Beyond Boundaries | Larry - Styles Triplets

arzulamak

Bölümün devamında bahsedilen piercingin nasıl durduğuna bakabilirsiniz isterseniz ama sik fotoğrafı gördüm diye bana kızmayın sonra.

-

"Efendim... Sizi öpebilir miyim?"

Karşısındaki adamın dudaklarını çaresizce kendi dudaklarının üstünde hissetmek isterken fısıldadı Louis, aynı birkaç gün önce Marcel'e yaptığı gibi.

"Sormana gerek yok miniğim." dedikten sonra kucağındaki Louis gibi öne eğildi Harry ve dudakları ortada buluştu. İlk dokunuşta hafifçe geri çekildi Louis, sonra bir kere daha birleştirdiler dudaklarını. Olabilecek en masum şekilde birbirlerine kenetlenmiş halde durdular birkaç saniye öylece, sonra Louis yavaşça hareket etti Harry'e devam etmesini söylermiş gibi. 

Harry'nin sırıttığını hissetti ikisi de uyum içinde dudaklarını hareket ettirmeye başlamadan önce. İlk başta Louis'nin alışabilmesi için yavaş olsa da çok geçmeden masum bir öpücük olmaktan çıkmıştı. Harry'nin dilinin dudağını yaladığını hissettiğinde dudaklarını aralayıp istediğini verdi ona. Hafifçe dilini emdiğinde altındaki Harry'den boğuk bir inleme kazanmıştı.

Çok geçmeden daha fazla el hissetti Louis bedeninde. Harry'nin bir elinin ensesini tutup kendine bastırdığını, diğerinin de kalçasında durduğunu hissedebiliyordu. Meme uçlarıyla oynamaya başlayan ellerin Marcel'e ait olduğunu fark etmişti, zaten Edward onunla aynı odada bulunacak durumda bile değildi. Louis kendisinin ve Marcel'in yaralarına dikkat ederek iksinin bacaklarına sürtmeye başladı kendini istemsizce. Pantolonunun fermuarıyla oynayıp yavaşça içine giren ve sertliğini okşamaya başlayan eli hissettiğinde bir anlığına geri çekilip inledi. Marcel bileğini hareket ettirmeye başladığında Louis yaşadığı zevk yüzünden Harry'i öpmekte zorluk çekiyordu.

"Ah..." Marcel başparmağıyla ereksiyonunun başını okşadığında mırıldandı Louis. "babacığım" Bayılmıştı ona böyle dokunmalarına, domlarının ona yaşatabileceği zevkin ufak bir kısmıydı bu sadece. Girişinde hafif bir baskı hissettiğinde ürperdi istemsizce. Geri çekilip gözlerini açtığında karşısındaki adamların, ya da onların hitap edilmek istediği şekilde efendilerinin ona olan bakışlarını fark etti. Gözlerinin yeşil rengi neredeyse kaybolmuş, şehvet ve arzuyla dolmuştu.

Marcel'in eli ona dokunmaya devam ederken Harry'nin parmağını içinde hissettiğinde bedeni titredi Louis'nin. Hissettiği hafif acıyla sızlansa da beklediğinin aksine ıslak ve kaygan olduğunu fark etti. Gözleri kapanırken bir kere daha mırıldandı. "Efendim.."

"Hoşuna gitti mi bebeğim? Eminim çok iyi hissediyorsundur, babacığın senin için parmaklarımı güzelce ıslatmış değil mi?"

"Mmm, e-evet efendim." Efendisinin parmağı içinde hızla hareket ederken ve babacığının eli sertliğiyle ilgilenmeye devam ederken nefes nefese kalmıştı Louis. Neredeyse kaldıramayacağı kadar zevk yaşıyordu hayatında ilk kez. Ve kasıklarında oluşmaya başlayan sıcaklığı hissedebiliyordu.

"Babacığım... Efendim, g-gelebilir miyim? Lütfe-ahh lütfen gelebilir miym?" Her an gelecekmiş gibi hissetse de kendini zorluyordu engel olmak için. Efendilerinin iznini alması gerektiğini biliyordu.

"Gelebilirsin aşkım. Sana ne kadar iyi hissettirdiğimizi göster bize." Harry cümlesini bitirdiğinde Louis çoktan Marcel'in eli ve kendi üstüne boşaltmıştı menilerini.

Nefes nefese kalmıştı orgazmının etkisiyle, Harry'nin parmağının yavaşça içinden çıktığında oluşan boşluk hissini ve Marcel'in elinin çamaşırının içinden çıktığını hissedebiliyordu. Ama Marcel'in elini çekmesine izin vermeden bileğinden tuttu ve parmaklarının üstündeki menilerini yaladı yavaşça, bunu yaparken gözlerini bir saniye bile domlarından ayırmamıştı.