Zoraki Evlilik (TAMAMLANDI)

12. BÖLÜM

Banyodan çıkmış saçımı kurtuluyorum. Mochi benim kenara koyduğum sürahideki suyu birden kafamdan aşağı boşaltmıştı. Bunu ona çok kötü ödetecektim. Bekle beni Mochi! Yatağa oturmuş Mochi marketen dönünce ne yapabilirim diye düşünüyordum. Yatakta şekilden şekle girerken aklıma birden mükemmel bir fikir geldi. Sinsice sırıtıp ayağa kalktım. Tutkal, ince 10 cm çubuk ve ketçap. Hızlıca tutkal yardımıyla çubuğu kafama yapıştırdım. Ketçapı alıp ısıttım. Jimin akıllıydı kanın soğuk olmadığını kolayca anlardı ketçapı ısıtınca tam su gibi olmuştu. Ketçapı kafama, elime, kıyafetime ve yere döküp ketçapı dolaba geri koydum. Etrafta iz bırakmadığıma emin olduktan sonra beklemeye başladım. 1 kaç dakika sonra kapı açılma sesi ile hemen yere yattım ve bayılmış gibi numara yaptım.

JM: Mia! Elim koptu yardım etseydin ölür müy- MİA! MİA! AÇ GÖZLERİNİ! MİA! N'OLUR BİŞEY OLMASIN NE OLUR!

Diyerek yanaklarıma hafifçe vurarak beni sarsıyordu.

Jm: ARABA ANAHTARI NERDE!? DAYAN MİA!

Diyerek adım seslerinden anladığım kadarıyla gitmişti. Anahtar sesini duyduğumda araba anahtarını bulduğunu anladım. Kafam kaşınmaya başlamıştı ama yapacak bişi yok. Birden havalanınca korktum ama tepki vermedim. Jimin'in koştuğunu ayak seslerinden anlamıştım. Jimin koşarken bir yandan da "dayan Mia! Dayan!... Sakin ol Jimin. Sakin ol Jimin. Ona bişi olmicak." Diyerek kendini de sakinleştiriyordu. Beni koltuğa yatırıp arabayı çalıştırdı.

Jm: Uyan Mia! Uyan!
Mia: Bağırma Jimin! Bağırma!
Jm: Mia?! Allahım sana şükürler olsun. Sakin ol Mia. Hastaneye gidiyoruz.
Mia: Bu kadar güzel rol yaptığımı bilmiyordum. Teşekkür ederim.
Jm: N-numara mıydı?
Mia: Evet!

Diyerek anıra anıra gülmeye başladım. Kendime geldiğimde Jimin'e baktım. Elleri ile yüzünü kapatmış omuzlarının sarsılmasından ağladığını anladım. Yüzümdeki gülümsemem yüzümden hızla silindi. Öne doğru eğildim.

Mia: Jimin! Çok özür dilerim. Çok ileri gittim ama aklıma başka bişi gelmedi. Özür dilerim! Birdaha yapmacam! Ne olur ağlama.
Jm: Mia! SEN SALAK MISIN!? NE KADAR KORKTUM FARKINDA MISIN? KAZA YAPABİLİRDİK! BU ÇOK FAZLAYDI! TEK ARKADAŞIMI KAYBEDİCEM SANDIM!
Mia: Özür dilerim... Özür dilerim.

Diyerek dudağımı ısırdım. Fazla ileri gitmiştim. Farkındayım. Göz yaşlarım yanaklarımdan akarken kafamı suçlu çocuklar gibi eğdim. Jimin sinirle direksiyona vurdu. Sonra bana döndü. Birkaç saniye bana baktı sonra elini uzatıp göz yaşlarımı eli ile yavaşça sildi. Kafamı hallenda kaldırmamış parmaklarım ile oynuyordum.

Jm: Özür dilerim. Bağırmamalıydım... Ama bu yaptığın çok ağırdı Mia.
Mia: B-biliyorum... Tekrar özür dilerim.
Jm: Hadi ağlama artık. Kaldır kafanı... Ve Allah aşkına çıkar şu demiri kafandan.

Kafamı kaldırıp göz yaşlarımı elimin tersi ile silip elimi kafamdaki demire attım. Tutkal kuruduğu için biraz canım acıdı ama en azından kafamda Tutkal kalmadı. Jimin peçete ile kafamdaki ketçapı sildi sonra ıslak mendil ile üzerinden geçti. Arabada bıraktığım kıyafetlerimi bana verip giyinmem için arabadan çıktı. Giyindiğimde Jimin'i çağırdım. Arabayı çalıştırdı ama farklı bir yere doğru sürüyordu çekinsemde sordum.

Mia: Nereye gidiyoruz?
Jm: Lunaparka. Biraz bizde eğlenelim.
Mia: Teşekkür ederim.

Daha demin yaptığım şakadan dolayı Jimin ile konuşurken çekiniyordum. Vardığımızda kapımı açıp arabadan yavaşca çıktım. Jimin bir çocuk gibi kolumdan tutup çekiştirerek beni çarpışan arabalara götürdü. Ben mor Jimin mavi arabaya bindi. İkide bir bana çarpıyordu. Bende senin suratına elimin tersiyle çarpıcam göreceksin! Sinirle soluyup biraz geri çekilip hızlıca Jimin'e çarptım. Hıncımı almanın sevincini yaşarken bişey oldu mu diye düşünmeden edemedim. Bir savruldu ki gülmekten yarıldım. Boş bulunduğum sırada Jimin bana öyle bir girdiki. Zaten hafifim kemer olmasa arabadan uçmuştum. Ağzım şaşkınlıkla açılırken süre dolduğu için oyuncaklar durdu. Jimin hızlıca benden kaçarken bende peşinden köpek kovalıyormuş gibi ayaklarım götüme vura vura koşuyordum. En sonunda durdum ve içime oksijeni doyasıya çektim.

Jm: Ahhh!... Yoruldum. Nefes almam lazım ahhh!
Mia: Ben... ahhh. Ölüyorum.
Jm: Pamuk şeker! Alalım mı? Alalım mı?

Bu haline kıkırdadım ve kolumu çekiştirmesine izin verdim. Pamuk şekercinin önü gelince pamuk şekerlere göz gezdirdi.

Jm: Mavi mi alıyım? Pembe mi? Ya da ikisi mi? Hmmm. Pembe istiyorum ama büyük olsun lütfen. Sen Mia?
Mia: Bende aynısından alıyım lütfen.

Kadın şekerli verince Jimin hemen bir banka oturdu ve tatlı bir şekilde yemeye başladı. Yanına oturup bende yemeye başladım. Jimin bitirince bana döndü

Jm: Şimdi hangi oyuncağa binelim? Daha demin ben seçtim şimdi sen seç.
Mia: Hmm... Gondol?
Jm: G-gondol?
Mia: Evet gondola bayılırım.

Bu sefer ben onu kolundan tutup çekiştirmeye başladım. Jimin'in korktuğu belliydi. Ama olsun o da bana korku filmi izletti. Yaşasın kötülük Nihahaha! Yerimize oturup beklemeye başladık. Oyuncak yavaşça kıpırdanmaya başlayınca Jimin dikleşti ve demire daha sıkı tutundu. Oyuncak hızlandığın da Jimin elini elimin üzerine koydu. Ona döndüğümde gözlerini sıkıca kapatmış bağırıyordu.

Jm: DURDURUN ŞUNU! AAAAAAA!

BTS'in gondol macerası. HXJDGCJDN