/44/

2.5K 216 79
                                    

Keyifli okumalar diliyorum. Ve bizi sabırla beklediğiniz için hepinize teşekkür ediyorum 

▫▫▫

BİR GÜN ÖNCE

BUSE'DEN

Caner'le yürüyüşten geldikten sonra Caner aşağıda kalıp mutfağa yönelirken ben üzerimi değiştirmek için yukarıya çıktım. İlk önce elimi yüzümü yıkamak için banyoya yöneldim. Ellerimi lavaboda yıkarken lavabonun üzerindeki aynada saçlarımın halini görmemle yüzümü buruşturdum. Hayır, Caner de hiçbir şey dememişti ki! Fark etmedi desem görülmeyecek gibi de değildi ki! Her tarafına kuru yapraklar girmişti, Caner'le yaprakların üzerinde o kadar debelendikten sonra aksini beklemem hataydı gerçi!

O anların aklıma gelmesiyle saçımı unutup aynadan kendime sırıttım. Çok özlemiştim çok özlemiştim. Her dakika öpsem, dokunsam, sevsem yetmiyordu.

Suyun boşu boşuna aktığını fark edince musluğu kapatıp ellerimin tersini yanaklarıma bastırdım. Biraz olsun hararetimi alsa fena olmazdı!

Aynanın önünde biraz saçlarımdaki yaprakları ayıklasam da bu şekilde baş edemeyeceğimi fark edip üzerimdekileri çıkardım ve banyoya girdim. Saçlarımın temizlenmesi ve terlediysem ter kokusunun gitmesi için kısacık bir duş aldım. Saçlarımı şampuanlayıp vücudumu da kokusundan sadece banyonun nasiplendiği duş jeliyle köpürttükten sonra durulandım ve suyu kapattım.

Duşakabinden çıkıp kapının arkasındaki bornozu üzerime geçirdikten sonra üşüyerek içeriye geçtim.

Üzerime hemen bir şeyler geçirme ihtiyacıyla dolaba yöneldim. Dolabın kapağını açıp kalın bir kazak, kalın bir tayt ve iç çamaşırlarımı çıkarıp kapaklarını kapattım. Kıyafetlerimi yatağın üzerine bırakıp bornozumun kuşağını açıp tam omuzlarımdan indireceğim sırada Caner'in "Alt tarafı üzerini değiştirecektin. Uyudun..." diyerek odaya dalmasıyla sözleri yarıda kesildi. Bornozun önünü ışık hızından bile daha hızlı bir şekilde kapatsam da Caner göreceğini görmüştü!

O kadar çok utanmıştım ki... Biraz önce üşüyen vücudum alev almıştı resmen. İkimiz de söyleyecek bir şey bulamayıp bir süre birbirimize baktıktan sonra ilk adımı Caner attı.

Caner sesli bir şekilde yutkunup elini ensesine götürdü. Öyle bir bakıyordu ki sanki hâlâ çıplaktım! Kendimden emin olamayarak yeniden önüme baktım. Boynuma kadar kapatmıştım.

"Ben... Özür dilerim! Bir anda dalmamalıydım! İnmeyince uyudun sandım..."

Caner'in sonunda yüzüme bakmasıyla kafamı 'önemli değil' dercesine salladım.

"Saç... Saçlarım yaprak olmuş. Çıkmayınca ben de duş aldım."

Sesim içime kaçmış gibiydi o yüzden boğazımı temizledim.

Caner beni bir kez daha süzüp "Ben aşağıya ineyim." deyip arkasını döndü.

Parmaklarımla bornozumu sıkarken "Tamam," dedim. Caner tam kapıyı kapatacağı sırada "S*ktir! Kimi kandırıyorum ki?" dedi ve kapıyı tam aksi yönde açarak büyük adımlarla önüme geldi. Saniyeler içinde ıslak saçlarımdan bastırıp yüzümü yüzüne yaklaştırdı ve dudaklarımı hoyratça çekiştirdi.

Bir anda neye uğradığıma şaşarken Caner'in dudaklarının baskısıyla dudaklarımı araladım. İçten içe gitmeyip kalmasını istediğimi fark ettim. Bornozumdaki elimi indirip elimi omzuna çıkararak omzundan destek alırken Caner'in eli saçlarımdan boynuma oradan sırtıma doğru yol aldı. Sırtımdan bastırarak beni iyice kendisine yaslarken ellerim benden bağımsız bir şekilde yukarılara çıktı. Ensesindeki saçları tutup çekiştirirken Caner dudaklarımı serbest bırakıp yanağıma oradan boynuma indi. Gözlerimi kapatıp ona daha fazla yer açmak istercesine boynumu yana yatırdığımda Caner'in dudaklarının boynumda milim milim aşağıya inmesiyle dudaklarımdan sesli bir nefes bıraktım.

AŞK BUSE'Sİ (Tamamlandı) Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin