/45/

2.3K 211 65
                                    

Keyifli okumalar...

▫▫▫

Ben yanlış duymuyordum değil mi?

Caner.
Ailemden.
Düğünü.
Erkene.
Almak için.
İzin.
İstiyordu.

Ailecek bakışlarımız birbirimizin üzerinde dolaşırken babam benim de bu konudan haberim olmadığını yüz ifademden anlamış olacak ki "Buse, kızım sen ne düşünüyorsun bu konu hakkında?" deyip boğazını temizledi.

Caner gözlerini belirgin bir şekilde açıp kapatarak ve kafasını onaylarcasına sallayarak babama olumlu cevap vermem konusunda psikolojik baskı uygularken anneme baktım.
Gelinlik giyme günü yaklaştığı için sevinmiş gibiydi. Yüzünde umutlu bir ifade vardı.
O da kafasını aşağı yukarı sallayıp onaylamam için Caner gibi bana psikolojik baskı uygularken babama baktım.

Benim cevabımı beklediğini fark ederken neden bu kadar şaşırdığımı anlamadım. Sonuçta ben bugün evlenme teklifi almıştım!

"Olur," deyip elimi önemsiz bir şeyden bahsedermiş gibi havada salladım.
Sanki akşam yemeğinde çorba içer misin, demişlerdi de ben de olur diye geçiştiriyordum. Üzerimde öyle bir rahatlık vardı.

Sonrasında da devam ettim.
"Evlenecek evlenecek olunca uzatmaya gerek yok bence de."

Caner'le annemin verdiğim cevapla rahat, sesli bir nefes aldıklarını duydum. Tam onlara dönüp bakacağım sırada babamın "Allah!" diyerek ayağa kalkıp düğünde sanki hiç oynamamış gibi ıslık çalarak çifte telli oynamasıyla bakışlarım onda sabit kaldı.

Caner'in düğünü yakına alalım demesinden daha çok babamın düğünü erkene aldığımız için çifte telli oynamasına şaşırmıştım.

Caner de benim gibi şaşırmış babamı izlerken annem de kalkıp alkışlayarak babama eşlik etti.

"Sonunda hanım sonunda! Bunların evliliği erkene alması için düğüne gitmeleri gerekiyormuş." dediğinde annem de babama gerdan kırarak "Keşke daha önceden götürseymişiz." dedi.

Annemle babamın seslerine ikizler gözlerini ovuşturarak geldiğinde Derya "Ne oluyor ya?" diye sordu.

Babam bu sefer Derya'ya dönerek oynarken "Ablanlar düğünü erkene aldılar da ona oynuyoruz, kızım." dedi.

Derya ve Deniz de bu cevaptan sonra Caner'le benim gibi bakmaya başladılar.

Şaşkın, anlamsız...
Bunda bu kadar sevinecek ne vardı?
Bizi zaten evlenecek olarak biliyorlardı sonuçta.

Deniz kafamdaki soruyu dillendirerek "E zaten evlenmeyecekler miydi? Niye bu kadar sevindiniz ki?" diye sordu.

Babam olduğu yerde dururken "Evladım ablanlar evleneceklerdi ama ne zaman olduğu konusunda bizim en ufak bir fikrimiz yoktu. Sonunda bir karar vardıkları, hele de hemen evlenmek istedikleri için sevindik. Böyle hayırlı işlerin arasına fazla zaman girmez." diye bir nevi hepimizi aydınlattı.

Yalandan yüzümü buruşturarak "Aman baba! Sen de ne hevesliymişsin beni evlendirmeye?" dediğimde babam hiç vakit kaybetmeden "Dedi, isteme bastırıp ben Caner'i seviyorum diyen kızım." diyerek benimle dalga geçti.

Caner çaktırmadan gülerken ben de oyun yapmaya dayanamadım ve güldüm. Herkesle sarılıp yeni kararımızdan dolayı tebrikleştikten sonra gece gece saati düşünmeden çay koyup plan program yaptık.

Herkes yataklarına dağıldığında ben de saatin çok geç olmasına rağmen gülümseyerek yatağımda hayal kurdum. Kısa bir zaman sonra artık her gecem Caner'le sonlanacak ve yine Caner'le başlayacaktı.

AŞK BUSE'Sİ (Tamamlandı) Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin