Bölüm şarkısı : Kina - Can We Kıss Forever
Multimedya : Kutay Duysak"Cenk Kandemir'den de bu beklenirdi" dedi Koray alayla. "Kaçtı ya da kaçırıldı diye haber vermesi tuhaf olurdu."
"Onu iyi tanıyorsun herhalde ?" Dedim imayla.
"Sadece çok araştırdım" diye geçiştirdi. Kumandayı koltuğa atıp odasına ilerlerken "ben yatıyorum" dediğinde "Ben nerede uyuyacağım" diye araya girdim.
Omuzunun üzerinden baktı. Köşeli koltuğu işaret etti. "Başka yerim yok. Misafirim de olmuyor."
Banyonun yanındaki kapıya baktım. "Orası ne ?"
"Aklından bile geçirme" dedi sert bir dille. "Orası özel alanım. Kimse giremez."
Gözlerimi devirdim. "Sadece ne olduğunu sormuştum."
"Soru sormaman gerektiğini söylediğimi hatırlıyorum. Bekle burada. Sana pike ve yastık getireceğim."
O odasına ilerlerken ben köşeliye geçip oturdum. Bir kaç dakika sonra siyah bir pike ve yastığı koltuğun üzerine bırakıp bir şey demeden gitti. Yatak odasının kapısını da sertçe kapattı. Burada olmamdan rahatsız olduğunu belli etmekten çekinmiyordu. Üç ay için buna katlanabilirdim. Kendi başımın çaresine bakmam için biraz geç kalmıştım. Babam amacımı ne istediğimi biliyordu. Buna her türlü taş koyar ve beni her türlü bulurdu. Özellikle bu akşam yaptığım şeyden sonra beni bulması hiç de zor olmazdı. Koray'ın yanında ise bulunmam imkansızdı. Yastığı yerine koyup pikeyi açtım ve içine girdim. Zaten Koray'ın da bu saatten sonra beni öylece bırakacağını sanmıyordum. Onu ve arkadaşlarını görmüştüm. Türkiye'de arananların içerisinde başı çeken azılı hırsızlık çetesi. Onların içerisindeydim. Beni tanımıyordu. Bana güvenmemekte haklıydı. 3 ay sonra güvenecek miydi ? Bu da meçhuldü. Ama sınava girmeme yardım eden birini sırtından vurmazdım. Sanırım bunu görmüş olmalıydı.
Gözlerimi kapattım.
🌘🌑🌒
"Evinde yarı çıplak bir kız var ve bu kız yatak odan dışında uyuyor, öyle mi abiciğim ?"
Üzerime bir şey sertçe atıldı ve bu şey bacaklarımı kapattı. Duyduğum sesler rüya mıydı gerçek mi ayırt edemedim.
"Burayı nasıl buldun Kutay ?"
"Seni takip ederek" dediğinde ölüm sessizliği yaşandı. Artık gözlerimi açmam gerektiğini fark ederek yüzümü buruşturdum. Bir elimle gözümü ovalarken yavaşça esnedim. Gözlerimi açtığımda bacaklarımdaki siyah pikeye çevirdim bakışlarımı. Pikeyi yavaşça üzerimden alırken tişörtün belime kadar sıyrılıp siyah iç çamaşırımın açıkta kalması gözlerimi irice açmama sebep oldu. Önce dikkatlice tişörtü çekiştirdim. Sonra pikeyi üzerimden alıp yavaşça doğruldum.
"Günaydın güzellik !" Diyen kişiye çevirdim bakışlarımı. Gözlerimi açmakta zorlandım. Elimle kahkülllerimi düzene sokmaya çalıştım. "Sen kimsin ?" Dedim pütürlü bir sesle.
Koray'ın benzeri kıvırcık saçlarına ve onun benzeri gözlerine baktım. Genişçe gülümsedi. "Bunu benim sana sormam lazım."
"Kutay zaten buraya benden habersiz geldin. Evimdeki insanları sorgulamayı kes" dedi Koray ama sesindeki gerginlik elle tutulur cinstendi. Az önce sorduğu soruya bakılırsa Kutay burayı bilmiyordu. Üstelik beni görmüştü. Neyseki basına çıkmamıştım. Bu sebeple çoğu insan beni tanıyamazdı ama adımı biliyorlardı.
"Ben Katre" dedim ayağa kalkarak. Koray duraksadı. Bunu beklemediği açıktı.
"Ben Kutay" dedi genişçe gülümseyerek. "Kardeşiyim" diyerek Koray'a baktı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
AY TUTULMASI (ara verildi)
Teen FictionMehir hayalinin peşinden gidebilmek için ailesine kafa tutabilecek cesarete sahipken babasının 18. Yaş gününde yapacağı hamle Mehir'in delice bir şey yapmasına sebep olur. 18. Yaş gününde büyük bir karar verir. Bu kararı onu ya ölümüne götürecektir...