söyledim. İtiraz etmediler. Tam yanlarından ayrılacakken Duru beni durduydu. Araba anahtarını verdi. Teşekkür ettim.

Burak beni arka koltuğa oturttu. Çok utanç verici. Bebek değilim ya ben. Başta bu ilgiyi sevmiştim ama sonra beni rahatsız etmeye başladı. Vıcık vıcık şeylerden, ilgilerden, sevgilerden, arkadaşlıklardan hep nefret etmişimdir.

**********************





Ezik mi?Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin