LANETLİ İNSANLAR

206 100 16
                                    

3 YIL SONRA

Zaman çok çabuk geçiyordu. Bizde zamanın içinde kaybolup gidiyorduk. Hepimizin bir telaşesi vardı. Kimimiz ev geçindirme derdinde, kimimiz akşama ne yemek yapsam düşüncesindeydi. Bizde iyi bir üniversite kazanıp bu şehirden kurtulmanın derdindeydik. Lise son sınıf olduğumuz için artık sürekli ders çalışıyorduk. Kaldığımız cemaat yurdunun bize en büyük faydası buydu. Gerçekten harika bir düzen içinde olduğumuz için ders çalışmamak için bir bahane üretemiyorduk. İstesekte istemesesekte o derslere çalışıyorduk. Hayatımızda hiç bir değişiklik yoktu 3 yıldır okul ve yurt arasında gidip geliyorduk. Aslında bu yıl artık köylere servis vermişlerdi. Yani artık yurtta kalma mecburiyetimiz yoktu. Ama biz sınava hazırlandığımız için bu yılı da yurtta geçirmeyi tercih etmiştik.

Her zamanki gibi kahvaltımızı yapmış okula gitmek için yola koyulmuştuk. 3 yıldır değişmeyen bir şeyde her gün Gökberk'in bizi takip etmesiydi. Osman ile görüşmediğimi anlayınca sapık gibi etrafımda dolaşmaya başlamıştı. Zaten Osman en sonunda yaptığı serserilikler yüzünden okuldan atılmıştı. Biz kızlarla okula doğru yürürken Göberk'te arkamızdan yürüyordu.

"Senin ki yine peşimizde Ceyda."

"Nereden benim ki oluyormuş Esra anca takip ediyor işte."

"Bu gidişle anca takip eder zaten."

"Haaahh ağzını yerim Feride."

"Ağzımı yeme be Ceyda."

Okula yaklaşmıştık baş örtülerimizi çıkarıp çantalarımıza koyduk. Artık son sınıftık yani okuldaki son günlerimizdi. Son sınıf olduğumuz için hocalarda bize pek laf yapmıyordu. Tam bahçe kapısından içeri girerken Gökberk seslendi.

"Ceyda seninle konuşabilir miyiz?"

Gökberk'e doğru baktım. Osman dallaması beni aldattıktan sonra bir daha hiç bir erkeğe o gözle bakmak gibi bir niyetim olmamıştı. Gökberk çok fazla yakışıklı hatta haddinden fazla yakışıklı biriydi ama şuan zerre ilgimi çekmiyordu. Masmavi gözleri ile hala bana bakıyor konuşmak için bakışları ile yalvarıyordu. Kızlara "Siz gidin ben geliyorum." dedim ve Gökberk'in yanına doğru yürüdüm. Okulun duvarına oturduk.

"Evet Gökberk ne söyliyceksen söyle de derse gidelim."

Aslında Gökberk benden bir yaş büyüktü geçen sene nasıl becerdi ise sınıfta kalmıştı. Aynı bölümde olduğumuz için şuan aynı sınıftaydık. Bazen sırf benim için sınıfta kaldığını düşünüyordum. Ama her halde bu kadarını da yapmaz canım diyordum.

"Ceyda hiç düşündün mü ben neden sınıfta kaldım."

"Ne bilim ben tembelliğin yüzünden olabilir mi?"

"Şuan aynı sınıftayız sence tembel miyim?"

"Yaa değilsin de beni sorguya çekmek için mi çağırdın hadi söyle ne söyliyeceksen."

"Ceyda sen gözünün önündekini görmeyecek kadar aptalsın sırf senin için okulu uzattım sırf sen beni gör diye. Dünyanın ekseni yerinden kaydı Ceyda. 12 cm yerinden oynadı, sen bana 1 cm bile yaklaşmadın. Bu kadar kör olamazsın! Ben daha ne yapayım beni görmen beni sevmen için daha ne yapayım!"

Gökberk bir anda ellerimi tuttu. Hemen ellerimi geri çektim. Söylediği şeyler beni şaşırtmıştı. Ben bu kadar ağır konuşmasını beklemiyordum. Ama şuan birine kendimi kaptıracak durumda da değildim. Bir anda ayağa kalktım.

"Yapamam istemiyorum."

Dedim ve okula doğru yürümeye başladım. Gökberk'te ayaklanmış arkamdan geliyordu. Ben önde o arkada okula girdik. Sonra üst kattaki sınıfa doğru ilerliyorduk. Arkama hiç bakmıyordum. Ama arkamda sinir küpü olmuş bir Gökberk olduğuna emindim. Sınıfın kapısını açıp sınıfa girdim. Arkamdan Gökberk girdi. Bütün sınıf bize bakıyordu. Yerime geçip oturdum. Gökberk'te yerine geçti. Esra hemen yanıma damladı. Feride zaten yanımda oturuyordu.

ESARETHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin