AYYAŞ AŞIK

6.BÖLÜM

          İYİ OKUMALAR🦄

       MELEK'TEN

  Kaç gündür yakamı bırakmayan sıkıntımla güne gözlerimi açtım. İsteme ve sözün ardından 3 gün geçmişti ama huzursuzluğum gram azalmamıştı. O günden beride ne Harun'la ne de ailesinden biriyle karşılaşmıştım. Bu işime gelsede yaklaşan evlenme olayı beni strese sokuyordu.

 Rutin işlemlerimi halledip kırtasiyeye gitmek için hazırlandım. Bu süreçte paraya çok fazla ihtiyacım olacaktı o yüzden kırtasiyede boş olduğum zamanlar nişan, düğün, nikah gibi günlerde kullanılan şekerleri paketleme işine girişmiştim. İş verenle görüşmede haftada 800 civarı yapacağımı ve tanesine 1 lira alacağımı konuşmuştuk.  bankada bulunan paramın üzerine eklemek gibi planlarım vardı. Tahminen düğüne kadar toplam 20.000 civarı param olacaktı. Bu arada şu iki günlük tecrübemle sürekli yapılabilinecek iş olmadığını da söylemek isterim. İlerleyen zamanlarda bel, kol, boyun ve göz ağrısı gibi sorunlar doğurabilirdi. Alışık olmadığım için gözlerim ağrımıştı. Gelin hanım nasıl beğendiyse en taşlı, boncuklu ve zahmetli olanını seçmişti. Sitem etmeyi bırakıp kırtasiyeyi düzenledim ve müşteri gelinceye kadar şeker işine devam ettim. Bu hızla gidersem haftada 800 değil 1000 bile yapabilirdim. 

Zor geçen günün ardından sonunda eve gelebilmiştim ama beni bir sürpriz bekliyordu. Annemin sırıtan yüzünü de gördüğüme göre benim hoşuma gitmeyecek bir şeydi. Beni kolumdan çekiştirip mutfağa soktu.

"Kız bunlar hakikaten seni alacaklar galiba. Vakit kaybetmeden nikah alışverişine başlayalım demek için gelmişler " 

Keşke biraz cesaretli olup bu kadının yüzündeki o pis gülüşünü yırtabilseydim. Benim ters bakışlarıma karşılık yanağıma hafif tokat atıp gitti. Bıkmıştım artık bu kadından. Dışarıdan geldiğim için elimi yüzümü yıkayıp üzerimi değiştirerek salona girdim. Babam ile Remzi amca dışında hiçbirinden çıt dahi çıkmıyordu. Yüzüme zorla gülümseme yerleştirip hepsine hitaben "Hoş geldiniz" dedim ve ellerini öptüm. Kız kardeşiyle de samimi bir şekilde sarıldık. Görümceden çekmeyen gelin olacaktım sanırım. Nasılsınız iyiyiz faslından sonra Ceren teyze "Melek kızımız gelmişken konuyu açalım artık" yüzündeki şahane gülümsemeyle yönünü bana çevirip "Güzel kızım eğer senin içinde uygunsa yarın Harun'la nikah günü almaya gidin. Senin işinden vakit kaldıkça da düğün alışverişini yaparız el birliğiyle." diyerek tamamladı sözünü. İçim acıyla kavrulurken başımı sallamakla yetindim. 

Havadan sudan muhabbetin ardından Harun babama yönelik " Kemal baba senin içinde uygunsa evlendikten sonra Melek'le annemlerin yaşadığı dairenin üstündeki  dairede kalalım. Kabul edersen ev aramayıp direk mobilya alma işine devam edebiliriz" dedi. Babam bu tarz şeyleri pek takmayan biri olduğun için "Benim için bir sakıncası yok . Melek ne derse o olur" diyerek konuyu geçiştirdi. Kaynanamla altlı üstlü yaşamak beni rahatsız etmezdi. 

Saatler 22.30 u gösterirken Harun'lar evlerine gitmek için kalkmışlardı. Ben de açlığına daha fazla tahammül edemediğim midemi doyurmak için mutfağa geçmiştim. Canım yemek yemek istemezken bir elma kemirip odama çekildim. İşler beklediğimden daha hızlı ciddiye biniyordu. Panikleyen beynim kaçıp gitme fikrini aklımın bir köşesine sokup beni rahatsız ediyordu. Ama annem denilecek cadı kadının arkamdan laf çıkarıp babamı zor duruma düşüreceğini bildiğim için bu düşünceyi geldiği gibi kovmaya çalışıyordum. Umarım benim için her şey hayırlı olurdu.

        *   *    *

 Sabahın bir körü annem tarafından uyandırıldım. Bu uyanmayı kendim istememe rağmen anneme 5 dakika daha demeyi ihmal etmemiştim. Ve hazin sona uğrayıp popoma yediğim terlikle zar zor gözlerim açılmıştı. Bugün dükkana mal geleceği için erken kalkmam lazımdı. Düzenlemeyi erken bitirip Melek ile birlikte nikah günü için dışarı çıkmam gerekiyordu. Rutin işleri hızla yapıp dışarı çıkacağımı göz önünde bulundurarak kıyafetlerimi giydim. Ardından hızlıca markete giderek gelen mallar için yer  açtım. Bu sırada reyonlarda eksik gördüğüm ufak tefek ürünleri de yerleştirmiştim. Gözüme çikolata kaplı pişmaniyeler çarparken küçük kutusunu Melek'e vermek için cebime tıkıştırdım. Geri kalan zamanımda gelen ürünleri depoya yerleştirmekle geçmişti.