Babamı kolayca bulduk.
Toplantı salonunun merdivenine oturmuştu. Üzerinde sabahki kıyafeti vardı.
“Selam, baba,” dedim hayatımın nutkuna hazırlanarak.
Ama kızmak yerine ellerini yüzüne siper edip beni tanımamış gibi gözlerini kırpıştırdı. Ya da bir hayalet görmüş gibi. Beni giderek artan bir dikkatle incelerken gözlerinin kenarındaki kırışıklıklar derinleşti. “Aman Tanrım. Bu ışıkta tıpkı annen gibi görünüyorsun.”
“Sahi mi?” dedim kendimi rahatsız hissederek. Ellerini ceplerine sokan Sasuke'ye bir bakış attım. Herhâlde babamın delinin teki olduğunu düşünüyordu.
“Vay canına! İnanılmaz bir benzerlik,” dedi babam aynı tuhaf ifadeyle.
“E, ne de olsa annem. Genetik işte.” Havayı yumuşatmak için sırıttım. Belki kaskın altında karışan saçlarım yüzünden böyle düşünüyordu. Ya da asice, maceracı ve romantik bir şey yaptığım için.
Tıpkı annem gibi.
“Vera grupta eksikliğini hissetmiş.” Sasuke'ye bakıp soru sorarcasına gözlerini kıstı. “Nerelerdeydiniz?”
“Baba, bu Sasuke. Sasuke, bu babam, Doktor Kizashi.” Babam elini uzattı. “Seninle yeniden tanıştığımıza sevindim, Sasuke. Biliyorsun, seremonide de tanışmıştık.”
“Ben de memnun oldum, doktor.” Sonra Sasuke doğrudan konuya girdi. “Umarım bana ve arkadaşlarıma yardım edebilirsiniz ve umarım Bapak benim hakkımda yanlış bir izlenime kapılmanıza sebep olmamıştır.”
Babam yok canım gibilerinden elini salladı. “Ben insanlar hakkında yalnız kendi fikirlerime güvenirim.”
Sasuke'nin gergin omuzları biraz gevşedi.
“Senin Aceh’li çocukların lideri olduğunu duydum,” dedi babam.
“Lider mi? Benim bundan haberim yok,” diye yanıtladı Sasuke mütevazı bir tavırla. “Ama, evet, onların arkadaşıyım.”
“Güzel. Buradan gitmeden önce bazı düzenlemeler yapmayı düşünüyoruz. Bunlardan biri yatakhanelerle ilgili. Senin gibi büyük çocukların küçüklerden oluşan grupların sorumluluğunu almasını istiyoruz. Dün gece yaptıkların Aceh’ten gelen diğer arkadaşlarına ne kadar yardımcı olabileceğini kanıtladı.”
Sasuke omzunu silkti. “Benden başka kimseleri yoktu.”
“Doğru söylüyorsun. Onun için yatakhane düzenini değiştireceğiz ve senden diğer arkadaşlarım motive etmeni rica ediyoruz. Onlara bunun iyi bir fikir olduğunu söylemeni.”
“Tamam, size yardım edeceğim.”
“Harika! Seni çevirmen olarak da kullanabiliriz. Bizim dilimizi akıcı konuşuyorsun. Terapi seanslarında küçüklerin bizi iyice anlaması çok önemli.”
Sasuke sırtını dikleştirdi. “Hepsi tamam da, bu hizmetlerimin karşılığında ben ne alacağım, Doktor?”
“Karşılığında mı? Parayı mı kastediyorsun?”
Suratımı buruşturdum. Sasuke ne demek istiyordu?
Ciddi gözlerle babamın yüzünü inceledi. “Benim eve dönmem gerek, Doktor Kizashi. Aceh’e gitmem şart.” Babam bana, ben Sasuke'ye baktım.
“Aceh mi?” dedi babam. “Ama orası hâlâ sular altında. Onarım çalışmaları başlamadı bile. Artık burada yaşıyorsun, Sasuke. Eğitimin ve diğer ihtiyaçların buranın sorumluluğu altında.”
ŞİMDİ OKUDUĞUN
OKYANUS
Teen FictionKitap benim kurgum değildir. Sadece uyarladım. SasuSaku kitabıdır.