Never Stop Dreaming~ Louis Partridge

Bölüm 6

Hepsinden olumlu yanıt alınca ne yapabiliriz diye düşünmeye başladık. Ama Benjamin mesajımı görüp cevap vermemişti. Bu biraz üzmüştü açıkçası her zaman saniyesinde geri dönüş yapardı bana. Daha sonra Loren paintball fikrini ortaya attı. Açıkçası ben çok istiyordum. Ailem öldüğünden beri poligona gitmemiştim. O günden sonra silahlarla pek aram yoktu. Bende kendi halimce okçuluk yerlerine gidiyordum arada. Birine sinir olduğumda da balta fırlatma yerlerine gidiyordum. Yani atıcılığım eğimim vs çok iyidir. Paintball fikri herkesten kabul görmüştü. Benjamin ise ben gelemem diye geri mesaj atmıştı. Hayret etmiştim biraz. Ben nereye gitsem hep o da gelirdi. Belki de şarkı yazıyordur besteliyordur dedim çok takmadım. Sonra ders çalışmaya başladım. Uyuyakalmışım. Sabah uyandığımda hemen okula koşturduk Charli ile birlikte. Derse 10 dakika kala girmiştik sınıfa. Hoca 1 dakika bile geç kalsak hemen geç yazıyordu. Çok katıydı. Ama her zaman pozitif düşünürdü. Benim hayallerimi bildiği için benim üstüme ekstra düşerdi. Bu beni mutlu etmekle birlikte biraz da yoruyordu. Ama ekstra olarak yaptığım aktiviteler biraz rahatlatıyordu. Okul çıkışı hemen evlere gittik. Kıyafetlerimizi değiştirdik. Kameramı kapıp hemen bir parkın önünde buluştuk. Leo bizi aldı ve videoyu çekmeye başladık. Çok eğlenecektik. Herkes bundan emindi. Takımları kızlara karşı erkekler yaptık. Loren ve Charli yenileceğimizi söyledi. Ama ben bu ihtimali göz önünde bile tutmadım. Elimizi silahları verdiğinde bir yutkundum. Sonra silahı aldım. İçinde boya vardı. Ekstra bir şey yoktu. İlk vurulan tabi ki Charli oldu. Mızmızlanarak çıktı oyundan. kazanmamız için bayrağı almamız gerekiyordu. Loren'a hemen kaleye doğru koşup bayrağı kaldırmasını söyledim. Ben de o sırada Timmy'i vuracaktım. Vurdum da zaten. Daha sonraki hedefim Leo'ydu. Loren'ın kaleye doğru koştuğuu gördüm. Arkasından koşan Leo değil John'du. hemen onu vurdum. Vurmamla Loren'ın bayrağı kaldırması bir oldu. Biz kazanmıştık. Charli olduğu yerden koşup yanımıza geldi. Mutluluk dansımızı yapıyorduk ki Leo gelip unutmamışsın dedi. Ben de ona dönüp asla dedim. gülmeye başladık. Videoyu bitirip editlemesi için John'a gönderdik. Yaklaşık yarım saat sonra evlerimize döndük. Daisy ve Max koşup bize sarılmışlardı. Özlemişler. Oysaki daha sabah oyun oynamıştık. Her neyse ikisi de çok tatlıydı. Biraz sarıldık oyun oynadık derken. John editlenmiş videoyu bana attı. Bende altyazıyı ekleyip kanalıma koydum. Bir yarım saat sonra instagramdan bildirim geldi. Louis hikayesine benim videomu koyup. Harika olmuş çok eğlenceli görünüyor. ''Oraya geldiğimde birlikte oynar mıyız?'' diyordu HİKAYESİNDE. Bende geri dönüş yaptım ve tabi ki her zaman bekleriz yazdım. Daha sonra bana bir dm geldi. Louis'tendi ve ''o zaman beklemeye devam et çünkü haftaya oradayız'' dedi. Şaşırdım gerçekten mi diye mesaj attım. O da ''evet, Hem de tek değil. Millie, Sadie, Finn ve Noah da gelecek'' dediğinde şaşıp kaldım. Ne zaman bu kadar ünlü olmuştuk hiç anlamadım. Biz gerçekten bu kadar ünlü müydük. Sanırım öyleydik.