4 - "Soygundan Sonraki 24 Saat"

574 96 21
                                    

Bölüm şarkısı : Lana Del Rey - Carmen
İnstagram : dmlglbhranl

Maske elimden kayıp düşerken "çek şu ışığı" dedi huysuz bir sesle. Işığı yere yönelttiğimde yüzünün büyük kısmı karanlıkta kalmıştı.

"Koray" dedim şaşkınlıkla. Sıkkınlıkla nefesini üfledi. "Sen..Bunu nasıl..."

"Yaparsın değil mi ?" Diye tamamladı beni. "Aklının ermeyeceği şeylere burnunu sokma bence" dedi kibar halinden çok zıt bir ifadeyle. Bir an kaldım.

"Şu an benim evimdesin" dedim üzerine basarak. "Ne burnunu sokmamaktan bahsediyorsun. Ben olayın tam ortasındayım."

"Peki süper" dedi öfkeyle. "Şimdi sana zarar vermek istemiyorum. Gitmeme izin vereceksin."

"Çantana koyduğun şeyi gördüm" dedim ışığı çantasına tutarak. "Onu bırakırsan bu olayı görmezden geleceğim."

Eli çantaya gitti. Sakınır gibi korudu. "Asla" dedi keskin bir ifadeyle. "Onu geri bırakmam. Alabilmek için çok uğraştım."

"Öyleyse" dedim kapıya yönelirken. Beni kolumdan tuttu. Atik bir hareketle beni çevirdi ve sırtımı göğsüne yasladı.

"Öyle bir şey yapmayacaksın" dedi dişlerinin arasından.

"Öylece gitmene izin vereceğimi mi sanıyorsun ?" Dedim alayla. "Yanılıyorsun avukat bey."
Avukat dediğimde ürperdi. Sessiz kaldı. Ne yapacağını düşünüyor gibiydi. O an içinde olduğum diğer durum zihnime akın etti. Bugün beni Barlas'la nişanlandıracaklardı ve benim bu evden kaçmam gerekiyordu. Hayatımda yapacağım en delice şeyi yaptım. Belki bu beni delice pişman edecekti. Büyük ihtimalle de öyle olacaktı. Diğer yandan ölümüme de gidiyor olabilirdim. Önemli değildi. Başkasının istediği şekilde yaşamaktansa kendi istediğim gibi yaşamak yolunda ölebilirdim. Sorun değildi.

"Bir seçenek daha var" dedim sessizliği bozarak.

Beni dinlediğini fark ettim ve gözlerimi kapatıp derin bir nefes aldım. Bunu söyledikten sonra geri dönüşüm olmayacaktı.

"Beni de yanında götür."

Durdu. Önce idrak etmeye çalıştı. Sonra "Ne ?" Dedi dehşetle ve beni sertçe bıraktı. Bedenimi ona çevirdiğimde kulaklarına inanamıyormuş gibi baktı yüzüme.

"Duydun" dedim. Başımı diktim. "Yanında beni de götürürsen seni şikayet edecek biri de olmaz."
Alayla kaldırdı kaşlarını. "Ergen entrikalarıyla uğraşacak birine mi benziyorum? Sen ailene isyan edip bad girl olacağım diyorsan başka birini bulmalısın ufaklık."

Sinirle kaşlarım çatılırken dişlerimi sıktım. "Bunu bana borçlusun" dedim. "Hayatımı mahvetmek üzeresin. Kaçmama izin verseydin aşağıda nişanım planlanmıyor olacaktı."

"Ne ?" Dedi anlamlandıramayarak.

"Duydun" dedim. "Aşağıda basının önünde benim rızam olmadan nişanlanacağım. Tabi ondan önce kaçmazsam. Hala bir ergen entrikası olduğunu mu düşünüyorsun ?"

Duraksadı. "Beni de al" dedim bir adım atarak. "Sadece üç ay için. Girmem gereken bir sınav var. Sınava girdikten sonra hayatından çıkacağım. Yemin ederim. Saklanmama yardım et. Bunu bana borçlusun."
Derin bir nefes alarak arkasını döndü. Ellerini gerginlikle saçlarından geçirdi. Elektriklerin geldiğini gösteren sesler yankılandı. Ortam aydınlandı. Az bir zamanının kaldığının farkındaydı. Ağzında bir kaç küfür yuvarladı. Bu tanıdığım halinden oldukça uzaktı. Ya da bana gösterdiği halinden.

"Başka şansın yok. Seni teşhis edip tutuklatabilirim" dedim ileriye giderek. Öfke saçan gözlerini yüzüme çevirdi.

"Seni çok basite almışım" dedi tükürür gibi. "Ama haklısın." Beni birden bileğimden yakaladı. Pencereye doğru ilerlerken "Buna pişman olacağım" diyordu kendi kendine.

AY TUTULMASI (ara verildi)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin