/17/

2.6K 204 122
                                    

İyi geceler canımın en içleri❤

Nasılsınız, neler yapıyorsunuz? Biraz önce şubat ayına girmiş bulunuyoruz. Ben de an itibariyle bölümü bitirmiş bulunuyorum ve sizi bekletmeden hemen atıyorum❤Ocak nasıl geçti bilmiyorum ama umarım güzel, dolu dolu geçmiştir. Geçmediyse bile şubatı değerlendirebilirsiniz, değerlendirebiliriz, ne dersiniz?

Şubatta yapmayı ertelediğimiz, üşendiğimiz şeylere başlayalım, var mısınız?😉
Bugün nedense böyle bir motivasyon konuşması yapasım geldi, umarım faydalı olmuştur😄

Motivasyonumuzu da aldığımıza göre bölüme başlayabilirsiniz, keyifli okumalar diliyorum❤

◾◾◾

Ayça'nın ağzından çıkan sözlerle neye uğradığımı şaşırdım. Nasıl olurdu, nereden öğrenmişti?

İmkansızdı! Hiç açık vermemiştim ki!

Beni deniyor olabilir miydi?

Sakin ol Caner. Mantıklı düşün! Gerçekten öğrendiyse bile erkekliğin ikinci kuralı neydi? İnkar etmek! Sonuna kadar inkar edecektim.

"Ne aldatması sevgilim? İyi misin sen?" Kaşlarımı kaldırarak sorduğumda Ayça'nın bakışları biraz yumuşar gibi oldu. Bana yaklaşırken "İyiyim, hem de çok iyiyim." dedi. "Sadece sevgilimi benim yokluğumda en yakın arkadaşıyla yerimi doldurmaya çalışırken yakaladım."

Yüz ifademi sabit tutmaya çalışsam da o kadar rahatlamıştım ki...

Sonuna kadar inkar politikası çoğu zaman işe yarardı. Tıpkı şu anda olduğu gibi...

Ayça tam önümde durduğunda sırıttım. "Senin yerini doldurabileceğini nasıl düşünürsün sevgilim?"

Ayça'nın yüzündeki sertliğin geri kalanı da da gidip yerini kocaman bir gülümsemeye bırakırken "Ben de öyle düşünmüştüm." deyip sıkıca sarıldı. Sarılışına karşılık verirken "Neden haber vermedin? Seni almaya gelirdim." dedim.

Ayça benden ayrılsa da boynumdaki ellerini çekmedi. Parmakları ensemdeki saçlarla oynarken "Sürpriz yapmak istedim." dedi. "Dila'dan burada olacağınızı öğrenince hazırlanıp geldim."

"Çok iyi yapmışsın, sevgilim."

Ayça'nın gözlerinde yaramaz pırıltılar oluşurken dudağını ısırdı.Etrafta kısaca göz gezdirdikten sonra onca insanı, arakadaşlarımızı umursamadan uzanıp dudaklarını dudaklarımla buluşturdu.

Sıcacık ve davetkardı. Onu biraz daha kendime çekerken öpüşüne karşılık verdim. Bizimkilerin oo'lamalarıyla birbirimizden ayrılmak zorunda kalırken Ayça gülüp yüzünü utanmış gibi göğsüme yasladı.

Onun bu haliyle aklıma Buse gelmişti. Hayatımda gördüğüm en iyi utangaç rolü yapan insan oluyordu kendileri. Ayça'dan bile daha iyiydi bu konuda.

Dudağımı yalayıp bizimkilere döndüğümde halimden memnundum. Kolum hâlâ Ayça'nın belindeydi. Arkamı dönerken onu da beraberimde çevirdim.

"Senin yerini nasıl doldurabilirim Ayçacığım? Biz ancak sarılırız, dimi bro?"

Ayça kahkaha atarken kafasını kaldırıp benden ayrıldı ve Dila'ya sarıldı. Onlar hasret giderirken Melih'e "Mümkün mertebe bu seviyede de kalsın kardeşim." dedim.

"Neden, beni beğenmiyor musun Caner?"

Melih'in tek kaşını kaldırarak sorduğu soruyla yanıma gelen Ayça'da ve Dila'da gözlerimi gezidirdim.

AŞK BUSE'Sİ (Tamamlandı) Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin