2: Bana Bir İsim Ver

4.4K 642 683
                                    


Merhabalarrr! Güzel çocuklarımla biz geldikkk...

Medya: Balthazar - Bunker

Medyayla birlikte okursanız baştaki kuş cıvıltılarının sizi hikayenin içine çekeceğini düşünüyorumm.

Oy vermeyi unutmayın ve güzel yorumlarınızı yazmaktan çekinmeyin canlarımm...

Keyifli okumalar!

____

2 | Bana Bir İsim Ver

2 | Bana Bir İsim Ver

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Jeongguk

Birkaç gün öncesinde geldiğim ormana tekrardan gelmiş, çimlerin üzerinde yüzüstü uzanıyordum. Bir yandan da ormanın içinde bulunan küçük göle taş atıp etrafında oluşan halkaları inceliyor ve düşünüyordum.

Bazen hayatımdan kaçmak için buralara gelir, başka şeyler düşünür, doğayı incelerdim ve bugün de öyle bir gündü. Sadece kafamı dağıtmak istiyordum ve uğraşacak şeyler lazımdı.

Göle bir taş daha attığımda uzaktan bir adamın buraya doğru yaklaştığını gördüm ancak gözlerimi tekrardan göle çevirdim ve halkaları incelemeye devam ettim.

Adamın yavaşlayan adımlarını hissedip başımı ona çevirip yüzüne baktım. Geçen gün otların arasında yatan kaymak tabaka herif yine gelmişti. Tekrar gölü izlemeye döndüm ve beni gördüğü için uzaklaşacağını düşündüğüm için gitmesini bekledim.

"Selam..." diye bana seslendiğinde kafamı kaldırıp bir baş selamı verirken hâlâ yüzükoyun yatıyordum ve bunun saygısızlık olabileceği düşüncesi aklıma gelse de bu düşünceyi kovdum, onun yüzünden bu rahat pozisyonu bozmak istemiyordum.

Bir taşı daha göle bıraktığım sırada ressam Leonardo'nun biraz uzağıma oturduğunu hissettim ve ona bakmak için karşı konulamaz bir ihtiyaç duydum sebepsizce.

Kafamı kaldırıp ona baktığımda ise gölde oluşan dalgaları izlediğini gördüm.

"Biliyor musun, çocukken aynı senin şu an yaptığın gibi göle taşlar bırakır merkezden çevreye doğru yayılan halkaları izlerdim. Bir gün çok değişik bir şey fark ettim." diyerek bakışlarımızı birleştirdi.

Bu sırada kilise çanları çalmaya başladı, ses etrafa yayıldı, Leonardo güldü... Ve ben gülüşüyle birleşen kilise çanlarının ahengini dinledim.

"Aynı böyle olmuştu! Çocukken de böyle olmuştu. Sesi iyi dinle lütfen." dediğinde biraz daha kulak kesildim çanların sesine. Biraz uzakta olduğumuz için gücünü kaybetmişti ama duyuluyordu. Ne söyleyeceğini merak ettiğim için meraklı bakışlarımı gözlerine çıkardım. Bu sırada bir taşı suya bıraktı ve çevresindeki halkaları güzel uzun parmaklarıyla gösterdi.

"Bak, bu halkaların aynısı seste de var. Hissediyor musun? Merkezden çevreye ve merkezden çevreye... Çocukken bunu fark ettiğimde inanılmaz mutlu olmuştum." dediğinde gözlerimi kapatıp biraz düşündüm. Gerçekten kilisenin yanında olduğumda çan sesi oldukça çok gelirken uzaklaştığımda gücünü kaybediyordu ama daha büyük bir alana ulaşıyordu. Bunu anlayışıma sebepsizce sevinirken gözlerimi açtım ve bana gülümseyen adama gülümseyerek bir karşılık verdim.

Leonardo | taekook Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin