Bölüm 9

757 29 0
                                    

Aradan biraz zaman geçti Louisler gidecekken odama gelsenize dedim. Odam diğer kızlara göre baya faklıydı hatta Charli'nin kine bile odam dediğim gibi büyüktü. Odamda lamba olmasına rağmen led ışıklarımı kullanıyordum. Tüm odamı sarıyordu istediğim gibi renkte değiştirebiliyordum. Yatağım divan yataklarındandı. Altında ailemden kalma son şeyler duruyordu. Fotoğraf albümleri vs. Odamın bir köşesinde dediğim gibi elektro gitarımın olduğu şarkı yazdığım köşe vardı. Başka bir yerde ise küçük bir salon. Salon dediğim bir tane normal koltuk birkaç tane armut koltuk. Karşısında TV ünitesi ile TV ve altında o çok sevdiğim playstation. Başka bir köşesinde ise bilgisayarımın bulunduğu köşe vardı. Hem bilgisayarım hem kameram duruyordu. Kapının giriş kısmında küçük iki oda vardı birini tuvalet yapmıştık, öbürünü kıyafet odam. Bir de gizli bir yerim vardı orayı kimse bilmiyordu. Orada genelde resim çizerdim ekstra olarak eski senelerden kalma silahım, ok ve yayım falan vardı. Bir de küçük bir balkonum vardı... Yıldızlara bakabildiğim. Herkesi odama çağırdıktan sonra direkt kendimi armutlardan birine attım. TV'yi açıp playstation'ı açtım. İlk kim geliyor dedim. Charli bir heyecanla ben dedi. Hemen yanıma atladı. Leo'da gitmemişti. O da kendini koltuğa bıraktı. Bizi izliyordu. Diğerleri odayı biraz gezindikten sonra onlara dönüp gelecek misiniz diye sordum. Bizim Charli ile oynadığımızı görmemişlerdi odaya bakmaktan. Louis bana dönüp alaycı bir tavırla ''sen oynamayı biliyor musun?'' dedi. Durup ona ''sen eğlenmeyi biliyor musun?'' dedim. O da ''biliyorum'' dedi. ''Ne beklediğini sorabilir miyim?'' dedim. ''Gel 1-2 el atalım'' dedi. Yanıma geldi oynamaya başladık. Yeniliyordu. Hem de açık ara farkla. Oynamayı saldım biraz. Ama hala yeniliyordu. ''Bilerek mi yapıyorsun?'' dedim. ''Sen nasıl bir kızmışsın be!'' dedi. ''İlk defa beni yenebilen bir kız gördüm'' dedi. ''Daha beni tanımıyorsun'' dedim. O da ''uuuuu iddialısın'' dedi. ''Her zaman öyleyimdir'' dedim. Oyunu kazandım. Biz baya kaynaştık. Baya yakın arkadaş olmuştuk. Tam küfür ediyorum ki oyundaki adama birden Daisy ve Max geldi küfürü yuttum hemen. Koşup sarıldılar bana diğerleri gülüyor. Bende gülmeye başladım. ''Siz neye gülüyorsunuz bu kadar'' dedi. ''Çok mu gülmek istiyorsunuz'' dedim. Charli'ye bakış attım. Daisy'i Charli'ye ittirdim. Yere yatırıp çocukları gıdıklıyorduk bunlar da kıkır kıkır gülüyordu. Birden biri çok mu komik birini gıdıklamak deyip kendine çekip gıdıklamaya başladı ama bilmiyordu ki ben gıdıklanmıyorum. Louis'ti deniyor deniyor. Gülmüyorum. Sonra duraksadı neden gülmüyorsun dedi. Hem Leo hem Charli hem Daisy hem Max bir ağızdan o gıdıklanmıyor ki dedi ve gülmeye başladık. Louis kalmıştı öyle. ''O zaman seni güldürmek zor olsa gerek'' dedi. ''bir nevi öyle'' dedim. Zaman ilerledi. Baya geç olmuştu. ''Biz artık gidelim'' dediler. ''Çok geç oldu isterseniz kalın'' dedim. Rahatsızlık vermeyelim dediklerinde ne rahatsızlığı saçmalamayın dedim. İki kişi koltuğu yatağa çeviriyim bir saniye heh oldu iki kişi burada yatabilir.  İki kişi armutlara yatsı zaten büyükler ve rahatlar sıkıntı olmaz rahat uyuyabilirsiniz. Bir kişi yatağımda yatar. Sen nerde yatacaksın dediklerinde tavanı gösterdim. Küçük bir boşluk vardı ekstra bir yatak duruyordu sadece basası falan yoktu sadece o yumuşak kısmı vardı.  Nasıl çıkacaksın dediklerinde yukarıdan sarkan minik ipi gösterdim. Onunla dedim. Çok rahat çıktım herkes uyumuştu. Beni uyku tutmadı. Sessizce balkona indim. Yıldızları izlerken biri yanıma geldi. Louis'ti. ''Ses mi yaptım özür dilerim'' dedim. ''Yok özür dilemene gerek yok beni uyku tutmadı'' dedi. ''Peki o zaman gel'' dedim. Yanıma oturdu. Muhabbet ediyorduk. ''Senin hakkında bilmem gereken başka önemli bir şey var mı?'' dedi. ''Aslıda var ama istersen gösterebilirim'' dedim. 


Never Stop Dreaming~ Louis PartridgeHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin