"Marinette!!! Yemek yapmayı bitirdin mi artık? Burada açlıktan ölüyorum!!" Fabio, nişanlısına bağırdı, onun acele etmemesinden rahatsız şekilde.
"Üzgünüm! Kişi* pişirmek uzun zaman alıyor! Senin için biraz daha hızlı yapmayı deneyeceğim!" Marinette gergince sızlandı karşılık olarak.
"Bu seferlik affedeceğim ana bunun tekrarlanacağını düşünme!" diye huysuzca bağırdı.
Marinette, Fabio'nun biraz daha sabrının olduğunu umarak yemeği fırında pişirmeye koştu. Kısa bir süre sonra bitti ve Marinette onu Fabio'ya getirdi.
"Jeez**, kadın! Seni bu kadar tutan nedir?" diye ona kızgınca sordu.
Marinette utangaç şekilde kekeledi, "B-bu biraz zaman alıyor, Fabio. Bir dahaki sefere daha hızlı yapmayı deneyeceğim!"
"İyi edersin!" diye onu tehdit etti ve kişi onun ellerinden kaptı.
"B-ben üzgünüm," diye gergince cevap verdi ayaklarına bakarken.
"Her neyse!!" Fabio bağırdı kişten bir ısırık alırken.
Marinette, telefonunun çaldığını duyduğunda hızlıca merdivenlere yürüdü. Kapıyı kapatır kapatmaz hızlıca cevapladı.
"Kızım! Yeni pizzacıda bir gece için bana katılır mısın?" diye sordu Alya.
"İsterdim ama-" Marinette söze başladı.
"Fabio'nun tekrar bir pislik olduğunu söyleme! Yemin ediyorum, bu çocuk yüzünden canlı tavuklara tokat atacağım!" diye bağırdı Alya.
Marinette neredeyse devam ediyordu ama Alya kapattı. Marinette, onun ne yapacağını biliyordu.
Bir süre sonra, Alya, Marinette ve Fabio'nun apartmanına doğru yürüdü ve Fabio'ya tokat attı. "Senin problemin ne?!" diye bağırdı ona.
"Buraya nasıl girdin?!" diye bağırdı o da, sonra Marinette'e döndü. "Bu kıza apartmanımızın bir anahtarını mı verdin?!" diye Marinette'e bağırdı.
Alya'dan bir tokat daha kazandı. "Ona bakma! Onunla konuşma! Burada, benimle uğraş!" Ona bağırdı Alya.
Fabio, Alya'ya tokat atmak için elini kaldırdı ancak Alya'nın kendini savunmasıyla, Alya onun kolunu geri büktü, kırmanın eşiğindeydi.
"Senden tek bir kelime daha ve sonra senin küçük kırılgan bebek kolunu kıracağım!"
Fabio hemen sustu.
Alya sonunda onu serbest bıraktı ve Marinette'i tuttu, sonra onunla apartmandan çıktı. Alya homurdandı ve arabada yol boyunca şikayet etti.
"Alya, bunu yapmak zorunda değildin," diye ısrar etti Marinette.
"Oh! Bence öyleydim!" Alya, onun kolunu kırmakla tehdit ettiği anda nasıl sustuğunu hatırlayınca gülmeye başladı.
"Teşekkürler, Alya. Sen olmasan ne yapardım, bilmiyorum." Marinette en yakın arkadaşına sarıldı.
"Eğer bu çocuk tekrar fizikselleşirse hemen beni ara ve onun üstesinden geleceğim, anladın mı?" diye sordu Alya.
Marinette hızlıca başını salladı.
"İyi. Ona güvenmiyorum. Onun hakkında bir şeyler var ve ne ise ortaya çıkaracağım," diye karar verdi Alya.
***
*kiş: Fransız mutfağından bir tart çeşiti.
**Jeez: Şaşırma, bezginlik, öfke patlaması anlamlarında kullanılır. Ayrıca "Jesus" (İsa) kısaltması bir kelime olarak kullanıldığı için "Tanrım!" ile aynı anlamdadır ancak bir üst seviye sayılabilir.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Your Broken Heart Can Heal Mine - TR
Hayran KurguHem Marinette hem de Adrien'ın, başarısız evliliklerinden dolayı kalpleri kırılır. Birbirlerinin kalplerini iyileştirebilirler mi? +++ "Your Broken Heart Can Heal Mine" (Senin Kırık Kalbin Benimkini İyileştirebilir) adlı hikayenin Türkçe çevirisidir...