Tek Kişisiniz

814 127 83
                                    

"Beomgyu, hemen annemin yanına geri dönmeliyiz. Sizi tehlikeye atamam."

Beomgyu yine hiçbir şey demeden önündeki çocuğu takip etti. Başından beri bahsettiği şey buydu. Geç kalmış olabilirlerdi.

Taehyun ağlayarak çıktığı eve, büyük bir hızla girdi ve hemen annesinin yanına gitti.

" Hemen, tüm perilere haber verin. Büyük bir savaş başlayabilir. Eğer küçük periler varsa yanma ihtimali en düşük konaklama yerine gönderin. Size mızraklarla saldıracaklar bu yüzden mutlaka karşılık verebileceğiniz silahlarınız olmalı. Ormanda havasızlıktan ölme ihtimali olan canlılar varsa onları nehir tarafına bırakın. Ciddi anlamda zarar görmemesi gereken bilge peri varsa onları da korumalıyız. Anne öyle şaşkın bakma lütfen hızlı olmalıyız."

Annesi şaşkınlığını gizleyememişti çünkü oğlunun gerçekten akıllı olduğunu bilmesine rağmen, bu kadar pratik zekalı olmasına ilk defa denk gelmişti ve perilerin savaşından sizin savaşınız diye bahsediyordu bir tarafı peri olmasına rağmen. Yadırgamıştı.

Ama oğluna güvenmekten başka şansı da yoktu. Beomgyu'u dediklerini yapması için yönlendirecekken onun çoktan elindeki kağıda her şeyi yazdığını fark etti.

İkisi fazla iyi bir ekip olmuştu.

Beomgyu, Taehyun ne dediyse kaydetmiş ve hemen yerine getirmek için kapıya ilerlemişti. Taehyun ise onun çıkmasını bekliyordu. Beomgyu kapıdan çıktıktan sonra Taehyun annesine döndü.

"Ve en önemlisi anne, beomgyu'nun kanatlarını korumak için yapabileceğimiz bir şey var mı?"

Taehyun, her ne derse desin onun yaşamını riske atamazdı. Kapı dışından konuşulanları duyan Beom'un ise verebildiği tek tepki elini kalbine götürmek oldu. Kalbinin hızını kontrol edebiliyordu ama düzensiz attığını ilk defa hissetmişti. Daha fazla beklemeden hızla meydana gitti.

"Var oğlum, merak etme ona gerekli sihri sağlayacağım." diye cavapladı oğlunu peri Kang.

Annesiyle gerekli kararları verdikten sonra meydana doğru yola çıktı Taehyun. Meydana yaklaştıkça kanının vücudunu çok hızlı tavaf ettiğini hissediyordu. Beomgyu çoktan herkesi toplamıştı. Tüm periler huzursuz bir şekilde peri Kang'ı bekliyordu. Gelen ise tanımadıkları bir insandı. Beomgyu onlara kurtarıcımız gelecek demişti.

Beomgyu hızla alanın ortasındaki büyük kütüğün üzerine çıkmıştı. Periler onu her ne kadar aşağı görsede sözlerine önem verirlerdi. Beomgyu ise şu an bu durumu sonuna kadar kullanacaktı.

" Periler, ikinci bir soykırım çok yakın. Bu sefer beni dinlemek zorundasınız. Geçen sefer ailemi dinlememenin bedelini herkes ödedi. Kehanetlere göre bizi bu soykırımdan kurtaracak olan kişi ise" duraksadı Beomgyu. Kurtarıcımızın oğlu demek istemiyordu. Kurtarıcımız olacak kişi demek istiyordu sadece. Bu peri Kang'a saygısızlık olur muydu diye düşündü biraz ama hemen sonrasında devam etti lafına. Sadece ismiyle var olmak onun daha çok hoşuna gider diye düşünüp kararını verdi.

"Bizi kurtaracak kişi ise, Kang Taehyun."

Perilerin bazıları, Beomgyunun saçmladığını düşünüp kıkırdamaya başlamıştı ki, yanlarındaki periler onları uyarıyordu.

"O choi Beomgyu, dediği şey en saçma şeyse bile doğrudur."

Taehyun kürsüye çıkma vaktinin geldiğini yükselen mırıltılar sayesinde anlamıştı. Hızlı adımlarla kütüğe zıpladı. Beomgyu'nun kanatlarına annesinin hazırladığı tozu döktü fark ettirmeden. Önündeki kalabalığı görünce seslice yutkundu. İlk defa bir topluluğa sesleniyordu.

FAİRY |TAEGYU | Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin