Presidents Bath ⊹ Hedric [Tamamlandı]

⊹Episode 13: My Always Everything

Harry James Potter;

Cedric'le Remus'un odasına girdim ve koltukta oturan vaftiz babam'a sıkıca sarıldım.

"Artık özgürsün baba."

Sirius şaşkınca bana bakıyordu fakat ben onun surat ifadesine takılmadan tekrardan ona sarıldım.

"Bu da ne demek oluyor oğlum?"

Gözlerinin içine bakıp yanıtladım.

"Biz görevin bitmesi için kupayı tuttuğumuz zaman Tom Riddle'ın mezarına cisimlendik ve ben Voldemort'u öldürdüm.
Onun yanında duran Peter şerefsizini de buraya getirdik ve sen aklandın."

Sirius'un gözleri dolmuştu.

"Seninle gurur duyuyorum evlat.
Lily ve James yaşasaydı eminim onlarda seninle gurur duyarlardı."

Bu sefer benimde gözlerim dolmuştu.

"Duyarlardı değil mi?
Baba ben onları çok özledim..."

"Duyarlardı evlat, unutma onlar her zaman senin yanında."

"Evet, hissedemesemde yanımdalar..."

Cedric'in yanına gittim ve ona da sıkı sıkı sarıldım.

"Seni çok seviyorum Ced, iyi ki varsın."

"Ben de seni çok seviyorum Harry, iyi ki varız."

Sirius'un öksürmesiyle ona dönüp gülümsedim ve kollarımı açtım.

"Ben de iyi ki varım değil mi gençler?"

Cedric'le Sirius'un bu kıskançlığına güldük ve üçümüzde birbirimize kocaman sarıldık.

"Evet Sirius sen de iyi ki varsın."

Remus'un sesini duymamızla onu da aramıza aldık ve birbirimize hiç ayrılmayacakmışız gibi sıkı sıkıya sarıldık.